36

1.9K 188 160
                                    

"Keiko-san! Ben geldim!" Eve girdiği an böyle seslenmesi Sakusa'nın çok hoşuna gittiği için gülümsemişti hafifçe.

"Atsumu-chan?"

"Başka kim olabilir?!" Mutfaktan gelen kızla kısaca sarıldıktan sonra "nasılsın?" diye sormuştu çocuk.

"İyiyim, ya sen?"

"Mükemmelim."

"Belli oluyor yüzünden."

"Siz takılın, ben ellerimi yıkayıp geliyorum." diye araya giren Sakusa'ya bakıp başını sallamıştı ikisi de.

"Bu saatte ne yapıyorsun burada? Kalacak mısın?"

"Evet."

"Parti yaparız o zaman!" Kızın kendisinden büyük olmasına rağmen hâlâ genç ruhlu olması çok hoşuna gitmişti. Normalde kızlarla pek arkadaşlık edemezdi ama Keiko tam arkadaş olmalık biriydi.

"Bana uyar."

"Ne uyar sana?" Salona geldiğini fark etmemiş olduğu için irkilmişti Atsumu.

"Parti yapacağız!"

"Ne partisi?"

"Uh- onu daha düşünmedim."

"Dışarı çıksak? Bara gideriz, olmaz mı?" Atsumu'nun sunduğu teklife Keiko heyecanla baş sallarken Sakusa itiraz etmişti hemen.

"Olmaz."

"Neden?"

"Fazla pis. Ayrıca insanlar dip dibe oluyor."

"Sakin bir yere gideriz."

"Yine de bir şey içemem. Okulda karton bardak olduğu için göz ardı edebiliyorum ama orada bardaklar tekrar tekrar kullanılıyor. Mide bulandırıcı.."

"Şişeyle alırsın Sakusa."

"Ha kesin gidiyoruz yani."

"Evet." Ablasıyla aynı anda cevap vermiş olduğu için oflayıp "iyi, gidelim." diye onaylamak zorunda kalmıştı. Ablasını eğlendirecek her şeye göz yumabilirdi şu an.

"Giyinip geliyorum o zaman!" Kız heyecanla odasına giyinirken Atsumu da üstündekilere bakmış ve "eşofmanla mı gideceğim?" diye mırıldanmıştı.

"Pantolonlarımdan alabilirsin. Belki çok az büyük olur ama-"

"ÖNEMLİ DEĞİL!" Bir pantolon için bile böyle heyecanlanması komikti ve onu çok daha sevimli yapıyordu kesinlikle.

"Yürü o zaman odama."

.

"Burası kalabalık."

"Boş bir yere geçeceğiz, merak etme." derken sevgilisinin elini sıkıca tutup yakınına çekmişti. "Bana yakın durursan değmezsin kimseye."

"Burası boş, gelin hadi."

"Siz oturun, ben içki alıp geleceğim."

"Bekliyoruz Atsumu-chan!"

Çocuk yanlarından ayrıldığında Sakusa oturup sıkıntıyla iç çekmişti. Böyle ortamlar gerçekten hiç hoşuna gitmiyordu.

"Kiyoomi, gece boyu surat asmayacaksın değil mi?"

"Belki."

"Hadi ama! Rahatla biraz."

"Demesi kolay." Bakışlarını etrafta gezdirdi biraz. Renkli ışıkların altında dans eden bir sürü insan vardı ve çoğu sarhoş görünüyordu. Hiçbir şeye dikkat etmeden iç içe durmaları mide bulandırıcıydı onun için.

"Geldim!"

"Çok hızlısın. Teşekkürler!" Kız gülerek çocuğun elinden şişeyi kapıp bir yudum almıştı hemen.

"Umarım sarhoş olmazsınız."

"Olmayız olmayız." Aldığı cevaba bir gram bile inanmamasına rağmen başını sallamakla yetinmişti tabii ki. Onların eğlencesine mani olmak istemiyordu.

Atsumu yarım saat içinde üçüncü şişesini bitirip sarhoş olmuştu, ablasının da kafası tam olarak yerinde sayılmazdı. Kendisinin çok fazla içmediğine sevindi çünkü onlara bakması gereken kişi oydu şu an.

"Keiko-san, dans edelim!" Uzattığı eli kız tarafından tutulunca ikisi de ayağa kalkmış ve insanların arasına ilerlemişlerdi. Sakusa uzaktan onları izliyordu şimdi.

Yaklaşık 20 dakika deli gibi zıplayıp dans ettikten sonra Keiko yorulduğu için geri dönmüşlerdi ama Atsumu hâlâ enerjisini atamamış gibiydi.

"Sakusa, gel seninle dans edelim biraz."

"Oraya asla girmem."

"Ama lüüütfen."

"Hayır dedim." dediğinde Atsumu dudak büzüp "hep kızıyorsun bana." diye mırıldan.

"Kızmıyorum."

"Kızıyorsun."

"Kızmıyorum."

"İyi, o zaman öpsene beni." Sakusa maskesini indirip çocuğun dudağına saniyelik bir öpücük bıraktıktan sonra geri kapat ağzını hemen.

"Mmmh, bu yetmez." Bacağını üstüne attıktan hemen sonra vücudunu da kaldırıp kucağına oturmuştu tamamen. Sakusa şaşkın gözleriyle baksa da buna aldırmayıp hemen maskesini indirip dudaklarını birleştirdi Atsumu.

Birkaç saniyeden sonra çocuk kalçasını hareket ettirmeye başlayınca Sakusa kendini ondan ayırıp hafifçe eğilerek "Kucağımdan iner misin?" diye fısıldakulağına.

"İstemiyorum. Çok rahat."

"Atsumu-"

"Oops, bir şeyler hareketlenmiş." derken elini çocuğun karnından aşağı indirmeye başlamıştı. Sakusa göz ucuyla ablasına baktı, neyse ki kız başka yere bakıyordu.

"Saçmalama, burada olmaz."

"Ama sen de istiyorsun bak."

"İstiyorum ama burada değil." Çocuk dudaklarını büzüp üzgünmüş gibi durdu birkaç saniye ama bu tabii ki de sadece roldü. Dayanamayıp tekrardan yapışmıştı dudaklarına.

Aynı zamanda Sakusa'nın elini tutup kalçasına doğru koymuş, kendini oturduğu yere bastırarak hafifçe inlemişti ağzının içine. Bunun çocuğu baştan çıkaracağını çok iyi biliyordu.

"Atsumu, kalk!" Bu sefer sinirle konuştuğu için kaşlarını çatmıştı çocuk. "Ne?"

"Kalk, eve gidiyoruz."

Atsumu sen..helal olsun amk HAHSJANDHAHD

Sonra bir bölüm daha atabilirim belki

model || SakuAtsuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin