Zaman

1K 93 35
                                    

2mayis
bu bölümü Ruhumdasen   ithaf etmek istiyorum. Desteğin için çok teşekkür ederim  Yavaş yavaş büyüyen bir ailem var. Ve bu senin sayende. Umarım aldığım mesajlar gibi gerçekten sevilmiştir kitabım, kitabımın Yeni bölümü umarım beğenirsiniz.

Nuri Pakdil’ in söylemiyle;
“sevdiklerinizi yüreklerinden  sımsıkı tutun, yarın çok geç olmakla meşhurdur.” 
***
Kilitlediği kapının anahtarını cebine atıp. Diğer elini elime kilitledi, yavaş adımlarla yürüdüğümüz bu sokağı ilk defa aitlik hissi ile geziyordum. Geceye nazaran fazla normaldi , sokakta top oynayan çocuklar, Mehdi'yi görür görmez ayağına doğru top atıp büyük neşe ile karşılık beklediler. Mehdi bırakmadığı elimi çekiştirip ona doğru gelen topu bir kaç defa ayağında sektirip çocuğa karşılık verdi.

"Vay Mehdi abim, gel maç yapalım "

"Görmüyor musun lan dingil yanımda yangen var " Mehdi çocuklara göz kırptı, bu tarz kelimeler Mehdiye göre iltifatı, çocuklar bana bakıp gülümsediler, ve oyunlarına devam ettiler. Kaldırımda oturan kızlar 'ohaa Mehdi'nin sevgilisi mi varmış'  muhabbeti yaparken gururla elini biraz daha sıkı tuttum. Mehdi'nin ayrıca beni çocuklara 'yengeniz' diye tanıştıramasıda gururumu okşamış mutlu etmişti.

"Sözüm olsun bir daha kine oynarız Selimm" diye bağırdı, çocuklar büyük bir olgunlukla ellerini göğsüne vurup 'eyvallah ' yaptılar, bu yaptığı şey tamda Mehdi özentisi olduğunun göstergesiydi ne hoş değil mi Hayalet sokakta minik Mehdiler yetişiyor..

Mehdi yürüdüğümüz yol boyu her gördüğü dükkana selam vermis kısada olsa muhabbet etmişti o arada İnsanlar yabancılık çekmemiş, benimle sanki yıllardır bu sokakta yaşıyormuşum gibi sohbet etmişlerdi. Oysa buraya geldiğim ilk zamanlar Mehdi'nin bir gecelik ilişkileri gibi iğrenç ithamlarda bulunmuş bu sokaktan gitmem istenmişti.

"Eğer bu sokakta varsan, herkese selam verirsin, çünkü bu sokaktakiler  komşu değil ailedir" kafamı aşağı yukarı sallayıp onu onayladım. Zaten kim benimle konuşmak istese güler yüzle karşılayıp öyle cevap vermiştim. Biraz ilerledikten sonra köşe başında oturup elinde telefon ile uğraşan kızlar bizi görünce ayağa kalkıp Mehdiye seslendiler. Ağızında ki sakızı onu itici bir hale soksa da umursamadım. İnsanlar nasıl rahat ediyorsa öyle yaşamalıydı,

"Nasılsın Mehdi, seni bu saatte bu sokakta görmek ne hoş. Bu güzellik kim Sevdiceğin mi ?" Mehdi ilk önce bana bakıp daha sonra onların konuşma tarzı ile cevap verdi

"Sevdiceğim evet, Batuhan abi nasıl daha çok mu tezkereye "

"Çok çok, aman gelmesin kafam rahat, o gitti bu sokakta nefes almaya başladım, emanet sesi azaldı adam seri katil mübarek mahalleye damlayanın tepesinde " dedi

"Aman deyim duymasın, " kız omuzunu sallayıp daha sonra bakışlarını bana çevirdi

"Ben Feride, senin adın ne "

"Ben, bende Zehra " elimi uzatıp, kız ilk önce elime bakıp daha sonra bu ne yapıyor havasına yattı. Nerede yanlış yapmıştım. İnsanlar tanışırken böyle yapmaz mıydı. Pes edip elimi indireceğim sırada kız yeni anlamış olacak ki "haaa pardon " dedi ve elimi tuttu. Gülümseyerek sıktığı elimi bıraktı

"ben sizi tutmayayım, tanıştığıma memnun oldum Zehra " dedi

"Bende memnun oldum Feride ". Yanından ayrıldık. Hayalet sokağın her yerini gezmiş her insanlada az da olsa yine konuşmuştuk. Uzun büyük bir sokağa sahipti Hayalet sokak. Direklerin üzerinde Hayalet sokak 1. 2.3.... 18 e kadar giden numaralar vardı.

Hayalet SokakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin