- Giriş -
- Yazar'ın Anlatımıyla -
"Sana biat etmeyeceğim!" diye haykırdı, 8 yaşındaki Karan. Göz pınarlarından akan gözyaşları dudaklarına doğru süzülürken ağzına gelen tuzlu tat yüzünü buruşturmasına sebep oldu.
"Sen bana satıldın." dedi acımasızca, arabayı kullanan genç adam. "Baban seni göz göre göre bana verdi. Bana biat etmek zorundasın."
Hatırlattığı şeyle birlikte dudaklarından acıyla karışık bir inilti koptu. "Babam beni almaya gelir," dedi ama buna o bile inanmıyordu. "Babam beni sana bırakmaz."
"Senden kurtuldu." diye ekledi genç adam ve aniden frene bastı. Frene basmasıyla, arka koltukta oturan Karan öne savruldu. "Kimsenin umrunda değilsin, bunu o küçük kafana sok ve in arabadan."
Haksızdı. Onu çok seven bir annesi vardı. Küçük bir erkek kardeşi vardı, henüz 4 yaşında olsa da o da çok seviyordu Karan'ı. Belki babası pek belli etmezdi ama o da severdi içten içe..
"Senden nefret ediyorum." dedi öfkeyle. Hızını alamayıp arabadan inerek kapıyı sertçe kapattı. Gözyaşlarını elinin tersiyle sildi. "Senin sözünü asla dinlemeyeceğim. Beni kölen gibi kullanamazsın."
Yaşına rağmen ettiği laflar, adamı şaşırtıyordu. Sanki büyümüş de küçülmüş gibiydi.
"İleri doğru bana dua edeceksin, seni o cehennemden çıkardığım için.." diye mırıldandı ve kolundan tutarak sürüklemeye başladı Karan'ı. Küçük çocuk, yumruklarını koluna indiriyordu fakat acıtmayacak yumruklardı bunlar..
"Eğer cehennem diye bir yer varsa," dedi küçük çocuk çırpınmalarına son vererek. "..senin yanında olmaktansa orada olmayı tercih ederim."
Genç adam güldü ; birkaç saniye sürmüştü bu gülüşü. Yanında izbandut gibi duran adamlara işaret verdiğinde, önlerinde durdukları dev demir kapı açıldı. Karşısında gördüğü evle gözleri büyüdü Karan'ın. Saraydan farksızdı burası..
Evin hemen yanında ise, tüm ihtişamı bozmaya yetecek cinsten eski, püskü, köhne bir bina yer alıyordu.
"Baba!" bir kız çocuğunun sesini işitti. Duyduğu sesle başını tekrar eve çevirdiğinde, kumral saçları beline kadar uzanan, okyanusu andıran masmavi gözlere sahip olan bir kız girdi görüş açısına.
"Kızım," dedi genç adam şefkatle. "Bak, arkadaş getirdim sana.."
Kızın okyanus mavisi gözleri, Karan'ın kömürü andıran kapkara gözlerini buldu.
"Merhaba," dedi yüzüne bakarak ince bir sesle. "Ben Kumsal.."
Uzattığı eline baktı bir süre Karan. Saniyeler içinde kaşları çatılırken, gözlerini kaçırdı ve hiçbir tepki vermeden içeri doğru yürüdü.
Küçük kız ise, Karan'ın arkasından şaşkınlıkla bakakaldı.
<>
♥️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ATEŞTEN BUZ (TAMAMLANDI.)
Teen Fiction[TAMAMLANDI] ° Aşkın ve nefretin, Dostluğun ve düşmanlığın, Karanlığın ve aydınlığın, Şehvetin ve ihtirasın, en uçlarında yaşanan bir hikaye. Birbirlerine olan aşklarından yanıp tutuşan Karan ve Kumsal, rol gereği gittikleri lisede kardeşlermi...