28. "İnanç"

543 47 25
                                    

Multi : Levent Özkan



28. "İNANÇ"





6 Temmuz 2003 / Türkiye

6 ay.

Suçsuzluğumu ispat edebilmem için tam 6 ayım vardı. 6 ay boyunca geçen yıl yarım bıraktığım hapishane hayatıma devam edecektim. 6 ayın sonunda ise ikinci celse açılacaktı.

Bana inanan kimse yoktu. Tek çıkış noktam, avukatımdı. Ki ona bile doğru düzgün ödeme yapacak para yoktu cebimde. Türkiye'deydim. Bizimkiler Londra'ya dönmüş olmalıydılar. Zaten burada kalmalarının bir anlamı yoktu. Beni resmen reddetmişlerdi.

Ne yazık ki bu ailem bildiğim insanlar tarafından ilk reddedilişim değildi.

Üzerimdekileri tek tek çıkarırken görevlinin elleri, Gece'nin bana vermiş olduğu annemin yaptığı bilekliğe gitti.

"Onu çıkarmasam?" diye mırıldandım gözlerim bilekliğe değerken. Yanımda annemden kalma bir şeyler olması, içimi ferahlatıyor, ona olan özlem duygumun kabarmasına sebep oluyordu.

"Çıkar."

El mahkum bilekliği de çıkarırken bu kez göğsümde asılı duran kolyeye kaydı bakışları. Ucunda Kumsal'ın kalbinin yakınlarından çıkan kurşun takılıydı.

"Hayır." dedim onun bir şey söylemesine izin vermeden direkt itiraz ederek. "O olmaz. Her şeyi al, ama onu alma."

Bir süre gözlerime baktı. Kararlı hâlimden emin olduktan hemen sonra, başını salladı usulca. "Öyle olsun." dedi bastırarak.

Rahatlamışcasına bir nefes verdiğimde, kendime kızdım içten içe. Beni satmıştı. Yıllardır her şeyim bildiğim Kumsal, bana ihanet etmişti.

Şimdi niye bana ihanet eden birinin ölümüne sebep olacak kurşunu taşıyordum ki üzerimde? Ne önemi vardı? Onu affetmeyecektim. Affedemediğim birine ait olan bu şeyi, neden yanımda tutuyordum?

"Sen al abi bunu da," dedim sertçe yutkunup zinciri ağır ağır boynumdan çıkararak. "Bir önemi yok zaten."



🌑




6 Temmuz 2003 / Londra


Kumsal Özkan'ın Anlatımıyla :

Karan'ın odasındaydım. Kan çanağına dönmüş olan gözlerim, hoyrat bir tavırla odanın her bir köşesini inceledi. Daha fazla dayanamayıp kapının önüne yığıldım. Dizlerimi kontrol edemiyordum.

"Kumsal," hemen dibimde babamın sesini duymamla birlikte, göz pınarlarımda biriken yanaklarımdan süzülmeye başladı.

"Bana Kumsal deme," dedim ağlamaklı bir sesle burnumu çekerek.

Sıkıntılı bir nefes verişini işittim. Hemen sonrasında ise tam yanıma oturuşunu hissettim. Bakışlarımı yüzüne çevirdim.

ATEŞTEN BUZ (TAMAMLANDI.)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin