Korean HipHop Reaction's

SIMON DOMINIC

'Zararsız Alay'

Jay tam albümünü yeni çıkarmıştı, bu yüzden doğal olarak AOMG bunu kutlamak için her fırsatı değerlendirdi. AOMG ofisinde, Jay'in evinde ve ayrıca Hongdae'deki bir kulüpte büyük bir patlama yaşadılar, yine de burada başka bir Dünya Çapında çıkış kutlamasındaydınız, ama en azından bu sıradan bir akşam yemeğiydi.

Akşam yemeğinin tadını çıkarıyordun, ama biraz fazla dikkatli olan belirli bir garson vardı . Onu suçlamadın, AOMG adamları çok yakışıklıydı ama o senin erkek arkadaşına hayran olmaktan daha fazlasıydı. Supreme Team'den beri hayranı olduğunu ve ne olmadığını iddia ediyor. Bundan şüpheniz yoktu ama sadece Kiseok'un iltifatları kabul etme konusunda bu kadar arkadaş canlısı olmamasını dilediniz. Hayatında bir kez olsun bu kadar çekici olmamasını diledin.

Kiseok surat astığını görünce sana baktı ve sırıttı "Tamam jagi~"

"İyiyim..." diye mırıldandın kendini yemeğinle meşgul ederek.

Güldü, seni çok iyi tanıyordu. Bir hayranla tanıştığında her zaman aldığın o sinirli surat asma. Bazılarıyla biraz fazla arkadaş canlısı olduğunu biliyordu ama kıskandığın zaman onu seviyordu. Dudaklarını yalayarak kulağına fısıldadı. “Awww kıskanma, sadece seninle dalga geçiyordum

Ağzına bir parça havuç atarken homurdandın. Ne yaptığını çok iyi biliyordu ve bu sefer seninle alay etmesine izin vermeyecektin. “Kıskanmıyorum” alt dudağınız hala somurtarak.

Sana tek kaşını kaldırdı, bir gülümseme dudaklarından hiç ayrılmadı. "Öyle diyorsan jagi" Masanın geri kalanıyla sohbete katılmadan önce sadece omuz silkti.

Kendi kendine zararsız bir alayla misilleme yaptığını düşündün . İlk başta elinizi gelişigüzel bir şekilde kasıklarına değdirirsiniz. İlk başta bir kaza gibi görünüyordu. İlk tepkisi sertleşmek oldu, vücudu hemen size tepki verdi. Seni dikkatle izledi ama Loco ile konuşmaya devam ederken ona aldırmadın.  

Bunu her yaptığında, dokunuşların daha sert, daha sert oluyordu ve o bunların tesadüfi olmadığından çok emindi. Dokunuşlarınızdan kotunun altında daha da sertleştiğini hissedebiliyordunuz. Parmak uçlarınız fermuarına sürtündüğünde, elinizi tuttu ve sizi daha da yakınına çekti. Ağzı kulağınızın kabuğuna karşı. "Ne yapıyorsun?" diye hırladı.

Onun sıcak nefesini hissederek gülümsedin. “Sadece dalga geçiyordum~”

Çocuklara tek kelime etmeden seni de yanında sürükleyerek ayağa kalktı. Jay gülümsemesini bastırmaya çalışarak ona bilmiş bir kilit verdi. Kiseok seni hızlıca banyoya götürüyor ve kapıyı arkandan kilitliyordu. "Beni deli ediyorsun." Seni duvara yapıştırdığında çok kızardın. Göğsü sırtınıza bastırıyor ve kalçanıza karşı ereksiyon hissi. "Bana ne yaptığını hissediyor musun jagi..."

Sana daha çok baskı yaptığını hissederek dudaklarından hafif bir inilti kaçtı. Ellerin kapıya bastırıyor. “Mmm… Bunu ben mi yaptım?”

"Ne yaptığını çok iyi biliyorsun" diye kulağına doğru homurdandı.

"Bu konuda sana yardım edeyim mi~" diye dalga geçtin önce arkanı dönüp dizlerinin üstüne çöktün.

Derin bir nefes alırken gözleri seninkinden hiç ayrılmadı. Elini sertleşmiş gövdesinde aşağı yukarı hareket ettirerek onu pantolonundan kurtardın. "Bu acı verici olmalı..." kıkırdadın, dilini kafasına vurarak.

Sen başını sallarken göğsü inip kalkıyordu. Dilinizi soğuk bir nefesle değiştirmeden önce ona karşı çalıştırın. "Jagi...lütfen..." sesi gergindi, yanaklarını parlak bir kızarma süsledi. İlişkide oldukça baskın olduğu için onunla sık sık dalga geçilmezdi, ama tempo değişikliğinden nefret etmediğini kabul etmek zorundaydı.

Uzunluğunu ağzına aldın, elleri saçlarına dolandığı kadar kafanı mümkün olduğu kadar aşağı indirdin. Kalçalarını ağzınla buluşacak şekilde hareket ettirdi, ritmine uydu. İnlemelerinize karışan homurdanmaları banyoda yankılanıyor.

Başını onun boyunda sallarken, dilin kafasına masaj yapmak için hareket ederken gözleriniz onunkilere kilitlendi. “Jagi..ben-ben geleceğim.” saçlarını sıkılaştırdı.

O ağzını doldururken sen de hızını kesmedin, sonuna kadar onunla dalga geçtin. Dudaklarında memnun bir sırıtışla onu dışarı çekerken kendi kendine içini çekerek titredi. "Daha iyi?" Baş parmağınla ağzını silerek sırıttın.

Seni ayağa kaldırmadan önce kendini pantolonunun içine soktu ve seni duvara bastırarak derin bir öpücüğün içine çekti. “Mmm… seni eve götürdüğümde…” şakacı bir şekilde burnunu seninkine fırçalarken gözleri karardı.

Onu banyodan çıkarıp masaya dönmeden önce alt dudağını ısırdın.