ORMAN YANGINLARI

Tadını Seviyorum

ben geldim hem de smut bölümüyle...final 50. bölüm olur gibi gibi...ii okumalar

medya: Arel...

Baran, sarıldığı sevgilisinin boynuna sulu ve derin bir öpücük kondurdu. Kokusunu içine çeke çeke öpüyordu bembeyaz boynunu, bir kolunu beline atarak sıkıca kavradı ve bedenlerini birleştirdi. 

Arel, kollarını esmer adamın boynuna dolamış bir elini siyah saçlara atmıştı. Kafasını daha da boynuna bastırdığı zaman Baran öpücüklerinin arasına bu sefer dilini de katmıştı. Uzun boynu tutkuyla öpüyor, diliyle yalıyor daha sonra dudakları arasına alıp emiyordu.

İçinde bitmek bilmeyen bir doyumsuzluk vardı Arel'e karşı. Büyük cam duvarın önünde duran bedenlerini yatağa doğru yönlendirdi adım adım. Bu arada boynunu öpmeyi bırakıp, dudaklarına kapanmıştı. İlk başta yavaş ve duygu yoğunluğuyla dudakları birbirini öperken Arel'in yatağa dizini çarpıp düşmesi ve Baran'ı da kendiyle çekmesiyle öpücükleri sertleşmişti.

Yuvarlak yatağın üzerinde ayakları yere değecek şekilde üst üstelerdi, Baran sevgilisinin alt dudağı ile ilgilenirken Arel tam tersini yapıyordu. Arel, diliyle esmer adamın dudağının tamamını yaladığında Baran alt tarafında olan şişliği altındaki bedene bastırdı.

Arel altta olan bedenini yukarıya çekip iyice yatağa yerleştiğinde, Baran'ı da tutup üstüne çekti. Öylece birbirlerinin gözlerine bakarken sarışın olan çocuk dudaklarını dişliyordu. Aniden yatakta dönüp Baran'ın kucağına yerleşmişti. 

Gözlerine bakarak üzerinde olan tişörtü çıkartıp pürüzsüz bedenini ortaya çıkarttı. İkisinin de gözleri tutkuyla parlarken Arel gülümseyerek eğilip hızla Baran'ın dudaklarını kavramıştı. Dilleri birbirlerini keşfederken ağızlarının etrafını kaplayan salyayı umursamıyorlardı bile.

Arel şimdilik son kez sevgilisinin alt dudağını büyük bir açlıkla emip çenesine geçmişti, normalde dişlerini kullanmayı sevmese de Baran'ın keskin çenesi onu buna itiyordu. Dudaklarının arasına alıp emdiği çeneye ufak bir ısırık bıraktığında Baran'dan kalın sesli bir inleme kazanmıştı.

Adem elması yutkundukça belli olan boynu öpücüklere boğuyordu. Baran onun çıplak tenini okşarken elleri arasında kalçasına gidip kavrıyor ve okşuyordu. Adem elmasını ağzına alıp emerken Baran'ın yutkunmasıyla dudakları arasında hareket eden kemikle dilini sürttü. 

Alt bedenlerini birbirlerine sürterken aralarında olan çekimin farkındaydılar. Arel, adem elmasıyla oyalanmayı bırakıp üstünde olan tişörtünü çekip çıkarttı, ellerini cüretkarca göğüslerinde gezdiriyordu. Avucunun içiyle baskı yaptığı göğüs ucunun kabarmasıyla eğilip ağzına aldı tepeciği. 

Sıcak ağzının içinde oynadığı göğüsle alt bedenini altında olan şişliğe bastırıp hafifçe zıpladı. "Ahh Arel." adıyla inleyen kalın ses ile emdiği göğüs ucunu ısırmıştı. 

Bedenleri tekrar yatakta dönerken bu sefer üstte olan kişi Baran'dı. Hırsla öpmekten şişmiş pembe dudaklara kapandığında ikisi de aynı anda inlemişti. Dudakları bir bütün olurken Baran geri çekildiğinde ağızlarının arasında olan salya çizgisi parlıyordu. 

Arel altta olan bedenini hafifçe yukarı kaldırıp kendi dudağında da olan salyayı dudaklarıyla yalayarak çizgiyi takip edip Baran'ın üst dudağına yapışan ucunu emip geri başını yastığa koymuştu. 

"Fazla mı arsızlaştın sen?" Baran'ın gülerek, tahrik olmuş sesiyle söylediği şeyle Arel gülümsüyordu. 

Baran üzerinde olduğu bedenin boynunu öperken her şeyin tadına varırcasına bunu yapmak istiyordu. Köprücük kemiklerini dişleri arasına alıp ufak ufak ısırırken Arel hassaslaştığı için inliyordu. Ellerini Baran'ın sırtına koymuş sıkarken, Baran göğüs uçlarından birini parmaklarının arasına alıp kıstırmış, diğer göğüs ucunu ise ağızına almış tadına varıyordu.