13. Bölüm "Operasyon"

24.2K 1.2K 159
                                    

Merhaba

Bölüme başlamadan küçük yıldızımızı parlatırsanız hiç fena olmaz.

Satır arası yorumlarınızın hepsini okuduğumu unutmayın.

Keyifli okumalar...

13. Bölüm "Operasyon"

 Bölüm "Operasyon"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


***

Gayet sakin ve temkinli adımlarla yürüyordum harabe binanın içinde. Botlarımın çıkardığı tok seslerle daha da emin oluyordum kendime. Sadece benim de değil arkamda, sağımda ve solumda olan bot sesleri de ayrı bir olaydı.

Koridorun sağa ve sola ayrılması ile Emir Komutana baktım. Başıyla sağı işaret etmesi ile Çağlar ve Umut'a işaret gönderdim. Zeren ve Buğra da onunla gitmişti. Karşımıza çıkan ilk iki adamı Çağlar halletti.

Sol tarafta ki kapıyı fark etmemle yavaş yavaş oraya adımladım. Tam kolu indirecektim ki Çağlar engel oldu.

"Komutanım, ben bir bakıyım." Başımı sallayıp, geçmesi için yer açtım. Kapının kolunu hafif indirmesiyle durdu. Eğilip, kontrol etti. Sonra emin olmuş bir şekilde tekrar bana döndü.

"Bomba var." Kaşlarımı çattım. Umut da kontrol etmek için yere eğildi.

"Ne zamana halledersin?" Tekrar kapıya döndü. Bir süre baktıktan sonra, bombaya bakarak konuştu.

"Bir saat." Çok fazlaydı.

"Bence zaman kaybı olur. İçeride önemli bir şey olup olmadığını bile bilmiyoruz." Umut'un sözlerine karşılık telsizimi çıkarırken cevap verdim.

"İçeri de önemli bir şey olmasa, neden kapısına tuzak koysunlar?"

"Eğer tuzağı görmeseydik, bizle beraber içerideki şeyde patlayacaktı. Demek ki önemli bir şey değil. Amaçları ne olabilir ki?!" dedi hafif sitemli sesle.

"Yok etmek." Deyip telsize bastım.

"Kaya 5, Kaya 7" Telsiz seslerinden, Emir Komutana ait bir ses duymayı bekledim.

"Kaya 7, Kaya 5 dinliyorum."

"Son 4, sağdan ikinci kapı bomba ile tuzaklı, müdahale için sizi bekliyoruz."

"Geliyoruz. Tamam." Tane tane konuşup, telsizi kapatmasıyla telsizi yerine koydum. Umut hala yüzüme bakıyordu. Sanırım ben de ona tane tane anlatmalıyım.

"Eğer tuzağı fark etmemiş olsaydık ve içeri girseydik bizle beraber içeride ki şeyde patlayacaktı. Bu sayede ne biz kalacaktık ne de içeride ki." Başını salladı devamını ister bir şekilde. Anlamayacak bir şey yoktu oysaki.

TEK NEFES |ARA VERİLDİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin