Ertesi sabah ölüm gibi bir şeydi. Hayatımda ilk kez bu kadar geç bir saatte uyanmış olabilirdim. Dünkü durumda bu gayet olağan bir şeydi benim için. Hızla yerimden kalktım ve telefonumu elime aldım. Neden bilmiyorum gözüm hep telefondaydı. Sanki bir haber gelecek ve ona geç kalacaktım. Halbuki öyle bir şey yoktu.
Üstünü değiştirip evi dolanmaya başladım. Hiç kimse yoktu. Evde tek başımaydım. Bu saatte evde birinin olmasını beklemek saçmalık olurdu zaten. Herkes işe gitmişti. Akşamı iple çekiyordum. Yeniden Görkem'i görecektim. Aslında onu hemen bile görmek istiyordum. Onu özlediğimi hissediyordum. Onu düşünürken bir anda derin bir nefes aldım. Hala Turgut'un beni öperken gördüğü olayı ona açıklayamamıştım. Sonuçta görmüştü ve bunu ona açıklamam gerekiyordu. Aklına başka şeyler gelebilirdi.
Kahvaltımı yapıp piyanomun başına geçtim ve biraz daha çalıştım. Birkaç gün önceye nazaran gayet güzel çaldığımı hissediyordum. Birkaç saat sonra kapıdan gelen sesle eve ilk önce abimin geldiğini gördüm. Yorgun görünüyordu ve bana selam bile vermeden banyoya geçmişti. Akşam yemeği için sofrayı hazırlamaya koyuldum. Annem ve ablam da birazdan geleceklerdi. Ablamın gelmesini beklemek en doğrusunu yapmak olacaktı çünkü beni ancak O idare edebilirdi.
Kahvaltı yapmak için saat epey bir gecikmiş olsa da kahvaltı yaptım. Görkem ile yeniden buluşmak için can atıyordum. Yarın orkestram vardı ve hazırlıklı olmalıydım. Evde her zamanki rutin işlerimi bugün birkaç saatliğine ertelemiştim. Böylece ben duştan çıktığımda saat akşamın dokuzu olmuştu. Birkaç saat sonra Görkem ile birlikte olacaktım. Ve çok heyecanlıydım. Bir türlü bastıramıyordum bu içimdeki kıpırtıyı. Onun zarif parmaklarının gitarın telleri üzerinde oynattığı anlar aklımdan çıkmıyordu. Çıkmasına da gerek yoktu zaten.
Herkes işten dönüp yavaş yavaş yatak odalarına geçmişken telefondan gelen titreşim üzerine hemen ayaklandım.
15 dakika sonra kapındayım.
Mesaj Görkemden gelmişti. Derin bir nefes aldım ve hazırlığıma başladım. Ona bir açıklama borçlu olduğumu hissediyordum. Turgut Asil'i ona açıklamalıydım. Hayır, strese girmemen gerek Dilara.
İç sesimin komutu üzerine derin bir nefes alıp üstümü başımı giyinmeye koyuldum.
Ablam yeniden uyumayacaktı ve beni bekleyecekti.
Kapının önünden gelen otomobil sesi üzerine hızla evden dışarı çıktım. Görkem arabanın içinde bana bakıyordu. Gözleri bu yutucu karanlıkla nasıl mavi mavi parlıyordu anlam veremiyordum. Bir süre sonra gözlerini kaçırması üzerine arabaya bindim. Sessiz sedasız bir şekilde yolumuzda ilerledik. Benimle konuşmuyordu hala. Hadi kızım açıklamanın tam vakti!
İç sesimden aldığım gaz ile birlikte Görkem'e yöneldim. "Görkem?"
Kafasını bir an bana çevirip yeniden yola döndürdü. "Efendim?"
"Sana bir şey açıklamam gerek."
"Tabii ki. Dinliyorum."
"Geçen gün, Turgut Asil kapıma geldi. Ve aramızdaki bir arbede sırasında beni öptü. Onunla aramda hiçbir şey yok. Bun-"
Araba birdenbire frenleyerek durdu. Sakin kalmaya çalıştığı belli olan yüzüyle bana döndü. "Sen ne demeye çalışıyorsun? Senin amacın ne? Bana bunu anlatarak nereye varmaya çalışıyorsun? Eğer amacın beni mahvetmekse, yeter! Daha fazlasına gerek yok çünkü bunu başardın. Sana karşı olan duygularımın farkında ola ola yaptığın bu şey hiç hoşuma gitmiyor. Şirket çıkışı onun senin yanına geldiğini biliyorum. Çünkü Turgut beni çağırdı. Kendi gözlerimle görmemi istedi yanıldığımı. Ama ben ona inanmadım. Bekledim... Bir aptal gibi. Senin bana açıklamanı bekledim. Bana hiçbir şey söylemedin. Sen o gün, beni otelde tek başıma bıraktın ve o kertenkele ile birlikte ayrıldın buradan. Üstüne üstlük, tam bir vicdansız gibi davranarak bana "Turgut Asil ile birlikteyim beni takip et," diye mesaj atıyorsun. Sizi takip ettim. Seni kaçırdığını sandım, korktum. Ama eve gittiniz. Ve eve girmeden önce, onu... öptün. Şimdi de burada karşımda böylece durup bana bunu söylemen, kalbimi kırıyor. Ben şu anda sadece sözümü tutmak için yanındayım. Lütfen çabuk bitirelim ve bitsin bu iş."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PİYANİST
ChickLitBir erkek bir kadın. Huyları suları birbirine ters düşen iki kişi. Her şey olmadık bir kazayla başlar. Biri mutlu neşeli diğeri buz gibi soğuk. Komik bulduğu her şeye gülen bir kız, ve hiç gülümsemeyen zor bir adam. Herkesi etkileyen bu kız açık söz...