DÜZENLENDİ!!
"Bu kadar güzel bir yüze sahipken nasıl duygusuz olur insan anlamıyorum."
Kulaklarına dolan sesle yüzünü buruşturdu. Hafif mırıltılar çıkarırken yavaş yavaş kendine geliyordu. Şu an nerede olduğu, başında dikilenlerin kim olduğu hakkında bir fikri olmasada gözlerini açmak istemedi . Zira ilk defa bu kadar derin uyumuştu.
"Zehra zebani gibi dikilmesene başında, bırak uyusun. İlk kez böyle uyuyorken, uyandırma!" kısık sesle uyuyan adamın başında dikilen kadını uyarırken bir yandan da kolundan tutarak çekiştirdi.
"Ya Çağrı bıraksana, aynı yavru bir köpeğe benziyor. Tipine bak çıldıracağım."
"Ondan olsa olsa aslan olur, uyanıncada seni yer. O yüzden bırak uyusun adam." dedi Çağrı kolundan tuttuğu kıza uyarıcı bakışlar atarken.
"Ya tabi tabi, aslan görünümlü bir kedi."
"İkinizide kedi gibi miyavlatmadan susun. Beynimi siktiniz." Boğuk çıkan sesi ile ikiside yerinde sıçrarken Çağrı karşısındaki kadına 'al uyandırdın' bakışı attı.
Yavaşça yerinden doğrulan adam kollarını yukarı kaldırarak gerindi. Elinin tersiyle gözlerini ovalarken bir yandanda esnedi. Şişmiş gözleri ile kolundaki saate baktığında saatin onbire geldiğini farketmesiyle yerinden kalktı.
Yapacak bir sürü işi vardı ve o bu saate kadar uyumuştu. Üstelik şirkette odasındaki koltukta uyuyor olmasıda ayrı bir sorundu.
"Restoranlar için şef ilanları noldu?" boğuk çıkan sesiyle konuşurken odada bulunan dolaba doğru ilerledi. İçerisinden temiz bir gömlek çıkardı.
"İlanları bütün sitelerde paylaştım. Bir kaç güne hallolur merak etme." dedi Çağrı, Aden'in kalktığı koltuğa otururken.
Kafasıyla anladığını belirtirken üzerindeki gömleği çıkardı ve karşısındaki aynadan omuzundaki ize baktı. Sol omuzundaki iz sanki yaşananlar dün olmuş gibi kalbinin sızlanasına neden olurken parmaklarını yaranın üzerine bastırdı.
"Şu toz işinden bi haber çıktı mı?" Çenesi kasılırken halen babasının bu işlere kendi rızası ile girmiş olabileceğine inanmıyordu ya da inanmak istemiyordu.
"Hayır, bildiğin çıkmaz sokaktayız. Nereden bişey bulsak elimizde kalıyor. Adam da zaten başka bişey ötmedi."
Yanlarında ki kadın konuşulanları ağzı açık bir şekilde şaşkınlıkla dinledi.
"Peki ya Baran. Ondan bişey çıktı mı?" Çıkmamasını umuyordu. Özelliklede dün gece olanlar aklına geldiğinde.
"Yetimhanede büyümüş. Pek illegal bir durumu yok. Bir kaç kez adam yaralamadan gözaltına alınmış ama sonra serbest bırakılmış. Anlayacağın geçmişi temiz, lakin işin garip tarafı bulunduğu mevki. Hiçlikten bu kadar hızlı yükselmesi garip."
Aden elini hafif uzamış sakallarına attı. Baran hakkında kafasına yatmayan bazı durumlar vardı. 'Belkide yakınımda tutmak o kadar da kötü bir fikir değildir' diye düşündü. Hem bu sayede hareketlerini daha yakından inceler ne saklıyorsa öğrenirdi.
"Şimdi bir dakika ben yanlış anlamadım değil mi? Sabri amca toz işine girmiş dediniz?" Halen üzerindeki şaşkınlığı atamayan kıza çevirdi bakışlarını. Aden onaylar şekilde başını sallarken sıkıntılı bir nefes verdi.
"Bişeyler dönüyor ve ben bulamıyorum. Bu işten gerçekten sıkılmaya başladım. Kardeşlerimin yüzüne bakamıyorum lan ben."
Zehra hızla yerinden kalktı ve hızlı adımlarla kumral olanın yanına ilerledi. Kollarını karşısında duran adamın beline sararken alnını göğsüne dayadı. " Senin bir suçun yok. Kendini suçlamayı bırak artık. Hep beraber üstesinden geleceğiz bu işin." Boğazından kopan hıçkırıkla dahada sıkılaştırdı kollarını.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ADEN BXB
General Fiction-DÜZENLENİYOR- Aşk nasıl bir şey bilmiyorum ama gördüklerim, okuduklarım ve duyduklarımla bence; içi dolu seni vurabilecek şekilde olan bir silahı, seni vurmayacağına emin olduğun birine gözü kapalı vermek... Aden de tam olarak bunu yaptı. Kendisini...