Keyifli okumalar...Baharın gelişi kendisini gün be gün belli ederken, cama vuran ilkbahar yağmuru Aden'in dudaklarının yukarı kıvrılmasına neden oldu. Doğanın tekrardan can bulması, havaların ısınması ve neşe dolu kuş şakımaları kendisini iyi hissetmesine sebep oluyordu.
Akşam ki konuşmadan sonra Baran kendi evine gitmiş Aden ise bu durum üzerinde daha sakin bir kafayla düşünme şansı yakalamıştı.
Büyük olan ona yalan söylemişti ama daha sonra gelip nedenini açıklamış kendisinden özür dilemişti. Ayrıca kendiside o adamla işbirliği yaptığını saklamış, Baran'ın arkasından iş çevirmişti.
Ne kadar büyük olana güvensede yinede bazı şeyleri anlatamıyor geçmişten kalan travmalardan kurtulamıyordu.
Elindeki kahve bardağından bir yudum alırken aklına Baran ile şimdiye kadar yaşadığı anılar doluştu. Çok zorlamıştı büyük olanı. Her seferinde önüne engel çıkarmış, Baran kendisinin yüksek duvarlarını tırmandıkça Aden o duvarları dahada yükseltmişti.
Sonunda büyük olanın inadına ve sevgisine yenik düşmüş kalbinin kapılarını onun için aralamıştı. Bu ilişki için ne kadar ümitli olmasada Baran zamanla kendine bağlamıştı kehribarların sahibini.
Artık büyüğü olmadan nefes alamaz duruma gelmiş, en büyük bağımlılığı olmuştu. Baran kendisi için bir sevgilinin yanı sıra, yeri geliyor arkadaş yeri geliyor abi yeri geliyor bir baba oluyordu küçük olan için.
Aden ne kadar güçlü ve sert olsada Baran'ın kollarında küçücük kalıyor, korunup kollanmaya muhtaç gibi hissediyordu. Hayatını değiştiren bu adama ait olmayı seviyordu.
Düşüncelerinde kaybolup giderken kulağına ardı ardına dolan telefon sesi ile döndü gerçek dünyaya. Masanın üzerindeki telefonu eline alarak gelen bildirime baktı. Çağrı defalarca mesaj atmıştı kendisine.
Merakla mesajlara girerek gelen mesajları okumaya başladı.
Çağrı:
Aden acilen şirkete gelmelisin.Çağrı:
Beklediğimiz dosya geldi. Sen gelmeden açmak istemedim.Çağrı:
Aden bakıcak mısın şu telefona kardeşim?Aden okuduklarından sonra hızla yerinden kalkarken üzerini değiştirme ihtiyacı duymadan dış kapıya ilerledi. Askılıktaki montunu üzerine geçirdikten sonra ayakkabılarınıda hızla giyerek evden çıktı.
Uzun zamandır beklediği dosya sonunda gelmişti. Kendisi verdiği sözü tutmuş Alparslan denen adamın istediği bilgileri ona vermişti. Şimdi ise kendisinin istediği bilgiler eline ulaşmıştı.
Eline geçen dosya sayesinde babasının katilini bulup işini halledecek sonrada üzerindeki bütün mirası gerçek sahiplerine bırakarak gidecekti bu şehirden. Tabi sevdiği adamla birlikte.
Arabasını ne ara geldiğini anlamadığı şirketin önüne bırakırken, arabadan çıkarak anahtarları arabayı park etmesi için görevliye verdi. Hızlı adımlarla büyük binaya girerken kendisine selam verenleri duymuyordu bile.
Hızla asansöre binip odasının olduğu katın numarasına basarken artık bu işin biteceği için mutluydu. Kim bilir belkide sadece biteceğini sanıyordu. Belkide bütün karmaşa asıl şimdi başlıyordu.
Hızla asansörden inip odasına doğru ilerlerken sekreteri Zeynep karşıladı onu uzun koridorda. Eliyle 'şimdi değil' dercesine işaret yaptıktan sonra hızla odasına girip kapıyı arkasından kapattı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ADEN BXB
General Fiction-DÜZENLENİYOR- Aşk nasıl bir şey bilmiyorum ama gördüklerim, okuduklarım ve duyduklarımla bence; içi dolu seni vurabilecek şekilde olan bir silahı, seni vurmayacağına emin olduğun birine gözü kapalı vermek... Aden de tam olarak bunu yaptı. Kendisini...