ADEN BXB

Özel Bölüm

Şimdi kitaba başlamadan önce tekrardan uyarımı yapayım!

Bu bölümün kitapla bir ilgisi yoktur!

Kitaba başladığım ilk zamanlarda, kitap bir angst kitabıydı yani sonu kötü bitecekti. Ama sonra Aden ve Baran'ın aşkına kıyamadım ve kötü bitirmemeye karar verdim.

Peki kitap kötü bitmeyecekse bu bölümü neden yazıyorum?

Çünkü eğer kitap kötü bitecek olsaydı aklımdaki final nasıl olacaktı görün istedim. Çünkü bu kitaba başlarken ilk bölümünden itibaren final aklımda çoktan belliydi.

Bu bölümden sonra kitap bir önceki bölümde kaldığı yerden devam edecek o yüzden bu bölümü kitapla çok bağdaştırmayın.

Neyse uyarı bitti, bölüme devam edebilirsiniz!

Keyifli okumalar...

Baran defalarca küçük olanı arasada bir türlü yanıt alamamıştı, zaten bir süreden sonra Aden telefonunu tamamiyle kapatmıştı.

Derin derin nefes alırken biranda aklına gördüğü kabus geldi. Ne olursa olsun bu işin sonunun o şekilde bitmesine izin veremezdi.

Küçük olan onu bırakabilir belki bir daha yüzünü bile göremeyebilirdi lakin ölmesine asla izin veremezdi. Bir sevdiğinin daha ellerinden kayıp gitmesini kaldıramazdı Baran.

Aklına gelen düşüncelerle dahada hızlı sürmeye başladı arabayı. Korkuyordu, ilk defa korkuyordu. Bütün bedeni korkuyla titrerken elinden geldiğince iyi düşünmeye çalıştı.

Aden'in gerçekleri öğrenebileceği tek isim vardı biliyordu. Yıllarca bu olaylara şahitlik etmiş tek isim. Aklına doluşan düşüncelerden zor güç kurtulurken bir eli ile direksiyonu tutup diğer eliyle telefonunu alarak numaraları tuşladı.

Uzun bir çalmanın ardından açılan telefonla derin bir nefes aldı.

"Ne anlattın ona?"

Sesi titresede yinede ürkütücü çıkmıştı. Aden'in neler bildiğini öğrenip yanlış bir hareket yapmak istemiyordu.

"Her şeyi biliyor artık. Babanı, nasıl öldürüldüğünü, senin kim olduğunu ve..."

Telefonun diğer ucundaki Ali duraksayıp derin bir nefes alınca Baran kasılan çenesi ile bir kaç saniyeliğine gözlerini sıkıca yumdu.

"Ve ne?"

Ali duyduğu ses ile yutkunma gereği hissetti. Bir insanın sesi karanlık kokar mıydı? Hayatınızda hiç bir insanın sesinde ölümü hissettiniz mi? Ali hissetmişti. Baran'ın sesindeki karanlığı, ölümü, pişmanlığı ve hüzünü o iki kelimede hissetmişti.

"Baran şimdi gitme oğlum, Aden delirdi, kimseyi görmüyor gözü. Yakıp yıkmaktan çekinmez, gözü intikamdan başka bişey görmüyor şimdi gitme bırak sakinleşsin, siniri yatışsın. Yalvarırım gitme evlat!"

Baran telefonda yalvaran adamla direksiyondaki elini dahada sıktı.

"Ona başka ne söyledin?"

Ali telefondaki adamın yolundan dönmeyeceğini biliyordu söylemekten başka çaresi yoktu.

"Babasını öldürenin kim olduğunu..."

Baran'ın duyduklarından sonra bütün vücudu titrerken gaza daha fazla yüklendi. Kalbindeki sızı, içindeki korku tarif edilemeyecek türdendi.

Nefes almak için göleğinin ilk iki düğmesini açarken Aden'in evinede yaklaşmıştı. Evde olup olmadığını bilmiyordu lakin aklınada başka bir yer gelmemişti.