ADEN BXB

38. Bölüm

Küvetin içinde bölüm yazmayanda kendine yazarım demesin... 😂😂

Keyifli okumalar...

Sinan tam önündeki zile basacakken bileğini tutan elle kafasını yanındaki adama çevirdi. Olan olaylardan sonra Aden'i ilk görüşleriydi. Bu sabah Aden onları aramış ve kendi evinde toplanmalarını söylemişti.

Buraya kadar her şey normaldi. Lakin Çağrı yinede konuşacakları konudan korkmuyor değildi. Sinem ile arasında olanları öğrendiğinden beri Aden kendisine bir tuhaf davranıyordu.

Çağrı son kez derin nefes aldıktan sonra bakışlarını halen anlamaz gözlerle kendisine bakan adama çevirdi.

"Tamam ne olacaksa olsun artık.."

Kendi kendine mırıldanırken Sinan'ın bileğindeki elini indirdi. Eninde sonunda bu konuşma gerçekleşecekti, kaçmanın manası yoktu.

Sinan bir kaç kez zile bastıktan sonra bir adım geriledi. Kısa bir süre sonra açılan kapıyla Çağrı'nın nefes alışverişleri hızlansa da Sinan da karşısında gördüğü bedenle vücudunun kasıldığını hissetti.

Zehra kapıyı sonuna kadar açıp bir adım gerilerken eliyle içeriyi gösterdi.

"Daha ne kadar dikileceksiniz orada, hadi geçin Aden de sizi bekliyordu."

İkiside içeri girerken Sinan 'ne iş' der gibi baktı Zehra'nın yüzüne. Genç kadın omuz silkerken kapıyı kapatıp içeri adımladı diğerlerinin arkasından.

Salonda camın önünde bir şeylere bakan adamı gördüklerinde Çağrı daha da gerilmişti. Aden'in kızmasından felan korkmuyordu. Korktuğu şey kardeşi ile arasındaki ilişkiye karşı çıkma olasılığıydı.

"Boşuna bakma halen kapının önünde arabanın içinde oturuyor. Gitmeyede niyeti yok gibi duruyor."

Aden duyduğu şeyle omuzlarını düşürürken yönünü salondakilere döndü. Baran o gecenden beridir kapısının önünden ayrılmıyor devamlı konuşmak istediğini belirten mesajlar atıyordu.

Çağrı karşısındaki adama bakmaya bile cesaret edemezken Sinan çoktan rahat koltukta yerini almış geriye yaslanmıştı. Zehra da Sinan'ın yanıma otururken Aden de tekli koltuğa geçmişti.

"Daha ne kadar sürecek bu? İkinizinde hali ortada. O seninle konuşmadan gitmeyecek bu belli. Sen ise bir kaç günde çökmüşsün. Şirkete geldiğinde yok. Tek yaptığın bu evde ikinizede acı çektirmek."

Sinan'ın sarfettiği kelimelerle Zehra da başını onu onaylar şekilde salladı.

"Bir hafta içinde geldiğin duruma bak kuzum, hiç aynada baktın mı kendine? Göz altların çöktü, rengin soldu resmen zayıfladın Aden. Eminim onunda senden bir farkı yoktur. Git konuş, anlatmasına izin ver. Biliyorum çok zor ama böyle yaparakta ikinizede zarar veriyorsun. Affetmeyeceksen yine affetme ama bir dinle."

Zehra tekli koltukta oturan adamın yanına gidip sarılarak söylemişti bunları. Aden her zaman onun yanındaydı. Guruba en son dahil olan olsada zamanında Aden kardeşim dediği adamı bile kendisi için karşısına almış her zaman kendisini koruyup kollamıştı.

Zehra kolları arasındaki adamın kulağını biraz daha yaklaştı ve sesini olabildiğince alçalttı.

"Bu durumlarda siktiğimin gururunu fazla önemseme. Bak bana gururlu olmanın pişmanlığı içindeyim."

İkiside bir süre sarıldılar birbirlerine. Aden'i ancak bu şekilde teselli edebilirlerdi. Biranda Aden'in aklına gelen şeylerle kollarındaki kızdan ayrıldı ve bakışlarını Çağrı'ya çevirdi.