31.Bölüm

398 47 54
                                    


Keyifli okumalarrrr..

Uzun süreden sonra ikinci kez gelişiydi bu odaya. İlk sefer ki gibi yine yanan şöminenin tam karşısında bulunan koltuğa oturmuş kendisini buraya çağıran adamı bekliyordu.

Bir anda o zamanki haliyle şimdiki hali arasındaki farlılık geldi aklına. O zamanlar tek amacı masaya oturup babasının katilini bulmakken şimdi Baran vardı hayatında.

Yaşadığını hissettiren adam. Bir anda girmişti hayatına, nasıl olduğunu bilmeden bütün odak noktası bu adam olmuştu. Tekrardan gülebilmeyi, sevmeyi huzuru hissetmişti büyük olanın sayesinde.

Görkemli kapının büyük bir gürültü ile açılmasıyla Aden de düşüncelerinden kopabilmişti. Gördüğü adamla oturduğu koltuktan kalktı.

"Beklettim kusura bakma lütfen, geç otur rahatsız olma. Bu arada seni tekrardan görmek güzel Aden."

Aden kalktığı koltuğa tekrar otururken ceketinin düğmesini açtı. Sırtını koltuğa yaslarken bakışları tekli koltuğa oturan kır saçlı adamdaydı.

"Sizi görmekte güzel Alparslan bey. Umarım size gönderdiğim dosyalar işinize yaramıştır."

Yaşlı adam elindeki tesbihi önünde duran masanın üzerine koyduktan sonra masanın üzerindeki sürahiden kendisi için su doldurdu.

"Hem senin hemde diğer adamımızın yardımları işimize yaradı tabiki, o masayı bitirmemize yardımcı olacaktır ama daha fazla bilgiye ihtiyacımız var. Bunun karşılığında sana da en çok istediğin şeyi vereceğiz."

Aden kaşlarını çatarak anlamaz bir yüz ifadesi ile baktı karşısında oturan yaşlı adama.

"Ne gibi mesela?"

Yaşlı adam elindeki suyu içtikten sonra elindeki bardağı masanın üzerine bırakıp tekrar bakışlarını karşısında oturan genç adama yöneltti.

"Babanın katilini aradığını biliyorum Aden, ayrıca babanın son zamanlarında kötü işlere bulaştığınıda. Ama için rahat olsun bunun geçerli bi nedeni vardı."

Aden duyduğu şeylerle biranda ayağa kalktı. Karşısındaki adamın bir şeyler bildiği belliydi ve bu herneyse kesinlikle öğrenmeliydi.

"Bildiğiniz bişey mi var Alparslan bey? Eğer varsa bunu benimle paylaşsanız iyi olur."

"Henüz değil Aden, zamanı geldiğinde her şeyi öğreneceksin. Şimdi sabırlı olup sana verdiğim görevi en kısa zamanda yerine getirmeye bak."

Ne kadar ısrar etmek istesede küçük olan karşısındaki adamın ona şimdilik hiç bişey söylemeyeceğini anlamıştı. Bu yüzden ısrar etmek yerine beklemeyi tercih etti. Lakin fazlada sabrı kalmamıştı. O masayı bitirmek, babasının katilini bulup halletmek daha sonrada bu şehirden uzaklaşmak istiyordu, sevdiği adamla.

Bulunduğu mekandan çıkmak için kapıya yöneldiğinde duyduğu şeyle duraksadı. Omuzunun üzerinden arkasında halen tekli koltukta oturan yaşlı adama baktı.

"Yakın bir zamanda sana bir isim göndericem, bütün bu olayların kilit noktası. O zamana kadar bekle Aden. Bana istediklerimi verdiğin an, sende istediklerine kavuşacaksın."

Aden kafasını onaylar şekilde aşağı yukarı salladı ve tekrar büyük kapıya doğru ilerledi.


ㅇㅇㅇ


"Bana öyle bakıp durma Çise, bildiğini biliyorum. Aranızdan su bile sızmıyor. O yüzden ne söyleyeceksen söylede ikimizde kurtulalım."

Çise karşısındaki adamı büyük bir dikkatle inceledi. Tuhaf görünüyordu, sinirliymiş gibi durmuyordu.

ADEN BXBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin