_kitaptozu4 / _moglinna
GERÇEK, YALANA
SARILINCA31
"DEPREMİN ELLERİ"
ENİS ALTINDAYİki saat önce...
Avcumda tuttuğum ve masanın bir kenarına dalmamdan dolayı boşaldığını fark ettiğim bardağım şampanyayla doldurulunca dalgınlığımdan da kurtulmuştum. Bardağımı dolduran, yanımda oturan Alev'di ve bana gülümsüyordu. "İçsene hadi. Yemeğine de dokunmamışsın bak."
Doldurduğu bardağımı masaya bırakıp evlilik planlarını mutlu mesut konuşan Rehan ve Leyl'le döndüm. Alev suratını aşmıştı fakat çok da oralı olduğum söylenilmezdi. Rehan ve Leyl baş köşede yan yana oturuyorlardı ama aramızda mesafe yoktu, hemen sağımdaydılar. Karşımda ise Melvin vardı, ha bir de onu dur durmak bilmeden sıkıştıran kuzenim Ekin Şahan. Melvin öfleyip pöfleyip onu iterken kocasını sevdiğini açıkça da gösteriyordu. Ekin bunu biliyordu tabii, ve yüzsüz olduğundan dolayı Melvin'i sürekli sıkboğaz etmeye devam ediyordu.
Janset ise Ekin'in yanında otururken keyifsiz duruyordu ama Rehan ve Leyl'i ilgiyle dinleyip ara ara onların sohbetlerine de katılıyordu. Yeni sevgilisi Güney ise onun hemen yanında oturmuş, dur durmak bilmeden içkisini içiyordu. Anlaşılan bir tek sıkılan ben değildim. Benden farklı olarak o içerek kafasını dağıtmaya çalışıyordu. En ise Alev'in yanındaydı ama sohbetten alakasız bir şekilde telefonuyla ilgileniyordu. Masada koltukları eksik olan bir Neva Alarçin ve kardeşim Ateş'ti. Başım omzum üzerinde yerini bulunca ikisinin de uzaklarda, karşılıklı olduklarını ve konuştuklarını gördüm. Neva'nın gitmek ister gibi bir hali vardı ama Ateş kolunu tutmuş, dikkatle bir şeyler söylüyordu. Bu gece birbirlerine biraz uzaklardı, o yemek geçmesinden dolayı mıydı bilmiyordum ama ilk defa onları hiç konuşmazken, yan yana gelmezken görmüştüm. Sona doğru Ateş Neva'ya bir şeyler demiş, Neva da masadan kalkıp gitmişti. Sonucunun ne olduğu ise karşımda duruyordu. Ateş Neva'nın kolunu bırakmazken, Neva Ateş'in yüzüne bakmazken konuşmaya çalışıyorlardı.
Neva'dan garip bir şeyler sezmiyor da değildim doğrusu. Garip bir havası vardı. Eskisi gibi giyinmeye devam ediyordu ama biraz farklıydı işte. Spor giyime dekolte gösterip kafamı karıştırıyordu. Her zaman ortadan ikiye ayrılmış siyah saçlarını tek tarafa yığmıştı. Nerede kendini yaralamıştı bilmiyordum ama alt dudağının sağ tarafında kısa, belirgin bir kesik izi vardı. Hiç tarzı olmayan koyu renkli rujla kapatmaya çalışmıştı ancak bir ara yemeğinden sonra dudaklarını silerken fark etmiştim. Üzerinde garip bir hava vardı, hissediyordum. Fevri bakışları bile seksi bir hale bürünmüştü. Sanki herkesle flört edercesine...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İTAAT
Romance"Kimsin sen Enis Altınday?" Diye sorduğumda, bakışları bana hissettirdikleri kadar anlamsız değildi. "Tehlikeli ve tutkulu bir adam mı yoksa yardımsever ve vicdanlı biri mi? Kimsin? Nesin sen?" "Ya sen?" Diye soruma karşılık sordu. "Yalan," dedim...