Cein, bir şey tarafından sürükleniyormuş gibi Zeha ve diğerlerini takip etmeye başladı.
Neydi o... Biraz önceki? Garip bir şey mi gördüm?
Cein elindeki kaplanın kaşını sıkıca kavradı.
Nasıl aynı olabilir?
Dikkatlice Zeha'yı, Dogeon'u, Jooan'ı ve Haru'yu inceledi. Hiçbiri bir diğerine benzemiyordu. Satıcıları kontrol ediyor ve silah almak ister gibi duruyorlardı. Aralarında sohbet ediyor ve kahkahalara boğulmadan önce kendi aralarında şakalaşıyorlardı. Işıltıları, bu gürültülü ve karmaşık ortama sert bir zıtlık oluşturuyordu.
Cein aceleyle yüreğinde bir nedenle oluşan kıskançlıktan kurtuldu. Başkaları tarafından sevilmeye ve değer görmeye dair duyduğu özlemi kabullenmiyor, ona karşı koyuyordu.
Cein, avucunda duran kaplan kaşına bakarken kaşlarını çattı. Gri tellerin üzerinde koyu renkli çizgiler vardı. Bir nedenle, neredeyse hayatına mâl olan olaydan sonra kendine geldiğinde o kaşı elinde bulmuştu.
Bozuk mu bu?
Kaplan kaşının özel bir gücü vardı. İnsanların geçmiş yaşamlarını gösteriyordu. Cein'in tek yapması gereken gri kıl yumağını kendi kaşına götürmekti. İnsanların geçmiş yaşamlarını bir film, hayır, bir hologram gibi gözünün önüne getiriyordu.
Cein ilk denediğinde delirdiğini sanmıştı. Bunun, ölüme yakın yaşadığı tecrübenin neden olduğu travma sonrası ortaya çıktığını düşünüyordu. Kaş, insanların geçmiş yaşamlarından çeşitli klipler gösteriyordu.
"Majesteleri, lütfen huzursuz ruhunuzdaki rahatlığa yeniden kavuşun."
Cein bir defasında kralın önünde eğilen bir devlet görevlisi görmüştü.
"Hayır, kızım olmaz. Hayır, lütfen."
Başka bir keresinde Cein, dağ eşkıyalarının ele geçirdiği kızı için ümitsizce yakınan bir çiftçi görmüştü.
Bir prensesinkine ve bir de köleninkine; savaş alanında bir savaşçıya da şahit olmuştu. Cein, bunların insanların geçmiş yaşamlarından kesitler olduğunu daha birkaç gün önce fark etmişti.
Sanırım bu kıl yumağının insanların geçmişlerini göstermeyi bana bahşettiğine inanmak, delirdiğimi düşünmekten daha iyidir.
Bu çıkarımdan sonra huzura kavuşmuştu Cein. O zamandan beri kaş, kendisini neredeyse öldüren kaplanların yakıp yıktığı bu dünyadan bir kaçış olmuştu onun için. Kaşın ona sağladığı mercekten insanların geçmiş yaşamlarını inceleyebiliyor ve bu yaşamlar arasında yolculuk yapabiliyordu. Dünyanın dehşetinden bir kaçış yoluydu bu onun için. Geçmişte yaşayan bu insanların yaşamlarını izlemek tıpkı bir film seyretmek gibiydi.
Normal görünümlü orta yaşlı bir adam, dünyayı fetheden bir kral oluveriyordu. Alkole batmış bir adam bir zamanlar kralın gönlünü kazanmış bir güzellikti. Annesinden azar yiyen bir çocuk gün geliyor kendi doğurduğu 5 çocuğu tek başına büyüten güçlü bir kadına dönüşüyordu.
Cein bu geçmiş hayatların hikayelerinden teselli bulabiliyordu. Bir gün kendi geçmiş hayatını da öğrenmek için can atıyordu. Cein, bir kaplan tarafından saldırıya uğradığı zaman gözlerinin önünde canlanan o kesiti hatırladı.
O benim geçmiş hayatım mıydı? Gerçi net hatırlayamıyorum ama. Belki de bu, tamamını görmeme yardımcı olur.
Böylece aynanın karşısına geçip kaplanın kaşını kendi kaşına götürdü.