Hosu, Cein, Hwan ve Dogeon Hunter uygulamasının verdiği konuma ulaştıkları zaman somurtkan bir adamı karşılarında dikilir halde buldular.
Kalın çerçeveli gözlük takan adam, Hosu ona yaklaşınca geriledi.
"Hunter uygulamasını kullanan sen miydin?" diye sordu.
"Evet, bendim." şeklinde cevapladı adam.
"Ee..." diye mırıldandı Hosu, "Kaplanlar nerede?"
"Oradalar... Arkadaşım..." diye birden konuşmasını kesip sokağı işaret etti.
Bu adamla ilgili garip bir şey var.
Bir kaplan, arkadaşını öldürüyorken nasıl bu kadar sakin kalabilir?
Daha da ilerlemeden durdurdu kendini Hosu. Şu an böyle önemsiz soruların zamanı değildi.
Yaşam ya da ölüm söz konusu olduğunda geçen her bir saniye büyük bir fark yaratabilirdi.
Tek bir saniye bile, bir kaplanın aksi halde kurtarabileceği bir insanı kaçırması ya da o insana işkence etmesi için yeterliydi.
Hwan ve Cein çoktan sokağa doğru koşturmuşlardı.
Hosu ve Dogeon da onları izledi.
Ama ne insana saldıran bir kaplan sesi işitmiş ne de bir kaplan saldırısı sonrası genelde havada kalan o keskin kan kokusunu duymuşlardı.
Cein, sokağın sonuna ulaştıklarında sert bir bakış attı.
"Bu da ne! Burada bir şey yok." etrafa bakarken söyleniyordu.
"Saldırıya dair hiçbir iz yok."
O anda...
Pat!
Bir silah sesi havada yankılandı.
"Kaçın!"
Birisi bağırdı.
"Ahh!"
Cein gözlerini kocaman açtı.
"Cein!"
Dogeon ve Hwan haykırdı.
"Ihh..."
Cein karnını tuttu.
Pat.
Ve yere yığıldı.
Zeha, diğer kaplan gelmeden çizgili kaplanın başını kesti.
"Kaçın, buradan çıkmalısınız."
Zeha yerde hâlâ korkudan tir tir titreyen çifti uyardı.
Yanında Jooan ve Haru olmasına rağmen bir grup kaplana karşı şanslarının olmadığını biliyordu.
Kaplanlar sayıca üstündü.
"Kaçın!"
Yerdeki adamı uyarıp zorlayarak ayağa kaldırdı Jooan.
Ama çok geçti.
Fışt!
Jooan'ın tüyleri diken diken oldu.
Gelen hamleden sakınmak için zıplamak üzereyken bunu yaparsa çifti tehlikeye atacağını fark etti.
Bu yüzden Jooan, onları korumak için kollarını kaldırdı.
Cırt!
Jooan'ın sahip olduğu kaplan gücü kolunun ikiye ayrılmasını engellese de kaplanın pençeleri etinde derin yaralar açmıştı.