Bir aile yemeği klasiği ve yine eşimin ailesi...
Sürekli adını bile tam olarak hatırlayamadığım insanlarla yemek yiyorduk ve bu durum kayınpederimi çok mutlu ediyordu. Anlamadığım bir dilden konuşup, yemeğin ortasında bazen kavga edecek kadar yükseliyorlardı.
Yer sofrasında sadece erkekler varken, diğer odada kadınlar yemek yiyordu. Bu kadar erkeğin içinde insanın nasıl iştahı kalabilirdi ki? Üstelik bıyıkları boyunlarına kadar gelen aşiret ağaları ile.
Ama neyse ki benim olduğum taraf bizim gibi yirmi beşli yaşlarda olan kuzenlerin olduğu taraftı. Damatlar olarak yerimiz gittikçe aşağı doğru gidiyordu. Bir öncemizde eşlerimizin erkek kardeşleri ve abileri vardı.
"Apo," dikkatlice yemeğimi yerken ismim seslenilince bakışlarımı tabağımdan kaldırıp yanımda oturan gömlekli adama çevirdim. İso yemyeşil gözlerini sofraya dikmiş, ağzındaki ufak lokmayı çiğniyordu. "Şu salatayı buraya uzatsana lan."
Kaşığımı tabağa bırakıp salataya uzandım ve bizim önümüze çektim. İso anında salataya saldırdı, hayvan gibi yemek yiyordu.
"Birader ikinci ekmeğin yalnız." dedim sırıtarak kaşığımı tabaktan alırken.
"Oğlum ben," dedi ama ağzındaki lokma yüzünden konuşamadı. Kenarda duran ayran bardağını aldı. "Senin gibi oturmuyorum," cümlesini tamamlamadan ayranından büyük bir yudum aldı. Lokmasını yuttuğunu belli eden rahatlamış ifadesiyle ayranı kenara bırakıp yeniden kaşığını eline aldı. "Spor salonuna gidiyorum her akşam."
Evet, ailenin en sosyali oydu. Aslan parçası.
"Benim hâlâ orada kaydım var, işten sonra yorgun olduğum için direkt eve geçiyorum. Yoksa ben de uğrardım." patates yemeğinden bir kaşık alırken. İçinde et vardı, zaten her şeyin içinde bir et vardı.
"Ben de yorgun oluyorum ama gidip yediğim yemekleri eritiyorum." bu kadar ekmeği nasıl eritiyordu anlamıyordum ama harbiden hafiften karın kasları vardı.
"İyi bok yiyon." dediğimde güldü, ağzı doluyken güldüğü için garip bir ses çıktı ve tüm aşiret ağaları bize döndü.
İkimiz anında bir damadın ciddiliğine bürünürken önümüze döndük ve bir daha birbirimize bakmadan yemeği yemeye devam ettik.
Yemekleri yedikten sonra kadınlar gelip sofrayı kaldırdı.
O sırada içeri giren Filiz'i görünce derin bir iç çektim. Vücudu öyle güzel duruyordu ki resmen evden çıkmadan onu iki gün sikmek istiyordum.
O ise benimle evlenmeden önce bu kadar azgın olduğumu bilmiyordu belki de.
Onun için ilişki sadece içine boşalmak ve uyumaktı ama benim için öyle değildi.
***
Evet, iki damat beraber olacaklar.
Hayır, eşleri birbiri ile beraber olmayacak çünkü kardeşler.
Evet, aldatma olacak.
Ben; Artık soft bir kitap yazayım ya...
Azgınlığım; Quzeyde çaxan güneş güneyde parlar
