Blood Warlock: Succubus Partner in the Apocalypse

15.Bölüm;yalnız çıkmak

Lilith'in becerilerle ilgili açıklaması Bai Zemin'e çok yardımcı oldu. Bunun nedeni, ona Üçüncü Derece becerisinin Birinci Düzey beceriden daha iyi ve daha güçlü olduğunu açıkça söylememiş olmasına rağmen,şu anda bildiklerine ve gözlemleyebildiği şeylere dayanarak kolayca sonuçlar çıkarabiliyordu.

Görünüşe göre, yakın zamanda edindiği pasif yeteneği, ilk bakışta göründüğünden daha güçlüydü.

Bai Zemin'in pasif Taş Yürek'in ne kadar güçlü olduğundan emin olması geçici olarak imkansız olsa da, bunun Üçüncü Derece bir beceri olduğu ve maksimum düzeyde olduğu düşünüldüğünde, işe yaramaz bir beceri olmamalıydı.

Pasiflerle ilgili sorun, pasif bir becerinin parlaması ve parlaklığını göstermesi için gerekli olan kesin koşullar mevcut olmadıkça, Yeteneğin tanımı, işlevi hakkında son derece açık ve basit olmadıkça, yararlı olup olmadığını bilmek son derece zordu.

Taş Yürek'in Lilith'e karşı bir faydası yokmuş gibi göründüğü için, Bai Zemin bunun savaşta veya diğer yönlerden pek değeri olmayan bir beceri olduğunu düşünerek uykuya dalmıştı.

* * *

Birkaç saat rahatlatıcı bir uykudan sonra, Bai Zemin bir kez daha gözlerini açtı ve yavaşça ayağa kalktı. Uyumadan önce Dayanma Gücü neredeyse dolu olmasına rağmen, gün boyunca biriktirdiği zihinsel yorgunluk dalga geçilecek bir şey değildi. Ne de olsa, pratikte dinlenmeden dövüşürken sürekli bir duygu iniş çıkışları yaşamıştı.

"Yerde uyumak gerçekten en iyi seçenek değil." Kemiklerinin birbiri ardına çatırdadığını hissederek acı bir gülümsemeyle şikayet etti.

"Günaydın~"

Yanından hoş bir ses geldi ve onu bir an için ürküttü.

Bai Zemin sağına baktığında, güzel baştan çıkarıcı Lilith'in iki veya üç metre ötedeki bir sandalyede oturduğunu ve ona görünüşte doğal bir gülümsemeyle baktığını gördü.

"Sana da günaydın..." Biraz sersemlemiş bir şekilde cevap verdi ve gözlerini açar açmaz böyle güzel bir kadın onu karşılasa yerde uyumanın o kadar da kötü olmadığını düşünmeden edemedi.

Metal kapının yumuşak bir vuruşu sözlerini yarıda kestiğinde, kendisinin bahsettiği gibi, daha yüksek varoluşların uyumaya ihtiyacı olup olmadığını sormak üzereydi.

Vuruşun ardından nazik ve sevecen bir ses devam etti, "Büyük Kardeş Bai, Büyük Kızkardeş Shangguan ve diğerleri kahvaltı dağıtmak istiyor..."

Bai Zemin sesin kaynağını kolaylıkla tanıdı; dün onunla konuşan aynı kızdı.

Görünüşe göre, onun uyuyor olduğundan ve sesi o kadar alçak olduğu için çağrısının onu rahatsız ettiğinden korkuyordu, eğer Bai Zemin'in sürekli evrim geçirmesi olmasaydı, hiç duyamazdı.

Bai Zemin hiçbir şey söylemeden kapıyı açtı ve yavaşça, "Anlıyorum. Gidip Bayan Shangguan'a öğrencileri şimdi getirebileceğini söyleyebilirsiniz," dedi.

Cai Jinyi aceleyle başını salladı ve sözlerini tekrar iletmeye gitti.

* * *

Kafeterya, biraz sıkarlarsa içinde yüz kişinin yemek yiyebileceği kadar büyüktü.

Dün zombilerin ve Bai Zemin'in yol açtığı yıkım sonucu yeterli masa ve sandalye olmadığı için birçok öğrencinin şevkle kahvaltılarını yaparken yerde oturmaktan başka seçeneği kalmamıştı.

Çoğu dün öğleden sonra hiçbir şey yememişti ve gerçekten her an açlıktan ölecekmiş gibi hissediyorlardı.

Odanın içindeki atmosfer son derece kasvetliydi ve eğer elektrik ışığı hala yanıyor olmasaydı, muhtemelen birçok insan korkudan sinmekten kendini alamıyordu.  Bunu, pencereleri kaplayan ormanları ve dışarıda dolaşan korkunç yaratıkları döven yağmura ekleyin, kimse istenmeyen dikkatleri üzerine çekme korkusuyla çok yüksek sesle konuşmaya cesaret edemedi.