Kemal hala kuaförün kapısında genç kızın çıkmasını bekliyordu. Sıkıntıdan patlamak üzereydi. Daha fazla dayanamayacağını anlayan genç adam kuaförün kapısından içeriye girerken kapıdan çıkan kadına yol vermek için kenara çekilmiş ve içeriye girmişti. Kapı ardından kapanırken genç adam olduğu yerde donup kalmıştı. Az önce kapanan kapıdan hızla dışarıya çıkarken kendisine imalı bir şekilde gülümseyen genç kıza bakıyordu. Güneş kendisine kapıyı açan ama dönüp bakmayan genç adamın yanından geçerken onun kendisini ne zaman fark edeceğini merak ederek dışarıda bakışlarını kapıya dikerek Kemal'in geri dönmesini beklemişti. Kapıdan çıktığında ise kendisine yönelttiği bakışlarında ki şaşkınlık karşısında oldukça eğleniyordu.
"Küçük hanım!" Kemal'in dili tutulmuş bir şekilde kendisine bakması Güneş'i daha çok gülümsetmişti. Üzerinde ki beyaz elbise ile oldukça güzel görünüyordu. Ama onu asıl güzelleştiren parlak gözleriydi. İçinden patronuna acımaya başlamıştı. Bu kadar güzel bir karısı olduğu için ona imrenmenin yanı sıra resmen açıyordu.
Arabaya binen ikili konuşmuyordu. Güneş heyecanından elini nereye koyacağını şaşırsa da iç sesi bu kadar heyecanlandığı için kendisine kızıyordu. Kemal arada aynadan ona bakarken Güneş daha fazla dayanamayarak "Bir yorum yapmadın, sence nasıl oldum?" Kemal gülümseyerek genç kıza bakmıştı. "Oldukça güzel görünüyorsunuz, bu kadar hazırlık yapacağınızı bilmiyordum." Güneş acı bir şekilde tebessüm etmişti. Her zaman Doğu ile evleneceğini hayal ederdi. Şimdi hayali gerçek oluyordu ama bu şekilde evlenmek istememişti. O her zaman çiftlikte bir düğün hayal etmişti ama şimdi aynadaki görüntüsüne bakarak başını çevirmekten başka bir şey yapamıyordu.
"Bir daha evlenemeyebilirim, gelinlik olmasa da güzel görünmek istedim." Kemal genç kızın yüzünün değişimini görmüş ama bir şey dememişti. Güneş yeniden genç adama dönerek "Nikah kıyılırken fotoğrafımızı çekebilir misin? Ama bunu Doğu'nun fark etmesini istemiyorum. Elimde en azından bir hatıra olmasını istiyorum." Kemal onun isteği karşısında sessiz kalarak sadece başını sallamakla yetinmişti.
"Teşekkür ederim!"
Nikah, dairesinden içeriye girerken Kemal etrafa bakınıyordu. Doğu ile konuşarak onun gelin odalarından birinde beklediğini öğrenmiş ve o tarafa doğru genç kızı götürmeye başlamıştı. Güneş heyecanlıydı ama heyecanını belli etmemeye çalışıyordu. Bir kapı ağzında durduklarında Kemal genç kıza içeriye girmesini işaret ederken Güneş bakışlarını devirerek "Önce müsait olup olmadığına bakman gerekmiyor mu?" diye sormuştu. Kemal onun sözleri ile gülerken, "Bilmem farkında mısınız Güneş Hanım ama yaklaşık on dakika sonra evli olacaksınız." dedi. Onun sözleri ile Güneş yeniden ne durumda olduğunu algılamıştı. On dakika... On dakika sonra Doğu ile evli olacaktı. Tüm bedeni ürpermeye başladığı sırada Kemal odanın kapısını açarak genç kızı içeriye doğru yönlendirmişti. Doğu hazırlanmış tedirgin bir şekilde beklerken neyle karşılaşacağından habersizdi. Kapının açılması ile bakışları kapıya yöneldiğinde ise bir an nefes alamadığını hissetmiş ve kapıdan içeriye başı aşağıda bir şekilde giren genç kıza bakmıştı. Gözleri genç kızı baştan aşağıya doğru süzerken yutkunmadan edememişti. Güneş'in güzel olduğunu biliyordu ama karşısında beyazlar içindeki genç kız bir içim su olmuştu. Boğazını temizleyerek bakışlarını kendisine doğru kaldıran genç kıza "Güzel olmuşsun!" diye konuşurken içinden de 'Çok güzel olmuşsun!' diye geçirmeden edememişti. Karşısında ki kız bakışlarını kendisine dikerek gülümsemişti.
"Çok bekledin mi?"
Onun sorusu ile genç adam da gülümsemişti. "Hala vaktin var, emin misin evlenmek istediğine?" Güneş gelen soru karşısında gerilmişti. Ne cevap vereceğini biliyordu ama Doğu'nun bakışları onun cevabını vermesini engelliyordu. Sonunda arkasını dönerek bakışlarını genç adamdan kurtarmış ve "Geç kalıyoruz!" diyerek kapıyı açarak dışarıya çıkmak istemişti. Doğu genç kızın kolunu yakalayarak tekrar kendisine bakmasını sağladı. "Sen bilirsin!" diyerek genç kızın kolunu kendi koluna geçirmişti. Güneş'ten yayılan hanımeli kokusu genç adamı gafil avlamıştı. İyi hatırladığı ve çok sevdiği kokunun yanında ki genç kızdan yayılması Doğu'nun sınırlarını zorluyordu. Derin nefes alarak nikah masasına kolunda ki kız ile yürürken hala hayatının bu denli değiştiğine inanamıyordu. Yanında olan gelinin Güneş oldiğuna inanamıyordu. Güneş'in sandalyesini çekerek oturmasını sağladıktan sonra Doğu da yerine geçmişti. Kemal ve Şahin ikiliye gülümseyerek bakarken Güneş başını onlara çevirmeden nikah memurunu dinliyordu. Sonunda kendisine sorulan soruyu kısa bir duraksamanın ardından kabul eden genç kız Doğu'nun da cevap vermesinden sonra hayatını tamamıyla değiştiren imzayı atmıştı. Artk evli bir kadındı. Düşüncelere dalan genç kız memurun sözleri ile ayağa kalkarak kendisine uzatılan evlilik cüzdanını duraksayarak almıştı. Eline aldığı resmi belge ile Doğu'nun karısı olduğunu yeniden fark eden genç kız heyecandan bayılmak üzereydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Üzgünüm Sana Aşık Oldum!
RomanceBirlikte büyüyen Güneş ve Doğu'nun yıllar sonra yeniden bir araya gelerek hissettikleri aşkı keşfetmesiyle her şey değişiyor. Tam sekiz yıl sonra Doğu dedesinin ölümüyle doğduğu çiftliğe dönmüştür. Adı gibi etrafı ısıtan Güneş'in hala çiftlikte ka...