FİNAL

135K 5.9K 683
                                    


FİNAL

Genç kız arabadan indiğinde çiftliğin etrafında ki kalabalığa dikkat çekmişti. Kaşlarını çatarak eve doğru bakarken bu kadar insanın çiftlikte ne aradığını düşünürken birden aklına Asım beyin cenazesi gelmişti. Bunca insan kötü bir şey olmadan toplanmazdı. Korkuyla eve doğru koşmaya başladığı sırada aklıda sadece kocası vardı.

"Doğu, Doğu..." Sesi olabildiğince yüksek çıkıyor ve korkuyla evin kapısına doğru koşuyordu. Evin  kapısında beliren kocasını görünce duraksamıştı. Doğu karşısında gülümseyerek kollarını açmış karısını kollarının arasına davet ederken Güneş genç adamı baştan aşağıya süzmeye başlamıştı.

"Bir yere mi gidiyoruz Doğu?" Genç adam kolları açık bir şekilde karısına bakarken dudaklarını büzmüştü.

"Artık bana sarılsan, kollarım gerçekten yorulmaya başladı."

Güneş gülerek kocasının kollarına atılırken Doğu derin bir iç çekmişti.

"Bunca insanın burada ne işi var Doğu, kötü bir şey olmadı değil mi? Işık?"

Küçük çocuk aklına gelince hızla kocasının kollarından sıyrılmıştı. Tam da bu sırada çiftliğin arkasından koşarak gelen Işık "Anne!" diye genç kıza sarılırken Güneş küçük bir kahkaha atarak onu kaldırarak etrafında döndürdü. Kolları arasında ki bedeni sıktıkça içi rahatlıyordu. "Çok şükür iyisin..." Doğu homurdanınca genç kız geri çekilerek tepelerinde dikelen kocasına bakmıştı. O anda fark ettiği şeyle gözlerini iyice baymıştı.

"Siz neden bu şekilde giyindiniz, düğün falan mı var? Yoksa parti mi var?" diye sorduğunda küçük çocuk kıkırdamıştı.

"Anne çok komiksin..." Doğu şaşkın bakan karısına omuzlarını yukarıya kaldırarak gülümsemişti. Güneş'e elini uzatarak ondan bir tepki beklerken istediği tepki fazla uzun sürmemiş ve karısının elini avucunun içinde hissetmişti. Karısının elini tutarak onu eski odasına doğru götürürken oğulları da dahil onları kimse takip etmemişti.

"Doğu neler oluyor?"

"Biraz sabret karıcım sana sürprizim var."

"Ama..." Genç kızın sözleri odaya girdiklerinde yarım kalmıştı. Güneş yatağın üzerinde serili bir şekilde duran gelinliği görünce donup kalmıştı. Yutkunmadan edemeyen genç kız arkasını döndüğünde ise kocasını elinde kadife bir kutu ile tek dizinin üzerinde kendisine doğru aşkla bakarken görmüştü. Güneş şaşkınlıkla ne yapacağını bilemezken Doğu o anda bu ifade için her şeyi yapmaya değebileceğini düşünüyordu...

"Doğu, sen...."

"Şimdi sözümü kesmeden beni dinle... Biliyorum bunun için geç kaldım, çok zaman kaybettik ama artık sensiz boşa geçecek bir dakikam, bir saniyem bile yok. Güneş, karıcım, sevdiğim tek kadın... Artık senden ayrı kalmaya dayanamıyorum. Benimle evlenir misin? Bunca yıllık hasreti giderir misin?"

Güneş şaşkın bir şekilde gözünden akan yaşa engel olamazken ağlayarak kocasının boynuna sarılmıştı. Doğu da onunla aynı duyguları yaşıyordu. Kollarını karısının bedenine dolarken hala tek dizinin üzerinde olduğu için dengesini sağlamakta güçlük çekiyordu.

"Hayatım, sakatlanacağız, bu kabul ettiğin anlamına mı geliyor?"

"Evet, seni seviyorum, seninle ömrüm oldukça yaşlanmak istiyorum..."

İkili kahkaha atarak birbirinden ayrılırken Doğu muzip bir şekilde elindeki yüzüğü karısının parmağına takmıştı. Güneş kocasına bakarken Doğu gülümseyerek "Merak etme, bu sefer dört daire fiyatından daha ucuz bir yüzük aldım..." dediğinde Güneş mutluluğu herkese müjdeleyen bir kahkaha atmıştı. "Sen uslanmazsın Doğu, umarım doğru söylüyorsundur."

Üzgünüm Sana Aşık Oldum!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin