Onu Tanıyor Musun?

3.7K 212 12
                                    

Bu bölümdeki araba sahnesindeki bütün bilgileri kimseye sormadım hepsi benim bilgilerim. Ablamla arabayı kaçırmıştık da ben kullanıyordum sonra kaza yapıyordum hızım 100'dü... Bilgilerimi oradan biliyorum. Istek gelirse anlatabilirim.

Medyada GÜÇLER OKULU 3 tanıtım videosundan kesitler. Bu arada okuma, vote ve yorumlar bu aralar düştü. Sınavlardan dşye düşünüyorum ve sınav sonrası hepinizi bekliyorum.

"Emir... Bak emin misin çünkü ben en son kaza yapıyordum neredeyse."
"Çünkü o zaman ben yoktum. "
"Of Emir yaa!"
Araba kullanmaktan korkuyordum. Kaza yapmaktan... Daha önce neredeyse bir kediyi eziyordum. Korkudan frene basamamıştım ve babam el frenini çekmek zorunda kalmıştı. Daha sonra kuzenimle araba sürmeyi denemiştik. Onda da frene basmak yerine gaza bastığım için kuzenim Eda abla, bana korkudan küfürler sayarak el frenini çekmişti ve kafamı direksiyona vurup kaşımı kanatmıştım. O zamandan beri araba kullanmıyordum.
Bunu Emir'e anlatmıştım ama o hala tekrar yapabileceğimi düşünüyordu.
Ah, Allah'ım neden bana araba sürmeyi öğretmeyi teklif ettiğinde reddetmedimki?
Çünkü; ben hayır diyecektim ama Ilayda dirseğiyle karnıma vuruyor, Nisa beni Emir'e doğru ittiriyordu. Emir'e "Zeynep teklifini kabul ediyor. " derken bir yandan da kulağıma eğilip "Kabul et. Kabul et. Kabul et. Kabul et mal!" gibi şeyler söylemişlerdi ve gaza gelmiştim. O iki çatlağı öldüreceğim!
"Zeynep, bak şimdi bu çok kolay. Önce anahtarı bir kademe çevireceksin. "
Anahtarı çevirdim. Anlatmaya devam etti.
"Şu an araba çalıştı ama motor çalışmadı. Şimdi sol ayağınla devreaja, en soldaki basamağa bas. Sonuna kadar bas. "
Sonuna kadar devreaja bastım.
"Vitesi boşa al. "
Öne doğru itilmiş vitesi ortaya aldım ve sağa sola sallayarak boşa aldım.
"Şimdi anahtarı sonuna kadar çevir, ayağını devreajdan çekme ve motoru çalıştır. "
Anahtarı sonuna kadar çevirdim ve motor çalıştı. Araba motoru çalışırken biraz gürültü çıkardı ve koltuklar titredi. Korktum ve bir an yerimde sıçradım. Off! Yapamayacağım. Yapamayacağım ve rezil olacağım!
"Şimdi vitesi 1'e tak. "
Vitesi öne daha sonra sola ittirerek 1'e taktım.
"Ayağını gaza koy ama yavaş yavaş bastır. Gaza basarken bir yandan ayağını devreajdan çek. "
"O nasıl olacak?"
"Sen dediğimi yap. "
"Tamam..."
Emir'in dediğini yapmaya başladım. Motor sesi duyulmaya başlamıştı. Artık gaza basmaya başladığım için motor ses çıkarıyor, koltukları titretiyordu.
Motorun beni titremesine gerek yok, ben zaten korkuyorum şu an!
Araba hala hareket etmedi. Ayağımı biraz daha gaza bastım. Yine hareket etmedi. Biraz daha bastım. Biraz daha... Artık tamamen gaza basıyordum ama araba çalışmıyordu. Emir'e soran gözlerle baktım.
"Araba istop etti. Yine..." dediğinde içimden kendime küfürler saydım. Bu 17. istop edişim!
"Emir, bu 17. istop edişim..."
"Farkındayım. "
Kaşlarımı çatıp gözlerimi gözlerine diktim ama o dışarıya bakıyordu. Hiç bir şey söylemeden derin nefesler alarak ona bakmaya devam ettim. Bir kaç saniye sonra ona baktığımı fark edince, elini ben ne yaptım der gibi salladı. "Ne?"
"Sana ne kadar gıcık olduğumu hatırladım. " dedim.
Arabayı tekrar çalıştırdım ve bu sefer istop ettirmek yoktu benim için! Arabayı çalıştırınız gaza bastım. Fazla basmışım sinirden, fark edememiştim. Hızımın kaç olduğunu bile bilmiyordum sadece...çok hızlıydık.
Emir, "Zeynep sağa dön! Sağa dön!" diye kelimenin tam anlamıyla böğürüyordu.
Yolun sonuna gelmiştik ve önümde yan yana koyulmuş üç tane dev çöp konteynırı vardı. Emir'in dediğini yapıp hızlı hareketlerle direksiyonu sağa kırdım ve ana yola çıktım.
Emir'in söylediklerini geç anlıyordum ama erken harekete geçiyordum. Hatta yaptıklarımın bile farkına geç varıyordum. Sanırım tamamen reflekslerinde hareket etmiştim.
Emir bana frene bas diye bağırıyordu. Artık söylediklerini anlıyordum ama hareket edemiyordum. Donmuştum. Gözlerim, bakışlarım arabanın içinde sağa sola savrulan Emir ve yol arasında gidip geliyordu. Emir el frenini çekince kafamı direksiyona vurdum.
"Zeynep!" diye haykırınca kafamı kaldırdım.
"Bağırma mal!"
"Lan kafan!"
Dikiz aynasından kendime baktım. Kaşım kanıyordu. Ah, yine sağ kaşım!
Hışımla arabadan indim. O da indi. Kollarımı karnımda çarprazlayıp arabanın kaputuna oturdum.
"Sen ne yapıyorsun? Hızın 120 olmuştu!"
Kollarımı hışımla indirip ona döndüm. "Senin yüzünden!"
"Ben mi?"
"Evet!"
Öfkemi o da hissetmişti sanki... Bir şeyler anlamış gibiydi ve yüz ifadesi değişti. Biraz yumuşadı. "Bak, duygularımı yanlış ifade ettim; kızmak istememiştim. "
"Araba sürmeyi öğretme şeklin de duygularını anlatma şeklin kadar berbat!"
Güldü. "Duygularımı anlatma şeklimde şu ana kadar kaç kere hata gördünki?"
Tekrar kollarımı karnımda çarprazladım ve en ukala bakışlarımı takındım. Aynen onun gibi hafifçe güldüm. "Partide, daha tanıştığımız gün..."
"Ciddi misin? O gün ne oldu?"
"Hatırlamıyor musun? Beni tersledin. Dans ederken, iltifatlarıma alışma çünkü umrumda değilsin dedin. "
Tek kaşı havaya kalktı. "Sen hala o güne mi sinirlisin? HÂLA?"
"Hayır! Sinirli değilim. Ben... Örnek verdim!"
Kahkaha attı. "Cidden... Hala o aptal günü düşündüğüne inanamıyorum. "
Konuyu değiştirmek istiyordum. "Alo! Kaşım kanıyor!"
Dudak büzdü. "Ah Zeynep, umrumda değilsin."
Ensesinden tuttuğum gibi kafasını arabanın kaputuna doğru ittirdim ve sertçe vurdu. Yere yıkıldığında bir an öldürdüğümü sandım. Ama onunda kaşının kanadığını gördüm. Sanırım yere yıkılırken arabanın plakasına çarpmıştı. Madem ölmemiş o zaman sorun yok! Ben de arkamı döndüm ve sokakta yürümeye başladım. Gördüğüm ilk taksiye atladım ve bugün harçlığımı yeni almış olmama şükrettim.

Güçler Okulu 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin