18. bölüm: olaylı parti

25 2 0
                                    





Müzik:
Cem Adrian - Sen Benim Şarkılarımsım





Hoş geldiniz sevgili yârilerim!

Bu bölümü misafirlikte birbiriyle bütün akrabaların dedikodusunu yapan teyzelerin arasında yazıyorum. Bence kafamın hiç dağılmamasından dolayı beni tebrik etmelisiniz hahahaashs
Hevesle yazmayı beklediğim bir bölümdü, buyrunuz👀

Bu arada merak ettiğim bir şeyi sormak istiyorum. Kitaptaki en sevdiğiniz karakter kimdir acep?

İyi okumalarr💋






^^^






Meyra Atilla

Etraftaki çöpleri Efe ile beraber toparlarken bir yandan da Murat'ın bizi partiye davet ettiğini nasıl söyleyeceğimi düşünüyordum. Bira şişelerini çöp poşetine doldururken o da yerdeki kırıkları faraşla süpürüyordu.

"Efe.." diyerek giriş yaptım. Zaten dank diye söylersen çocuğun kalbine inebilir, acelemiz yok yavaş yavaş Meyracığım.. İç sesime ilk kez katılarak işime devam ettim. "Efendim Meyra?" dedi yeri süpürürken.

"Bir şey soracağım sana. Ama hemen kestirip atmak yok?" Yaptığı işi bırakıp bana döndü ve sorarcasına bakmaya başladı. "Ne o, kızacağım bir şey mi?"

Çöp poşetini bırakıp koltuğa oturdum. "Yani.. Daha önce seninle bu konu hakkında konuşmadığım için ne tepki vereceğini bilmiyorum desek daha doğru."

Gelip yanıma oturdu. "Dökül bakalım Meyra Hanım.." dedi alayla. Bu beni bir tık rahatlatırken konuya giriş yaptım. Yani yapmaya çalıştım.

"Efe.."

"Efendim Meyra?" dedi manipüle eden sesiyle. Hadi Meyra, yapabilirsin! En kötü ne olabilir?  Hep bunu dedikçe batmadık mı zaten iç ses?

Dolandıra dolandıra söylemektense birdenbire söylemek daha kolayıma geldiği için direkt yapıştırdım.

"Efe, Murat bizi bu akşamki doğum günü partisine davet ediyor. Aslında bir tek beni davet etmişti ama senin yanına gittiğimi öğrenince Efe de gelsin dedi. Ben aslında pek emin olamadım yani seninle gelmeye utandığımdan değil tabiki, daha annemin bile haberi yok ama önce senin haberin olsa daha iyi olur diye düşünd..."

"Meyra.." dedi şaşkınlıkla sözümü keserken. Ben nefes nefese kalırken devam etti. "Tamam sakin ol, bir nefes al." Eh sende be Meyra, vur dedik öldürdün be kızım!

"Kusura bakma ben kaptırdım gitti." Samimi bir şekilde gülümsedi. "Sorun yok." Cevap vermeyince "Ee bir şey demeyecek misin?" dedim. Hâlâ sessiz kalmaya devam ederken merakla ne diyeceğini bekliyordum. Yutkundu ilk başta. Sonra bana döndü tekrardan. "Gitmek istiyor musun?"

Kararsızlıkla başımı belli belirsiz salladım. "Yani bilemiyorum. Olabilir.. Ama henüz annemin de haberi yok."

Yine cevap vermedi, sessiz kaldı. "Ya Efe, sen Murat'ı hiç mi sevmiyorsun? Sonuçta onun bir suçu yok ki bu olayda. Bütün suçlular ebeveynler."

"Biz zamanında Murat ile çok yakın arkadaştık." diye giriş yaptı buruk bir tebessüm sunarak. "Babamızın aynı kişi olduğunu öğrenene kadar tabii.."

"Bu sizin için niye bir engel oldu?" dedim merakla.

Suratı düştü. "Annem çok üzüldü Meyra.. Bütün yaşama sevinci kayboldu. Ben, benim annem olan o enerjik, hayat dolu, canlı Elif'i göremedim o saatten sonra. Buna sebep olan da onun annesi Ayda ve baba demeye utandığım adam. Murat'ın buradaki suçu ise.. Benim yanımda durmaması. Hatanın kendi annesinde olduğunu kabullenmemesi. İşte biz o zaman koptuk."

AŞK EN NİHAYETİNDE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin