AŞK EN NİHAYETİNDE

32. bölüm: ''uzak durun benden.''

Müzik:
Yüzyüzeyken Konuşuruz - Ölsem Yeridir

Bölüm yazılma tarihi:
08.03.2023 Çarşamba

Hoş geldiniz dostlarım.

Bildiğiniz üzere artçı depremler devam ediyor. Bununla birlikte Hatay'da ve Adana'da da tekrar deprem oldu. Çok şükür ki ben Kocaeli'de yaşadığımdan depremden etkilenmiyorum. Ama bu burada da olmayacağı anlamına gelmiyor. Büyük İstanbul depreminden bahsediyorlar. O deprem olduğu anda ilk etkilenecek yerin Kocaeli olduğuna hepimiz hem fikiriz diye düşünüyorum. Bu sebeple ülkenin durumdan dolayı aşırı kötü vaziyetteyim. Ne bölüm yazasım var ne de kitap okuyasım. Öyle bir boşluktayım. Sadece daha fazla buraları boşlamamak için bölüme devam ediyorum.

Moralimin bozukluğunun yer yer bölüme yansıyacağını belirtmek isterim.. Kendinize çok dikkat edin, hepinizin çok güçlü insanlar olduğuna canı gönülden inanıyorum. Sizleri seviyorum.. İyi okumalar. 🖤

^^^

Efe Berent

Aldığım uzaklaştırma cezasının ilk akşamıydı. Cenk bizi aldıktan sonra Cenk'in öğrenci evine geçmiştik. Okuldan geldiğimden beri buradaydım, eve uğramamıştım. Annemin de uzaklaştırmadan haberi yoktu. Zaten olmamalıydı. Kadının psikoloji kötüydü, bir de buna üzülmemeliydi. Her sabah evden okula gidiyorum diye çıkıp Cenk'in evine gelirsem sorun yoktu.

Şuan mal mal oturuyorduk. Başka yaptığımız hiçbir şey yoktu. Umut ile Murat hâlâ gelmemişti. Önümüzdeki televizyondan playstation açıp, sehpaya da abur cuburları dizmiştik. Tabi bunları hazırlarken bende Berkay ile Cenk'e Meyra ile ilgili her şeyi anlatmıştım. Nasıl tanıştığımızı, onu ilk ne zaman gördüğümü, first date'imizi.. Her şeyi. Onlar ise adeta nakavt olmuş bir şekilde ne diyeceklerini bilemediler. Ben burada gelmiş derdimi anlatıyorum, heriflerin yaptıklarına bakın. Sadece akıl verecekler, onu bile beceremiyorlar. Ben bunlara boşuna kuzen diyordum.

"Ee oturacak mıyız böyle mal gibi? Konu falan açsanıza oğlum!" Uzun bir sessizlikten sonra Cenk'in sesi çıktığında Berkay'la beraber Cenk'e baktık. "Çok istiyorsan Meyra ile neden küstüğümüz konusunun üzerinden birdaha geçebilirim?" dedim.

Anında gözlerini devirdi. "Of bir sus sen de ya, sabahtan beri dır dır dır Meyra da Meyra. Başka bildiğin bir şey yok mu oğlum? Sikeceğim sizin aşkınızı da ızdırabınızı da!" Ardından Berkay hızlıca Cenk'e döndü. "Lan ben ne yaptım yavşak?! Çoğul kullanma şu cümleleri."

İşaret parmağını Berkay'a doğru salladı Cenk. "Senin Nazlı sevdanı da unutmadık haberin olsun. Beynimi sikiyordun Nazlı'yı anlata anlata. Çoğul kullanma diyor bir de!" Bu sefer göz deviren taraf Berkay olmuştu. Fakat.. Nazlı mı? Nazlı he?

Kafamı yavaşça Berkay'a doğru çevirdim halilişkonun babası edasıyla. "Nazlı kim Berkay? Beni aldatıyor musun sen?" dedim dudağımı büzerek. Bu Berkay'ın da bir götü kalkmıştı, hayırdır yani? Bana anlatmamalar falan? Ayrıca Nazlı da kimdi? Berkayımı kimse alamazdı elimden!

"Kardeşim o konuları hiç karıştırma tamam mı? Senin kirli defteri dökmeleyelim şimdi buralara." dedi Berkay Cenk'e hitaben. Ardından bana döndü. "Ne aldatması amına koyayım? Yokluğumda gay falan mı oldun?"

Güldüm dediğine. İyice sinirim bozulmuştu. "Kardeş biz sana anlatıyoruz sıçtığımız boka kadar yani. Anlatsaydın fena olmazdı hani?"

Elini havada salladı umursamazca. "Amaan boşver, boş bir mevzu zaten o yüzden anlatmadım." Kolundaki saatine baktı. "Lan nerede kaldı bunlar?"