Gülfem'den
Ben uyumak istiyorum demiştim değil mi ama hayat ne zaman yüzüme güldü ki?
Sorarım size a dostlar ben kime ne kötülük yapmışım?
Böyle sorunca aklımda bir sıralanmadı değil hani.
Korumanın beni görmesiyle kapılar açılıp ben girince geri kapandı.
Bütün bahçeye dizilmiş lüks arabalarla yer bulamayıp arabadan inerek yakınımda olan bir korumayı görünce "seni seçtim Pikachu park edecek yer bulamadım sen hallediver bali ve çok teşekkürlerimi sunarak ben kaçar " diyerek anahtarı ona atıp eve doğru yürümeye başladım.
Zili çalınca Zeynep'i korkmuş bir yüz ifadesiyle görünce kaşlarımı çattım.
"Ne oldu?" Diye sorunca hemen beni kolumdan çekip kapıyı kapattı.
"Abla içerisi karışık baba tarafın burada ve Lola ve Prens'i bahçeden içeri sıkmadıklar" diyince kaşlarım çatılırken "niye?" Diye sordum sert sesimle.
"Abla kızdırdılar tabi onlarda sadece seni dinledikleri için kimseyi kale almadılar" derin bir nefes alıp vererek "sonra tabi bunu kovalayınca buda hemen kaçtı tabi yanında bir kaç kişiyi de sürükledi"
"Prens yakaladı ve kolunu ısırdı tabi korumalar ikisine de sakinleştirici yaparak bayıltınca onu hastaneye götürdüler bir kaç kişi ve Babaanne de içeri girmelerini yasakladı"
"Ve köpek demeyin dedim ama kimse dinlemedi ve köpek diye bağırdılar ikisine de bende engel olamdın abla" diyerek gözlerinden yaş süzülmesiyle daha da siktim yumruklarımı.
Göz yaşlarını yavaşça silip "sen tasmalarını ve iki tane benim dolabımdan onlar için olan kalın battaniyeleri getirirmisin birde legende ılık sütle karıştırılmış kuru mama getirirmisin?" Dedim.
O beni onaylayıp giderken bende çantamı duvarın kenarına atıp mutfak kapısına doğru yürüdüm.
Biz okuldayken bir ara yağmur yağmıştı ve benim bebeklerim dışarda duruyorlardı.
Sinirle gözlerimi kapattığım sırada ikisininde acı ile karışık öfkeyle havladıklarını duydum.
Koşarak bahçe kapısına ulaşınca kapıyı açıp dışarı çıktım.
Hizmetçiler hızla kapıyı geri kapatırken sesi duyan bebeklerimde buraya doğru havlamaya ve koşmaya başladılar.
Ben korkmazdım onlardan eğer korkarsam daha kötüye giderdi herşey.
Yakınıma yaklaştıkça daha da çoğalıyordu havlamaları.
Dibime girince hemen yere oturup bağdaş kurup bacaklarıma vurdum.
Onlar acı acı havlayıp kafalarını dizlerime koyarak yatarken beni görebiliyorlar dı.
İkisinin gözlerinden yaş süzülmesiyle benimde göz yaşarım yavaşça süzüldü.
Kafalarını okşayıp öperken "özür dilerim bebeklerim size iyi bir anne olamadım ama herşeye rağmen bundan sonra daha iyi bir anne olmaya çalışacağım" dedim.
Kapının açılma sesiyle ikisinde ayağa firlarken kapı hızla tekrar kapanınca oraya baktım.
Zeynep elinde dediklerimle beklerken "Lola ve Prens lütfen sakin olun ve Zeynep onları getirip geri gitsin hadi bebeklerim lütfen" onlar geri aynı şekilde yatarken gözümden düşen yaşlara rağmen gülümseyip elimle ona gel dedim.
O kapıyı açıp yavaşça yanımıza eşyaları bırakıp hızla gitti.
"Ayağa kalkın da battaniyleri size saralım üşümüşsünüzdür" dedim nazik sesle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gülfem Arjin [TAMAMLANDI]
ActionBen kimim? Kim olduğumu bilmiyordum. Ama bir şey biliyordum ki ben burda kendi yaşam ateşimi söndürecektim. Benden ışık alıp yolunu görenleri yarı yolda bırakacaktım ama ben kimseyi yarı yolda bırakmak istemiyordum ondan son gücüme kadar devam edice...