MEDYA: Gülfem'in elbisesi, Saçı, Ayakkabısı ve O'nun aldığı bir hediye
Lütfen oy ve yorumlarınızı eksik etmeyerek bana destek olun
Çok sıkmakta istemiyorum bu konu hakkında ama lütfen bana yardımcı olun sonuçta bu tek benim kitabım değil bütün okuyucalarla birlikte benim kitabım.
Beraber geliştirecek, beraber büyüyecek ve büyük adımlar atıcağız.
Bölüme geçelim çok konuştum yine pardon😁
İyi okumalar....
Gülfem'den
Biraz heyecan yaratmak istediğim için 5 dk merdivenlerin başında bekledim.
Baran'ın "hadi Gülfem" diye seslendiğini duyunca artık aşağı inmem gerektiğini anladım.
Aşağı inerken sesleri kulağıma gelmeye başladı
Dilan "birazdan gelir kontrol ediyordur unuttuğunuz birşey varmı diye sanki bilmiyorsunuz huyunu?"
Dila "evet gelir birazdan biz çıkarken oda çıkıyordu zaten"
Topuklu ayakkabımın sesiyle hepsi merdivenlere dönünce gülümseyip inmeye devam ettim.
Baran ve diğerleri ilk bakıp önlerine döndükten hemen sonra kafalarına denk eden şeyle hızla tekrar bana baktılar.
Efe (hayvanların orada veterinerlik yapan) "ama olmaz ki böyle 10 tane güzel leydiye nasıl yetişelim biz erkekler"
Nagihan (Efe'nin sözlüsü) Efe'nin karnına dirseğini geçirip "benim sinirlerimi bozma Efe biz 10 kişiysek siz de 10 kişisiniz biz ne yapalım?"
Dila "gerçekten he biz nasıl başa çıkacaz o kadar kızın bakışlarına ve sözlerine?"
Baran merdiven başına gelerek önümde eğilip referans yaparak elimi öptü.
Kalkınca elimi tutarak çıkışa doğru yürütmeye başladı bir yandan da onlarla konuşuyordu.
"Ben sizi bilmem ama beni kimsenin korumasına gerek yok çünkü benim gönlüm birisine sonsuza kadar mühürlü o yüzden ben sadece bu akşam o kadar kişinin içinde herkesin odak noktası olacak kızın güzelliğiyle nasıl başa çıkacağımı düşünüyorum"
Arkadan ıslık sesi ve alkış sesi gelince kafamı bunlar olmamış dermişcesine sallayıp Baran'ın açtığı kapıdan teşekkür ederek çıktım.
Kapının önünde farklı yerlere dizilmiş olan arabalardan Baran'ın arabasına bindim.
(Arabaları 10 tane düşünün ve grili siyahlı olan jip Baran'ın arabası)
Arkamızdan da onlarda arabalara binince tam 10 lüks siyah spor araba arka arkaya dizilmiş olarak yola çıktık.
Şehirden çıkarken etrafa göz gezdirirken bir yandan da Baran'a soru soruyordum "her yerde korumalar var değil mi?"
"Evet güvenlik hat sâfada yani sorun yok"
"Tamam birşey demedim say" diyerek ona dönüp izlemeye başladım.
Benim izlediğimi fark edince sırıtıp"ne oldu yakışıklılığım gözlerini mi aldı?"
Gözlerimi devirip "evet ne oldu sanki benim güzelliğim aklını başından almamış gibi konuşma"
Kendime de pay çıkartmam onun hoşuna gitmiş olacak ki kıkırdayıp "evet Vaham aklımı başımdan aldı ama başka kimsenin almasını istemem"
"Bende istemem senin yakışıklılığının başkalarının gözünü almasını" kafasını sırıtarak sağa sola sallayıp yola odaklandı.
Düşüncelerime arabanın durmasıyla ara verip Haldun abinin kapımı açmasıyla da aşağı inip kimse fark etmeden gülümseyip teşekkür ettim sessizce.
Hafif bir baş hareketiyle beni onaylayıp kapımı kapatarak Baran'ın indiği şoför koltuğuna geçerek arabayı çalıştırdı.
O giderken bizimkilerde yanımıza gelince herkes erkeklerin kollarına girip içeri girmeye başladılar.
Efe Nagihan ile, Ilgaz Yasmin ile, Deniz Irmak ile, Ege Naz ile, Okan Rabia ile Selim Gökçe ile, Atalay Dilan ile, Feza Azra ile, İlhan Dila ile girerken son olarakta biz girip merdivenlerden inmeye başladık.
Salon da olan kalabalık bizi izlerken magazinciler fotoğraflarımızı çekiyordu.
Merdivenin sonunda bekleyen her bir garson masaya kadar eşlik ediyordu.
Bizi bekleyen garson da biz inince bize sahneye yakın herkesi görecek bir masaya götürdü.
İstediğimiz birşey olup olmadığını sorunca ikimizde alkolsüz kokteyl istedik.
Garson onaylayarak giderken üstümde olan gözleri hissediyordum ama onlara bakmadan sadece sahneye bakıyordum.
Baran'ın bana doğru eğilip "sana yiyecekmiş gibi bakmaları hoşuma gitmiyor" dediğinde bende aynı şekilde onun duyabileceği kadar eğilip"eşitiz sonuçta kızlarda aynı şekilde bakıyor ondan lütfen ikimizde sakın kalalım ve bu geceyi geçirmeye bakalım"
Somurtarak önüne dönünce gülerek kafamı iki yana sallayıp garsonun getirdiği kokteyliden bir yudum alıp dans edenleri izlemeye başladığım sırada önümde bir el fark edince elin sahibine baktım.
Baran elini uzatmış ayakta dikiliyordu ona bakıp ne oldu anlamında göz kırpınca göz devirip elimi tutarak "seni dansa kaldırıyorum ne var yani?"
Kıskançlık başa belaydı kardeşim.
Niye mi? Diye sorduğunuzu duyar gibiyim çünkü arkadaş benim onun olduğumu gösteriyor yani hem beni hemde kendini bu dertten kurtarıyor.
Onunla dans ederken bizim ikimizi cemiyetten tanıyanlar, üvey aile ve sevgili olduğumuzu bilenler dışında herkes bize merakla ve imrenerek bakıyordu.
Dans bitince Baran masaya geçerken bende sahne kenarına geçip yardım eden görevliler ile sahneye çıkarak mikrofonu elime aldım.
"Beni dinleyebilirmisiniz?" Benim konuşmamla sesler kesilip herkesin dikkatini bana verdiğini anladığım zaman gülümseyip konuşmaya başladım.
"Nasıl söylenir pek bilemiyorum yani hiç bir zaman böyle bir olay başıma gelmedi yani" bilmiyorum anlamında hızlıca dudaklarımı büzüp tekrar düzeltip devam ettim.
"Bir hafta önce hastanede karıştığımı öğrendim tabi hemen test yapıldı çıkan sonuçlarla birlikte gerçek ailemi buldum ve şimdiki ailem yani üvey ailem de kendi öz kızlarına kavuştular size kendim yapmak istedim açıklamayı çünkü yalan yanlış haberlerin yayılmasını istemiyorum"
Biraz durup nefes aldıktan sonra daha fazla bekletmek için "öz ailem sizinde tanıdığınız isimlerden GİZ ailesi" dememle bir uğultu oldu.
"Evet şimdi öz ve üvey ailem vede karıştığım kızı sahneye davet ediyorum..."
Bölüm Sonu
Baya bir aradan sonra sonunda
Evet artık sakalanan herşey yavaş yavaş meydana dökülmeye başlanacak gibi
Bölüm hakkında düşüncelerinizi buraya yazabilirsiniz
Sevgiyle kalmanız dileğiyle 🤗
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gülfem Arjin [TAMAMLANDI]
حركة (أكشن)Ben kimim? Kim olduğumu bilmiyordum. Ama bir şey biliyordum ki ben burda kendi yaşam ateşimi söndürecektim. Benden ışık alıp yolunu görenleri yarı yolda bırakacaktım ama ben kimseyi yarı yolda bırakmak istemiyordum ondan son gücüme kadar devam edice...