39.BÖLÜM CENAZE

517 30 3
                                    


1991

/Yazarın Anlatımıyla/

İnsan oğlu sabrına göre sınanır. Ne kadar sabredersen o kadar çetin olur sınavın.

Esma'da sabırlıydı. O yüzden çetin olmuştu sınavı. Elbette her gecenin bir sabahı vardı. Her zorluğun ardıda ferahlıktı.

Bu hayatta neyi çok istersen o senin sınavındır derler. Ayselin sınavı Cemilin sevgisiydi. Esmanın sınavıda mutlu olamamaktı.

Babası son kez evinden uğurlanacaktı bu gün. Bu Cemilin son gidişiydi. Şimdi herkes ona son görevini yapacaktı.

Tahir sabah Esmayı görmeye gitmek istesede gidememişti. Babası , Cemilin cenaze işleriyle ilgilenmesini istemişti ondan. İstemeyerekte olsa kabul etti.

Aklı Esmadayken gerekli işlemleri halletmişti. Umuyorduki Esması dünkü halinden iyi olsun.

Esma , Seher ve Asuman abdestlerini aldı. Üzerlerini giyinip yan eve gitmek için evden çıktılar.

Esma tedirgindi. Şadan dün ki gibi olay çıkartırmıydı acaba. Şadan olay çıkarsa da Esma sessiz kalmaya söz verdi. Son defa dedi.

Evin önü şimdiden kalabalıklaşmıştı. Selayı duyan herkes gelmişti. Bazıları sanki cenazeye değil sırf dedikodu malzemesi toplamaya gelmişti.

Esmanın gelmesiyle de fısıltılar başladı.  Yaptıkları resmen ölüye saygısızlıktı.

Gül ve annesi de o fısıltıyla Esmayı çekiştirenlerin içindeydi. Ağıza alınmayacak , bu ortama uymayacak nice kelimeler söylüyorlardı.

Esmanın duymasını istemeyen fısılyılarıyla , arada kınayıcı bakışları birbirine çok zıttı.

Asuman Gülünde içinde olduğu gruba sert bir bakış attı. Herkesin açığını arayanın , herkesten daha çok açığı olurmuş. İşte bunlarda öyle insanlardı.

Esma duyduklarına kulaklarını tıkadı.  İnsanlarla münakaşa etmenin ne yeriydi nede zamanı.

Sadece bir tane sözde takıldı. O da Gül'ün söylediğiydi.  "Adam kahrından öldü. Böyle bir kızı olan elbette intihar eder" demişti.Esma gerçeği biliyordu bilmesine ama yinede canı yandı.

Gülde biliyordu gerçeği yinede Esmayı yaralamak için eline fırsat geçmişti. Esma'ya hıncı o kadar büyüktü ki. Eline fırsat geçse öldürecek kadar nefret ediyordu ondan.

Esma yavaş adımlarla eve doğru ilerledi. Teyzesi perişan bir halde babasının tabutu başındaydı. Esma tepki vermesinden korkuyordu. Haklıda olsa.

Şadan Esmayı gördü. Esma'ya baktı uzun süre. Sonra Esma'nın tabutun yanına gelişini izledi. Hiç tepki vermedi.

Esma tam yanına geldiğinde herkesi şok edecek bir şey yaptı. Kollarını açtı , ansızın Esmaya sarıldı.

Herkes gibi Esma'da şoktaydı. Teyzesinin her türlü tepkisini bekliyordu ama bunu değil. Şadan o kadar içten sarılmıştı ki yeğenine neredeyse Esmanın kemiklerini kıracaktı. Esma ise bu duruma tepkisizdi. 

Ne itiklemişti , nede karşılık vermişti. Sadece elleri iki yanında sarılmasına izin vermişti.

Şadan hıçkırarak "özür dilerim Esma. Sana ve annene ne yaptıysam hepsi için özür dilerim. Kabul etmesende , beni yanında istemesende haklısın" dedi.

Esma bir anda bu kadar değişen teyzesine hayret etti. Babasının evi ona bıraktığını duymuş ve o yüzden yine oyun mu oynuyordu. Bir oyunu daha kaldıracak takati kalmamıştı.

AYRILIK TRENİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin