[Tamamlandı] Avustralya prensesi Roséanne ve Joseon Hanedanlığı'nın yegâne kralı Jungkook'un büyüleyici aşk hikâyesi...
♛RoséKook♛
THE PIRATE PRINCESS Kitabının II.kitabıdır.
🥇#1- Chaegguk '06.20223'
🥇#1- Rosekook '05.2...
Lütfen oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınız. ✨🌙
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
☘
1 yıl sonra;"Kasım1773"
Kral Jungkook'un hükümdar olarak yaptığı ilk işlerden biri çok daha huzurlu olduğuna inandığı ilkelere göre uygun bir yer olan Hanyang'ı yeniden başkent yapmıştı. Şehir merkezini, sarayı, mabedi, yolları ve pazarları inşa ettirmişti. Hanyang, Kore Yarımadasının merkezinde bulunmaktaydı ve aynı zamanda Han Nehri aracılığıyla ticareti mümkün hâle getirdiğinden başkent olarak en iyi yer halini almıştı.
Kral, zekasını ve dürüstlüğünü kanıtlayacağına inandığı politikalarla ülkeyi yönetmeye başlamıştı. Hükümdar olarak yaptığı diğer işlerden biri de hükûmetin üst kademelerindeki kişilerin sürdükleri sefayı ve özel ordular üzerindeki soylular yönetimini durdurmak olmuştu. Bağımsız kuvvetlerin haklarını elinden alarak olası isyan ve ayaklanmaları önlemek amacıyla fiilen dağıtarak güçlerini azaltmış ve ulusal ordunun sayısını etkili bir biçimde arttırmıştı. Kendi kurduğu yasaları uygulayarak ülke yönetiminden sorumlu bakanlığın bizzat krala rapor verdiği merkezi bir sistem oluşturmuştu.
Kral Jungkook, kraliyet otoritesini istikrarlı hâle getirip, ülke temelini tahta geçmesinden kısa bir süre sonra çok daha sağlamlaştırmayı başarmıştı. Âdeta kral olarak doğduğunu herkese göstermeye ant içmiş gibi bir ruh halindeydi. Taşıdığı kan damarlarında kaynarken, durmayı bir dakika bile düşünmemişti. Hissettiği şey kesinlikle hırs değildi. Aksine ülkesine bağlı bir kralın yerine getirmesi gereken vazifelerini bütün benliği ile yönetmekten gurur duymuş ve elinden ne geliyorsa fazlasını yapmaya gayret etmişti. Tek amacı ülkesini en iyi şekilde yönetebilmek, halkının huzur ve refah içinde yaşamasını sağlayabilmek olan kral, ülkenin desteğini aldığı için her geçen gün daha da güçlendiğini hissetmişti.
Kral Jungkook, bütün bu düzenlemelerinin ve ülke yönetiminin dışında Japon Korsanlarını temizlemek adına sefere çıkmış ve bu seferden yaklaşık altı ay sonra zaferle dönmüştü. Bunun sonucunda Joseon sarayına teslim olan korsan lordu, Joseon Kralı Jungkook'u tanıyıp ona itaat etmişti. Japon korsanlarının istilalarını bastırma rolüyle halkın sevgisini her yaptığı işte olduğu gibi kazanmış ve onu daha çok benimsemesini sağlamıştı. Halkın inancına göre, Kral Jungkook tahta geçtiğinden beri mahsulleri iki katına çıkmış, yağmur bereketiyle yağmayı sürdürmüştü. Bu sebeple halk arasında başa gelen en iyi hükümdar olarak anılmaya başlanmıştı. Halkının saygısı, duaları ve övgüleriyle huzur bulan Jungkook hükümdarlığı ve yerine getirmesi gereken vazifelerini layıkıyla yerine getirmeye devam etmişti.
Ülke problemlerinin yanı sıra, özel hayatında da mutluluğu gayet güzel bir şekilde devam ettiren kral Jungkook, güzel kraliçesi Roséanne ile arasında ki bağı daha da kuvvetlendirmişti. Ana kraliçenin, zevcesi Roséanne üzerindeki baskılarına son vermeyi başarmıştı. Krallık işleriyle yeterince meşguliyet kazanan Jungkook, kraliçesi Roséanne sayesinde kendini hiç olmadığı kadar huzur içinde hissediyordu. Japon istilasını baskırmak amacıyla çıktığı seferden altı ay boyunca dönemeyen kral, kraliçenin hasretiyle yanıp kavrulsa da, vazifesini bitirip aşık olduğu kadına kavuşmanın hayâliyle gün sayıyordu.
