14| İftira

688 70 381
                                    

Medya: Serkan ve Kumsal ❤️

Şarkı: Pinhani - Bilir O Beni 🥹

'Kim daha yorgun, kim daha üzgün
Bilir o beni, bilir o beni, bilir o beni'

Radyoda çalan eski şarkıların güzel melodisi zihnimi dinlendirirken gözlerimi birkaç saniyeliğine kapatıp dinlenmeye çalıştım. Bütün gün ekrana ya da küçük puntolu yazılara bakmak gözlerimi yeteri kadar yoruyorken bir de kalbimi yoran biri vardı. O da yetmezmiş gibi Kumsal bazen çok konuşuyor ve ister istemez beni yoruyordu.

Kumsal'ı seviyordum aslında. Kötü biri değil aksine epey tatlı bir kızdı. Çok konuşması bile ona yakışıyordu. Yüzünüzü güldürebilecek kadar neşeli, sıcacık bir tebessümü vardı. Mavi gözleri hayatı sevdiğini gösterircesine ışıldıyordu. Bu işe girdiği için çok mutluydu ve fark ettiğim diğer bir şeyse Serkan'a olan minnettarlığıydı. İşe girmesinde Serkan'ın epey yardımı dokunmuştu ve Kumsal da bunu unutamıyor olmalıydı. Tabii tek neden bu muydu emin değildim. Aralarında başka bir şey olabilirdi.

Düşünmemeye çalıştım çünkü beni ilgilendirmezdi. İlgilendirmemeliydi daha doğrusu. Serkan'ı lisedeyken de başka kızlarla görmüştüm, alışmış olmalıydım.

Radyodan tanıdık bir şarkının melodisi kulağıma dolduğunda kapalı gözlerim aralandı çünkü bulduğum huzur bir anda yok oluvermişti.

Bazı şarkılar çok güzel olsa da bir bıçak kadar keskin olabiliyordu.

"Boğazında düğümlenen hıçkırık olayım,
Unutma beni, unutama beni..."

Elimin buz tuttuğunu hissettim. Bu şarkıyı aralıksız dinlediğim günler epey uzaktaydı ama sanki her gün dinliyormuşum gibi tüylerim ürpermişti. Lisenin bitmesiyle bir daha dinlemediğim şarkı kulağıma dolarken işime odaklanmaya çalıştım ama zihnim kendini geçmişin önüne attığından bunu yapamıyordum.

"Bu şarkıyı çok seviyorum," dedi birden Kumsal. "Çok hüzünlü bir şarkı olsa da beni mutlu hissettiriyor. Sanırım melodisi yüzünden."

"Ben bu şarkıda mutlu hissettirebilecek hiçbir şey göremiyorum," dedim derin bir nefes alırken. Nefes boğazımda takılı kalmış gibi hissediyordum.

"Bu şarkı..." Birden onun sesi duyuldu. Elinde evraklarla bizim masaya doğru ilerlerken kaşları çatılmıştı.

"Sen de mi bu şarkıyı hüzünlü buluyorsun yoksa?" diye sordu Kumsal.

Serkan elindeki dosyayı Kumsal'ın masasının önüne bırakırken yanaklarını şişirdi. "Lisedeyken çok duyuyordum bu şarkıyı. Sözleri hep aklımdadır."

Bakışlarımı masaya çevirdim ve daha önce incelediğim bir dosyayı tekrardan açtım çünkü bu şarkıyı ona duyuran kişi bendim. Kulağına fısıldayan, sınıfta ve koridorda açan o kız bendim. Benim o kız olduğumdan bir haber bu şarkıyı ezberlemişti.

"Şarkı çok derin bence. Sanırım sürekli dinleyen kişi de aşk acısı çekiyordu. Bir süre sonra sadece şarkı olmaktan çıktı benim için. Her duyduğumda şarkının anlatmak istediklerini düşünüp durmaya başladım. Hatta bir keresinde rüyamda biri bu şarkıyı kulağıma mırıldanıyordu. Belki rüyadır belki de gerçektir bilmiyorum ama uyandığımda üzerimde bir şal vardı."

Serkan'a bakmak istedim çünkü geçmişten bilmediğim bir şeyler söylüyordu ve ben onun yüzünü de görmek istiyordum. Yine de bütün gücümle önümdeki dosyaya bakmaya çalıştım.

Unutama BeniHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin