Unutama Beni

45| Final

Medya: Serkan ve Hilal 🫶🏻

Şarkılar: Taylor Swift - You're Losing Me
Taylor Swift - Champagne Problems

"Her sabah gözlerimde fırtınalarla ters ters baktım sana.
Öldüğünden bihaber olduğun birini sevdiğini nasıl söyleyebilirsin?"

"Hazırsan gidelim'
Hiçbir zaman hazır değildim, o yüzden senin gidişini izledim.
Bazen cevabını bilemezsin işte,
Biri dizlerinin üzerine çöküp sana sorana dek..."

Son kez iyi okumalar 🥹💞

⏳

Serkan;

Hilal'le olan ilişkimiz her zaman gerginlik doluydu ama bunu bir şekilde aşabileceğimize de her zaman inanmıştım. Onu görmediğim, farkına bile varmadığım çok an vardı ve ben bu anlar için gerçekten de çok pişmandım. Onu göremediğim her an için kendimi suçluyordum ama o zamana gidebilmem de mümkün değildi.

Hilal küçük bir kız çocuğu gibi bana uzaktan uzağa küsmüş ve bütün öfkesiyle bu haline bürünmüştü. Onu suçlamıyordum ama bu kadar öfkeyi de hak ettiğimi düşünmüyordum. Elimden geleni yapıyordum ama her hareketimde bakışları daha da kırgınlık doluyordu sanki. Kendimi geri plana atmış, onun görmek istediği adam olabilmek için çabalamıştım ama hiçbir hareketim Hilal'i mutlu etmemişti.

Bir karar vermemiz gerekiyordu ben de ona asıl beni göstermeyi seçmiştim. Hilal'in tereddüt dolu bakışlarını ve bana kapalı kalbini görebiliyordum ama bana o minik ışık yetmişti. Gözlerindeki sönmeye yakın o minik parıltı çabalamamın en büyük kaynağıydı.

Ve şimdi ne kendimi ne de onu kandırıyordum. Tamamen Serkan Yılmaz olmuştum ve Hilal de bu halimi seviyor gibiydi. Havaların ısınmasıyla beraber Hilal'le yürüyüşlere çıkıyor, sahilde rüzgarın eşliğinde koşturuyorduk. Bazen onu gıcık edip sataşıyor bazen de onun bana kızmasına izin veriyordum.

Artık her şey iyiydi, bunu hissediyordum.

Ve hissettiğim başka bir şey daha vardı.

O anın cidden geldiğini hissediyordum.

İdil ve Asrın'la bu konu hakkında birçok kez konuşmuştum. İkisi de aynı fikirdeydi, henüz bunu yapmam için çok kırılgan bir ilişkimiz olduğundan eminlerdi ama ben onlara katılmıyordum.

Hilal'le her şey ilk defa bu kadar yolunda giderken ona evlenme teklifi edecektim.

Bundan sonra karamsar düşüncelere, kötü olaylara yer yoktu. Artık sadece ikimiz vardık ve mutlu huzurlu bir hayat...

Her şeyin en iyi şekilde olmasını istediğim için nasıl bir evlenme teklifi etmem gerektiğini baya bir süredir düşünüyordum. Hilal'in beni düşünceli gördüğünün farkındaydım ama ne o bana neyim olduğunu sormuştu ne de ben bir şey çaktırmıştım. İdil çok konuşsa bile bütün ustalığıyla Hilal'in ağzını aramış, bana önemli bilgiler vermişti.

Eh malum onlar da evleneceklerdi.

"Bugünkü buluşmanız nasıldı?" diye sordum İdil'e. Sırf turuncu diye saçma salak karışımlı bir kokteyl içiyordu ve halinden kokteyli gram beğenmediği belli oluyordu. İnat olduğu için beğenmese de hepsini içecekti, biliyordum.

"Hilal artık benden nefret ediyor olabilir. O kadar uzun konuşup darladım ki evlilik konusunda artık oflayıp durdu kız. Benden gizli Twitter hesabı açmış ve benden yakınıyor olabilir şu an."