Bölüm 7: Sen Benim Düşümsün

200 13 12
                                    

Uzun bir aradan sonra merhaba! Berbat geçen sekizinci sınıfın ardından, sonunda LGS ve ortaokul bittiii!!!
(War is over)

Bundan sonra daha sık bölüm gelecek elbette. Oylarınızı ve satır arası yorumlarınızı bekliyorum! Seviliyorsunuz <3

~

Bir adam var düşümde, tam dokunacakken uyandırıldığım.
Bir adam, sonumuzun ne olacağını hiç öğrenemediğim.
Düşümde bir adam var, benim mi bilemediğim.
Bir adam var diyorum, düşünüp, düşümden ayrı kaldığım.

Adam - Sibel Alaş 


Öncelikle söylemek isterim ki; ben bir geri zekalıyım. Aptal kafam, eski karımı şirkete çağırmanın dünyanın en saçma fikri olduğunu bana söylemedi.

Sen gel, milyon dolarlık şirketin CEO'su ol, ama eski karını şirkete çağırmamayı akıl edeme. Sen sanki akıl ettin, iç ses.

Pınar'la bir filmdeymişiz gibi bakışmaya devam ederken, aklıma bin tane yalan gelmişti.

"Sevgili Pınar, Esra benim kardeşim."

"Sevgili Pınar, Esra benim kuzenim."

"Sevgili Pınar, biz Esra'yla evliyiz ama bunu herkesten saklıyoruz."

Sonuncusu pek de yalan sayılmazdı, sadece şimdiyle geçmişi karıştırmaktı. Ama elbette bunu kullanmayacaksın çünkü senin soyadın Korfalı, Erten değil.

"Pınar, şimdi şöyle ki..." diye başladım cümleye. "Esra'yla ben, okuldan arkadaşız."

Pınar'ın kaşları havaya kalktı. "Ama bildiğim kadarıyla siz yazılım mühendisliği okudunuz ama Esra-"

"Üniversisteden değil Pınar, liseden." Yoo, ilkokuldan. Öyle mi diyeyim iç ses?

"O kadar eski mi?" Diye sordu şaşkınlıkla.

"Aynı sınıfa denk geldik, arkadaş olduk. Sonra da kopmadık." He kopmadınız.

"Peki... Neden sakladınız arkadaşınız olduğunu?" Dedi çekinerek. Şu an, beni sorguya çekiyormuş gibiydi evet ama merakını da anlayabiliyordum.

"Ona iltimas geçtiğim düşünülmesin diye," dediğimde dikleştim. "Esra buraya kendi hakkıyla girdi, sadece onun girişine engel olmadım ben. Feraye ve Çağla onu puanlarken bunu bilmiyordu. Hâlâ bilmiyorlar. Ama Esra pazarlama için en yüksek puanı alan 2 stajyerden biri oldu."

Açıklamam, onu tatmin etmiş görünüyordu.

Kendimi sanki çok gururlu bir iş yapmış gibi hissediyordum; Esra'yı savunmak, onun başarısından bahsetmek kendimi iyi hissetmeme sebep olmuştu. Genelde Esra'yla ilgili şeyler benim için gurur kaynağı olmuştur.

Örneğin; Esra'nın lisede müzikal seçmelerine katılıp başrol olması ben de, "Ben çok yetenekli bir kıza âşığım." Deme isteği yaratmıştı.

Esra dünya klasiklerini okumaya başladığında, anneme saatlerce Esra'nın ne kadar güzel kitaplar okuduğunu, ne kadar kültürlü olduğunu anlatmıştım ve annemi Esra'yı sevmeye ikna etmeye çalışmıştım. Tabii ki işe yaramadı.

Sen Beni Güzel Hatırla | Esra & OzanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin