Bölüm 40: Sen Sarhoşu

41 5 11
                                    

Bir tek iki kişi, sen ve yıldız!
Bu gece tek işim unutana kadar içmek.

Bırak, sadece gözlerini benle,
Konuşmak için uyanmayı bekle.

Rüyalarım izlerinle dolu,
Dans ediyor ve izliyorum onu;
Bütün gece içip dağıtalım,
Geçmişimizi unutalım.

Sen ve Yıldız
Mavi

İçki sanırım beni biraz... çarpmıştı.

Çok mu içmiştim ne? "Yooo," dedim kendi soruma cevap vererek, çok içmedim be.

"Ne?" Esra'm, ne güzeldi yine. Yanımda duruyordu barda, eli omzumda mı neydi?

Allah Allah. Beni tutuyor mu?

"Esra'm?" Dedim gülümseyerek.

Derin bir nefes aldı. "Efendim canım?" Dedi. Ya senin canım diyen ağzını yerim...

"Canın mıyım gerçekten?" Dedim dirseğimi bara, yüzümü de elime yaslayarak. 32 diş sırıtıyordum.

"İçki biraz çarptı mı seni sanki?" Dedi gözlerini kısarak.

"Yoo," dedim elime içki bardağını alarak. "Çok değil," derken birkaç yudum aldım. Bardağı ağzımdan uzaklaştırıp elimle ne kadar az içtiğimi gösterdim. "Bu kadarcık."

Kaşlarını kaldırdı. "Yaa, belli." Dedi başını sallayarak.

Başını sallarken çok güzeldi, her zaman çok güzeldi. Gülmeye başladım, ne güzeldi hayat.
Ellerimi yüzüme kapattım ve barın üzerine koydum başımı gülerken.

"Yapma yapma," dedi Esra başımı bardan uzaklaştırmaya çalışarak. "Kirlidir oralar."

Başımı iki yana salladım ama sözünü de dinleyerek doğruldum. Neden? Çünkü ben uslu bir çocuktum.

Güldüm. "Ben," dedim ama gülmemi durduramadan devam ettim. "Ben çok usluyum."

Gülmeye devam ettim. "Öylesin," dedi Esra da gülerek.

"Ya," dedim gülüşünün güzelliğine bakarak. "Sen nasıl bir şeysin ya..."

Esra bana gülümseyerek bar taburesine oturdu ve oradan bana bakmaya başladı. Elini çenesine koydu, beni izlermiş gibi bir hâli vardı.

"Nasıl bir şeyim Ozan?" Diye sordu gözlerime bakarak.

Ama sen böyle sorarsan olmaz ki ya... haksızlık.

"Çok güzel bir şeysin," dedim. Sonra durdum ve yere baktım ama hemen yeniden gözlerine baktım ve gülmeye başladım. "Ama öyle böyle değil, bayağı güzel bir şeysin."

Kendisi de benim gibi gülmeye başlayınca ben daha çok güldüm. Esra gülüyor, ben gülüyorum, hayat ne güzel gidiyor...

"Sen," dedim elimi tezgahın üstüne vurarak. "Sen bana çok kötü şeyler yapıyorsun."

Gözlerini kısarak bana yaklaştı. "Mesela?" Dedi kısık sesle.

Sen Beni Güzel Hatırla | Esra & OzanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin