Bölüm 39: Bir Şarkı Gibi

36 6 11
                                    

Beyaz kuşlar taşırlar gönlümü aydınlığa
Seninle kaynaşınca...

Durgun göllerde bir çiçek
Be bir at gibi dört nala,
Uçsuz bucaksız denizde seninle kaynaşınca...

Issız çöllerde bir nefes,
Kanatlanır rüzgarlarım
Bilinmezin eşiğinde seninle kaynaşınca...

Nilüfer
Yeni Türkü

"Ozan," Başımda duyduğum ses, yüzümü okşayan eller... hafifçe göz kapaklarımdan içeri giren güneş ışığı. "Sevgilim, uyan."

Gözlerimi araladığımda yüzüme sürtünen saçlarını da fark ettim. İster istemez gülümsedim.

"Esra'm," diye mırıldandım. "Günaydın."

Gözlerim hâlâ yarı kapalıydı. "Sana da günaydın da kalk artık," dedi. "Hadi!"

İstemeyerek gözlerimi tamamen açtım, Esra üzerime eğildiği yerden çekilmiş ve yanıma oturmuştu. Ben de zar zor doğrulup oturdum.

Her tarafım kum olmuştu. Üstümdeki kumları silkelemeye çalıştım ama pek başarılı değildim çünkü rüzgarlı hava sürekli yeni kum yapıştırıyordu üzerime.

"Kendimi denize atacağım şimdi temizlenmek için," dedim. "Temmuzun ortasında bu rüzgar normal mi Allah aşkına?"

Esra gülerek ayağa kalktı. "Şapşal," dedi. "Duşa da girebiliriz."

Gülerek ayağa kalktım. Esra'nın üstü benim kadar kirli değildi. "Sen ne yaptın beni uyandırmadan önce gittin denize falan mı girdin?" Dedim onu kolumun altına alıp yürümeye başlarken.

"Ben senin kollarının arasında uyudum," dedi omzundaki elimi tutarak. "Seni siper olarak kullandım."

Saçlarının kokusunu içime çekerek öptüm. "Ben memnunum," dedim. "İstediğin zaman beni siper olarak kullanabilirsin."

Gülerek bana daha çok sokuldu. Oda sahile yakın olduğu için hemen gelmiştik zaten.

"Ben hemen girip çıkacağım duşa," dedim. "Sen girecek misin?"

Başını salladı. "Gireceğim ama benimki daha uzun sürer, önce sen gir." Dedi.

"Tamam." Dedim ve banyoya girdim. Tişörtümü ve pantolonumu bu kadar kirliyken ne yapacağımı bilmiyordum, yani... İstanbul'a kadar bu kumla götürmeyecektim herhalde.

Odaya koydukları kirli sepetinin içine koydum, belki odayı temizlemek için geldiklerinde alıp yıkarlardı.

Hızlıca duşa girdim, nerede uyursam uyuyayım yanımda Esra varken gayet rahat ve derin uyuyordum. Onun yanında huzurlu, güvende hissediyordum.

Çocukluğumdan beri böyle bu, daha küçücük bir çocukken onun yanında nasıl mutlu olduğumu, ne diyeceğimi bilemediğimi hatırlıyorum.

O zamanlara dönmeyi de istemiyor değilim, ne kadar masum ve güzeldik, hiçbir acı yokken. Çok temiz ve saf duygulardı o zaman ona karşı hissettiklerim.

Hâlâ öyleydi ama yine de onu üzmüştüm, duygularım hiç değişmemişti ama onun canını yaktıktan sonra duygularım önemli miydi?

17 Nisan 2009

Gözlüğümü düzelttim. Eko Abi'nin isteğiyle birkaç gündür hasta olan Esra'ya bakmaya gelmiştim, tabii henüz eve girememiştim çünkü Esra'nın kapıyı açmasını bekliyordum.

Sen Beni Güzel Hatırla | Esra & OzanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin