Bölüm 18: "Sen Her Şeyden"

256 17 21
                                    

Beni bir kere öp, çünkü uzun bir gece geçirdiğimi biliyorsun.
Beni iki kere öp, çünkü her şey düzelecek.
Üç kere öp, çünkü hayatım boyunca bunu bekledim!

Paper Rings
Taylor Swift


İçim içimi yiyordu, yaptığım en büyük hatayı yapmışım gibi hissediyordum ki sanırım öyleydi.


Olay tazeyken ve içimde bir vicdan azabı varken bunu yapmam o an için daha doğru gibi gelmişti ama zaman geçtikçe anlıyordum ne kadar saçma ve yanlış bir karar olduğunu.

Kendi kendime vicdan yapmıştım, kızın duygularını hiç fark etmeyerek ve karşılık vermeyerek yeterince kırmıştım kalbini. Bir de onun hiç tanımadığı birine söylemek istememiştim.

Nasıl bir his olduğunu biliyordum, tanımadığın insanların senin duygularını bilmesinin, hem de karşılıksız olduğu için acıyarak ya da alay ederken bakmasının.

Esra bunları yapmazdı, ikisini de yapmazdı ama böyle bir şeyin bilindiğini bilince ister istemez herkesin bakışının altında başka bir anlam olduğuna inanıyordu insan.

Lisedeyken Esra'ya olan hislerim bütün okula yayılmıştı ve ne kadar onur kırıcı bir şey olduğunu kelimelerle anlatmak mümkün değildi.

O anları hatırlamak bile canımı yakıyordu, utandırıyordu.


28 Ocak 2008

Adımlarım binadan içeri girdi. Soğuktu, hem de çok. Üstümdeki siyah mont, eldivenlerim ve berem soğuğu engellemiyordu.

Sırtımdaki çantanın ağırlığı beni eskisi gibi etkilemiyordu, lise birden beri aynı çantayı kullanıyordum ve dokuzuncu sınıfta taşımak ölüm gibi olsa da, şimdi, on birinci sınıfta yokmuş gibi hissettiriyordu.

Seri adımlarla sınıfa doğru ilerledim. Kimseye bakmadım, kimseyi görmedim.

Sınıfın kapalı kapısını açıp girdiğimde bütün gözler beni buldu ama bu sefer, normalde sınıfa giren birine baktıklarından daha uzun süre baktılar.

Girer girmez oluşan sessizliği önemsememeye çalıştım çünkü garip bir ortam vardı.

Ben cam kenarındaki, en önden bir sıra arkadaki sırama geçene kadar garip sessizlik ve bakışlar sürdü ve ben kendimi rahatsız hissettim.

Oturdum ve gerginlikle parmaklarımla sırada ritim tutmaya başladım. Yavaş yavaş üstümden ayrılan bakışlar ve tekrar başlayan konuşmalar rahatlayıp bir nefes vermeme sebep oldu.

Camdan dışarıyı, okula gelenleri izlemeye başladım.

"Ozan, abi!" Sesle irkilerek sağıma döndüm. Emir, en yakın arkadaşlarımdan biri, yanımdaydı.

"Günaydın." Dedim, düz ama kısık bir sesle.

"Ne günaydını oğlum, duymadın mı?" Dedi anlamadığım bir telaşla.

Başımı çatık kaşlarla iki yana salladım. "Ne oldu ki?" Dedim omzumu indirip kaldırarak.

Emir derin bir nefes verdi. "Bak-" diye anlatmaya başlayacağı sırada kapı sertçe açıldı ve bu sefer herkesten sesten dolayı oraya baktı.

Sen Beni Güzel Hatırla | Esra & OzanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin