45-

170 17 3
                                    

" Hakime Hanım , çocuğun lafına bakarak karar veremezsiniz! Tuğçe bizi üç sene önce terkedip gitti. Ben kızımla tek başıma kaldım. Benim kızım küvezde kaldı günlerce. Üç senedir neredeydi? Ada biraz büyüyünce annesini istediği zaman ben ona ne söyleyeceğimi bilemedim. Şimdi gelmiş kızımı benden almaya çalışıyor."

Hakime ayağa kalktı. Cevap vermeden çıkıp gitmişti. Ada'ya baktım. Yaşlı gözlerle bana bakıyordu. Yanına gidip sıkıca sarıldım.

" Merak etme, ben seni hiç bırakmayacağım kızım. Ama şimdi annenle gitmen gerekiyor."

Tuğçe , Ada'nın ağlamasına aldırış etmeden onu kucağına alıp duruşma salonundan çıktı. Biz de onların arkasından yürüyorduk. Tuğçe arkasını dönüp bize baktı.

" Mahkemenin belirlediği günlerde gelip görebilirsin Ada'yı ama bu kadın yanında olmayacak. "

**

Eve geldiğimizde her yer Ada kokuyordu. Şimdiden çok özlemiştim onu. Üç sene sonra karşıma çıkıp utanmadan kızımı elimden almıştı. Ben onun için senelerce ağlarken o yaşıyordu. Gidip eski sevgilisiyle evlenip bir de çocuk doğurmuştu. Ona çok güzel annelik yapıyordu sanırım bir tek Ada ona fazla gelmişti.

" Kuzey, üzülme artık. Haftada iki gün görebileceksin Ada'yı. " dedi Yağmur elindeki çay fincanını orta sehpaya koyarken.

" Merak etme tekrardan alacağım Ada'yı oradan. "

Yağmur'u kendime çekip sıkıca sarıldım.

**

Tuğçe -

" Anneciğim, neden böyle yapıyorsun? "

Ada kaç gündür doğru düzgün yemek yemiyordu. Bu duruma sinirlensem  de bir şey demiyordum.

" Bu evin kuralları  var ve sen de uymak zorundasın. Baban seni çok şımartmış.Artık ben varım. "

Elimdeki pilav dolu kaşığı  zorla Ada'nın ağzına soktum. Ağlasa da sızlasa da yiyecekti. Umut elimi tutup beni durdurdu.

" Tuğçe,  yeter artık. Bırak,  acıkınca  yer."

İnat etmiştim,  yiyecekti. Zorla tabaktaki pilavı Ada'ya  yedirdim. Ağlıyordu.

" Doydum, yediyme  daha."

Yemekten sonra Ada odasına gidip uyumuştu.

" Tuğçe, bak onu alıştığı  düzenden  koparamazsın. Bırak babasıyla  yaşasın, istediğin  zaman gidip görürsün."

Sinirlenip odadan çıktım.

**

Aradan bir kaç hafta geçmişti  ama Ada hâlâ  yemek yemiyordu. Mecburen zorla yediriyordum. Her akşam  ağlayarak yemek yiyip uyuyordu.

Ege koşarak  yanıma geldiğinde  ağlıyordu. Yüzünde tırnak  izi vardı.

" Ne oldu anneciğim? Ada mı yaptı?"

Kafa sallayıp Ada'yı gösterdi. Ada bana bakıp ağlamaya  başladı.

" O benim saçımı  çekti."

Ada'nın  yanına  gidip kucağıma  aldım.Ona çok sert davranıyordum  farkındaydım  ama elimde değildi.

" Kardeşine  zarar verdiğin için cezalısın. "

**

Gece Umut'un  sesine uyanmıştım. Telaşla bana sesleniyordu. Yataktan çıkıp sesin geldiği  yere koştum.

" Ege? "

Odaya girdiğimde Ada, Umut'un  kucağında yatıyordu. Gidip  yüzüne  dokundum, ateşi vardı ayrıca  el tırnakları  mosmordu.

" Hastaneye gitmeliyiz Tuğçe,  çocuk  çok kötü. "

Kalbimdeki  YaraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin