7-

809 49 1
                                    

" Sen ciddi misin? Yani şu an abimle aynı evde yaşıyorsunuz, doğru mu? "

Tuğçe omzuma vurup güldü. " Evet. Kuzey'in bir arkadaşı evi satın aldı. Yeni ev bulana kadar sizin evde kalacağım."

Abim için mutlu olmuştum. Tuğçe'nin hâlâ haberi yoktu abimin onu sevdiğinden. Umut onu geçen sene terketmişti. Hem de Tuğçe'nin en yakın arkadaşıyla aldatmıştı onu. Şimdi Umut ve Ceyda nişanlıydı, olan Tuğçe'ye olmuştu. Her gece ağlayarak uyuyordu, her gece o adamı düşünüyordu.

Düşüncelerimden sıyrılıp kafeye giren kişiye baktım. Tuna Hanım gelmişti. Yanında İrem de vardı. Bana doğru yürüdüklerinde gözümün ucuyla Tuğçe'ye baktım o da gözlerini kısmış İrem'e bakıyordu.

" Selamlar! " Tuna Hanım selam verip cam kenarındaki boş masaya oturdu İrem'i de çekiştirerek. Yüzüme bir gülümseme yerleştirip yanlarına gittim.

" Hoşgeldiniz, ben hemen masanıza garson yönlendiriyorum. " İrem eliyle masadaki tuzluğu ittirdi. Tuzluk tam düşecekken tuttum. Buraya beni sinir etmeye gelmişlerdi. Ben tam onları uyaracakken Tuna Hanım göremediğim birine el sallamaya başladı. Arkamı döndüğümde Kerem'i gördüm.

Direk yanımdan geçip İrem'in yanındaki sandalyeye oturdu. Sonra bana döndü. Uzunca yüzüne baktım. Yakışıklıydı, gülerken gözleri kısılıyordu. Dudağının tam kenarında gamzesi vardı.

" Gidip menü getirsene, ne bakıyorsun? " Kerem'in sesiyle kendime gelip yanlarından ayrıldım. Bana böyle davranmaya hakkı yoktu. Ben ona ne yapmıştım ki?

" Cansu, onların masasıyla sen ilgilen. Benim biraz hava almam gerekiyor. " Onun cevap vermesini beklemeden kafeden çıktım. Aslan arabanın içinde oturmuş bekliyordu. Beni görünce yanıma geldi.

" Mila, ne bu yüzünün hâli? Kerem Bey sana bir şey mi dedi? " Aslan'a sarıldım. Ağlamak istemiyordum.

" Ben onlara kötü bir şey yapmadım. En yakın arkadaşım bile bana düşman oldu ama sesimi çıkarmadım. Ben bu insanlara ne yaptım Aslan? "

Aslan sesini çıkarmadı. Sonra beni itti. Arkamdaki bir noktaya bakıyordu. Arkamı döndüğümde Kerem'in bizi izlediğini gördüm. Öfkeyle bakıyordu bana. Yanlış anlamıştı.

" Aslan, sen burada bekle. Mila, sen benimle geliyorsun. " Kolumdan tutup arabaya bindirdi beni. Kapımı kapatıp kendi de sürücü koltuğuna oturdu. " Yanlış anladın."

" Kes sesini! Ben göreceğimi gördüm Mila. Dua et babam duymasın bunu. "

Bir süre arabada oturduk. İkimizde sessizdik. Kendimi toparlayıp ona döndüm. " Bana neden bu kadar kötü davranıyorsun? Biz evlendik. Abimi o davadan kurtarmak için seninle evlendim, bunu unutma. Ben boşanmak istiyorum."

Kolumu sıkıca tutup kendine çekti. Canım acısa da dik durup gözlerinin içine baktım. Yeteri kadar üzülüp kırılmıştım zaten. " Boşanmayı aklından bile geçirme. Boşanırsak abini hapse attırmak için her şeyi yaparım. Senin daha benden çekeceğin var Mila Argun! "

**

" Serkan, Asu'ya neden böyle davranıyorsun? Kız staj görüyor. Senin gibi bir sürü eğitim almadı ki lütfen onunla olan konuşmalarına dikkat et. " Serkan kafa sallayıp işine döndü. Bir süredir Asu çok üzgündü. Sebebi Serkan'ın onu sürekli azarlamasıydı. Pek hoşlanmıyordu Serkan ondan. Birlikte yemek yaptıklarında eli ayağına dolanıyordu Asu'nun.

Kerem'i düşündüm. Bir kaç haftadır bana o kadar değişik davranıyordu ki.. Annesine karşı bile savunuyordu beni. Tuna Hanım dün üzerime yürümüştü. Cinayet falan bir şeyler gevelemişti ağzında ama Kerem araya girip annesini susturdu. Artık üzmüyordu beni. Ve garip olan şeyse sanırım aşık oluyordum.

Kalbimdeki  YaraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin