54.Bölüm: İyileşiyoruz

4.6K 257 33
                                    


Keyifli okumalar. Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın. ❤️

Bu arada bölüm adı bulamayınca önceki bölümden (ç)aldım. Çaktırmayın djgfpfpsj





Mesleğim dolayısıyla çalışırken içim kararıyordu. Özellikle büyük davalarda. Bu yüzden çalıştığım ortamı fazla renkli seçmemiştim. Koyu tonlardaydı oda. Masamın üstü boş sayılırdı, genellikle çalışırken dağıttığım için oldukça az eşya koyuyordum. Şimdi de bilgisayarım açıktı bir de her şeyi yazdığım not defterim. Annemlerle yaptığımız kahvaltıdan sonra telefon gelmişti ve odaya geçip çalışmaya başlamıştım. Dik durmaktan yaram ağrıyınca geri yaslandım. Artık iyileşiyordum. Hafif ağrılar haricinde iyiydim.

Gözlüklerimi biraz aşağı indirip gözlerimi rahatlatmak amacıyla oda da gezdirdim. Bir yandan da telefonumdan bakıyordum gerekli dosyalara. Uygun gördüğüm yerleri not alıp kafama da yazıyordum. İşimi hep ciddiyetle yapardım. Olması gereken buydu. Eğer aramasalardı şuan içeride sohbet ediyor olacaktım. Doğruyu söylemek gerekirse ne kadar içerideki insanlar sevdiklerim de olsa çalışmak iyi gelmişti. Bu durum iki saat kadar devam etti artık dikişlerim biz buradayız demeye başladığında her şeyi kapatıp odadan çıktım.

Boynumu ovarken salondan gelen sesleri dinlemeye başladım. Bir konu hakkında tartışıyorlardı. Seslerden duyduğum kadarıyla Zeynep, Zeliha, Özlem ve Özgür de gelmişti. Kapıya geldiğimde Nazlı'nın kardeşi Buse'yi de gördüm. Bir de Sedef teyze ve Batuhan amca vardı. Kahvaltı ederken annem, babam, Nermin teyze ve Osman amca vardı.

"Sohbetiniz bol olsun gençler. "

Açık kızıl saçlarından tanımıştım Buse'yi. Nazlı gibi olmasa da kızıldı. Tek fark benim Nazlı yarim kıpkırmızı saçlara sahipti. Hiç konuşmamasını garipsediğim Buse bana dönünce kızarmış gözleri dikkatimi çekti. Koyu göz altları buna eşlik ederken şaşırdım ve açıkçası kendimden utandım. Bıcır bıcır kızı bu hale getirdiğim için.

"Gel kız buraya uğur böceği." yerinden fırlayıp hızlıca bana yapışırken dişlerimi sıktım. "Yavaş hayvan. Yaralı bir insanım ben." Evet üzülmem buraya kadardı. Parmak ucuna yükselip burnunu boynuma dayamıştı.

"Salaklığın yüzünden olduysa bana ne. " acımadan kafasına vurdum. "Gebertirim çocuk seni, düzgün konuş." biraz daha izin verip ensesinden tuttum ve kendimden ayırdım. "Yeter şimdi çekil bakıyım."

"Abla sen normale dönmüşsün herkes niye arkandan üzülüyor ki."

Ondan biraz uzaklaşırken kafamı iki yana salladım. "Tuğçe'nin nerede ne diyeceğini bilmeyen çenesini değil ablanın düşünerek konuşmasını örnek al canım benim."

Diğerlerine hoş geldiniz diyerek Zeynep ve Zeliha'nın ortasına oturdum. Arkama minder koyarak biraz geri yaslandım. Elim dikişlerime gitti. Zorlanmamış olduklarını umdum. Bana bakan Zeynep'in yanağını okşadım. Yüzünde herhangi bir iz yoktu. Vücudu da rahat görünüyordu. Sadece yanağına dokununca gerilmişti.

"İyi misin?"

"Evet sen nasılsın." saçını kulağının arkasına koyup gülümsedim.

"İyiyim."

Sesli bir boğaz temizlemesi duyunca gözlerim Buse'ye kaydı. Saçlarını trip atar gibi savurdu. Bende Zeynep'i kendime çektim ve sarıldım. Ağzı şaşkınlıkla açılınca bir de Zeliha'yı aldım kolumun altına. İşaret parmağıyla kendini gösterdi. Tek kardeşimiz olmaya alışmıştı kıskançlık yapması normaldi. Ve bir de beni sinir etmek için abartıyordu.

"Bana, bana bihterine!" kahkaha atmamak için dudağımı ısırdım bu sırada telefonum çaldı. Bilinmeyen numaraydı. Aramayı cevaplarken ayağa kalktım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 13, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Savcı Hanım (Güçlü Kadınlar Serisi - 1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin