Medya: Kağan ve Asya (Temsili)
Bu sefer oldu gibi 😅
Bu karakterler içime gerçekten sindi. Sizin içinize sinmediyse kafanızdaki karakterlerle devam edebilirsiniz. Çok karakter kullanmasam da kafanızda oluşması için attım.
Uzun süredir Asya'ya uyacak birini arıyordum. 2 kişi arasında kaldım bu daha iyi gibi geldi. Yüzü daha sert duruyor, boyu saçı derken sanki tam Asya gibi oldu.
Kağan kitabı yazmaya başladığımdan beri kafamda bu karakterle bağdaştı. O da fiziksel olarak aynı gibi.
Neyse yine de söylüyorum hoşunuza gitmezse kafanızdaki karakterlerle devam edebilirsiniz. Asya'nın saçı falan değiştiği için kullandım. Kafanızda daha iyi otursun diye. ❤️Keyifli okumalar... ❤️
Asya GÖKTEN:
Açılan kapı ikimizi ayırırken girene baktım. Beni şaşırtmayacak şekilde Sude'ydi. Şaşırdık mı? HAYIR!
Anlamadığım amacıydı. Gerçekten ne yapmaya çalıştığı konusunda en ufak fikrim yoktu. Ne yani kapıyı açıp girince ne olacak? Gerizekalı bu kız!
"Pardon telefonumu unutmuşum."
O içeri girip telefonunu alıp çıkarken söyleniyordum. O dışarı çıktığındaysa aklıma Sude girmeden ne halde olduğumuz geldi. Biz... Has...
Vücudumdaki bütün kanın yüzümde toplandığına emin olduktan sonra ne yapacağımı bilemeden öyle ayakta durdum.
"Asya?"
"Çıkmam lazım..."
Onu dinlemedem dışarı çıkacakken kolumdan tuttu.
"Güzelim?"
"Şey-şeydi hah iş işim vardı benim. Sen şey yap bende şeyi şey yapayım." kolumdaki eli yüzüme çıktı.
"Neyi ney yapacaksın?"
"Şey işte şey." sonra ellerini tuttum ve indirdim. "Sen yaralı halinle ne yapıyorsun öyle yat şuraya."
"Asya?"
"Sus Kağan! Sen yat ben hemşire çağırayım baksın bi."
"İyiyim ben sen bana bakar mısın?"
"Yat şu yatağa. Ben şey edecem."
Onun cevap vermesine izin vermeden çıktığımda ellerim yanaklarımı buldu. Kafamı kapının yanındaki duvara yasladım.
Biz biz onunla. Neredeyse. Öpüşecektik. Yuh artık. Ne yapacaktık ya! Off!
Hızımı alamadan kafamı duvara vurduğumda elim ağrıyan alnımı buldu. Ben katıksız bir malım ya!
Geçerken beni gören ve ne yaptığımı anlamaya çalışan hemşireyi görünce kendime çeki düzen verdim. Kağan'ın odasını göstererek konuştum.
"Kontrol amaçlı bir hemşire tercihen erkek gelebilir mi acaba?" kibarca gülümsedi.
"Tabii hemen gönderiyorum. Zaten pansuman için gelecektim. Ama bir arkadaşı gönderirim. Siz içeri geçip hastaya yardımcı olabilirsiniz." ne olursa olsun kadın istemiyordum. Tamam biraz kıskanç olabilirdim.
Kafa salladım demin hızla çıktığım odaya girdiğimde düşünceli halde oturan Kağan'ı gördüm. Yavaşça yanına yaklaştım.
"Şimdi sorun sende değil bende falan mı diyeyim? " kafasını kaldırdı ve bana anlamazca baktı.
"Ne alaka?"
"Ya bak biz yani aramızdaki şey garip farkındasın dimi?-" hızla sözümü kesti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Savcı Hanım (Güçlü Kadınlar Serisi - 1)
Fiksi UmumAşkın sizi nerede bulacağını bilemezsiniz. O da bilmiyordu bilemezdi. Yine aynı sıradan gün dediğinde o günün aslında son sıradan günü olduğunu bilmiyordu. Aşkın ne kadar güzel, deli ve inatçı olduğunu bilmediği gibi. Vatan aşkıyla yanıp tutuşan ko...