Biraz geç geldi kusura bakmayın. Bu hafta proje ödevi yaptım bir yandan da derslerdeki eksiklerimi kapatmaya çalışırken bölüm yazmak için zaman ayırmak zor oluyor. Aynı zamanda dava süreciyle ilgili araştırmalar yapmam gerektiği için de gecikiyor. Eğer bu konularda hatam varsa affola, benim de kaynağım internet ve doğru bilgi bulmak zor. Yine de size olabildiğince doğru bilgi vermek için uğraşıyorum. Kendinize dikkat edin. Keyifli okumalar. 🖤
Her olayın bir nedeni vardır. Hayat sebep sonuçlardan meydana gelir.
'O Adam' deyince geçmişte yaşadığı acıları hatırlayan insanlar irkilir. Kimsenin adını bile bilmediği bu adam hayatlarında öyle yaralar açmıştır ki kapanmaz. Ne olursa olsun.
Asya Savcı olmuş bir insandı. Mesleğini yapması için psikolojisinin düzgün olması lazım çünkü öyle şeyler görüyor ki mesleği bırakası bile geliyor.
İnsanlar çok garip. Kimi çok başarılı olurken kimi manyağın teki olup çıkıyor. Halbuki herkes anne karnından tertemiz çıkıyor. Peki bu neden? Herkesin bildiği gibi hayat şartları. Zorlu şartlar.
O Adam da kötü bir geçmiş yaşamıştı. Çok kötü ama bu yaptıklarını değiştirmiyordu.
Yakalandığında hücreye atılıp yıllardır görevli birkaç kişi haricinde kimseyi görmemişti. Bu onun hastalıklı beyninde en ufak bir değişiklik yaramamış aksine iyice delirmişti.
Adliyedeki olaylardan bir hafta önce başladı gülmeye ilk geldiği zamanki gibi. O günden sonra tek bir cümle çıktı ağzından.
"Gülümseler çok yakında solacak, az kaldı çok az..."
Manyak olduğu kadar zekiydi çok zekiydi. Tek kaldığı hücrede bile günleri takip etmiş bu zamanı bilmişti.
Ne zamanıydı bu? İnsanların zorla kazandığı mutluluğu alma zamanı...
Yıllar önce
Sabah kalan çocuk elini yüzünü yıkayıp mutfağa geçti. Yine annesinin kardeşinin başını okşadığını görünce içi kıskançlık ve kinle doldu. Sandalyeye oturmadan küçük kızın saçını hayli can acıtacak şekilde çekti. Kafasına sert bir darbe yese de umursamadı.
...
Annesinin arkadaşı gelmişti. İşe gidecek olan kadın çocuklarını bir arkadaşına batırıyordu. Ama bakıcı kadın da 'o adam' kadar sorunluydu.
Onu dövüp vücuduna bakardı. Sadece bakardı. Dikkatle, insanı çılgına çevirecek şekilde...
Uzun zaman bu devam etti. O adam daha küçük bir çocukken kendinden nefret etti. Bakılan vücudunun kirli olduğuna inandı. O pis kadının gözleri de pisti çünkü.
Ama sonra bir şey fark etti. Asla kardeşine bunu yapmıyordu. Neden? O pisken kardeşi neden temizdi? Bu düşünceyle kadınlara düşman oldu. Tabii bunun yanında yediği dayaklar, zaman zaman taciz boyutuna ulaşacak olaylar da etkiliydi.
...
İlk kurbanı 17 yaşında oldu. Asla kimseye tecavüz etmedi ama daha kötüsünü yaptı. Zihinlerine bunu yapmış gibi hissiyat verdi.
Şerefi bulduğunda 23 yaşındaydı. 2 şerefsiz resmen tencere kapak misali olmuştu. Şeref bile onun gerçek adını bilmiyordu. Bilse geçmişini öğrenirdi. Acırdı belki veya bütün gizli anılarını bilirdi. Karşısında o manyak adam olmaz, trajedi yaşamış biri olurdu. Eğer tanınan ve çokça düşmanı olan birisiyseniz insanlar zayıf noktalarınızı arar. Bulduklarında sizi avuçları içine alır. Buna izin vermemek için kimseye adını dahi söylemedi. Herkes onu 'o adam' olarak bildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Savcı Hanım (Güçlü Kadınlar Serisi - 1)
Ficción GeneralAşkın sizi nerede bulacağını bilemezsiniz. O da bilmiyordu bilemezdi. Yine aynı sıradan gün dediğinde o günün aslında son sıradan günü olduğunu bilmiyordu. Aşkın ne kadar güzel, deli ve inatçı olduğunu bilmediği gibi. Vatan aşkıyla yanıp tutuşan ko...
