Bol bol yorum yapmayı ve beğenmeyi unutmayın ateş parçalarım 🔥
While Your Lips Are Still Red - Nightwish
Belki Bir Gün Özlersin - Emre Aydın
October & April - The Rasmus
Geri Dön - Sezen Aksu
Tükeneceğiz - Sezen Aksu
Kül - Cem Adrian
Beni Boş Yere Yorma - Gripin
ÖZEL BÖLÜM: ATEŞ ALANGUVA
15 Ekim 1998 İstanbul ALANGUVA TESİSLERİ
Küçük çocuk hızlı hızlı koşturuyordu tesisin labirente benzeyen koridorlarında. Yine kaybolmuştu, buraya her geldiğinde annesinin yanından ayrılıyor ve her seferinde kayboluyordu.
Etrafta bir sürü çalışan vardı, birinden yardım istese onu hemen babasının yanına götüreceğini biliyordu ama Ateş babasının nasihatlerini dinlemeyi hiç sevmiyordu.
Bir alt kata daha indiğinde buraya daha önce hiç gelmediğini fark etti, gittikçe sessiz yerlere geçiş yapıyordu ama bu çocuğu korkutmadı.
Beyaz ışıkla aydınlatılmış koridorda, çok yeni olmayan spor ayakkabısıyla yürüyordu. Annesi Ateş'e hep en iyi şeyleri alıyordu ama Ateş bu kadar çok yeni şeyi gereksiz buluyordu. Sabah spor ayakkabısını Pusat'ın ayakkabılarıyla değiştirmişti. Pusat'ın onun kadar çok eşyası olmadığını biliyordu. Ayağındaki ayakkabılar da güzeldi ama Pusat'ın ayakkabısı ona biraz büyük geliyordu.
Hızlı hızlı yürürken gördüğü aralık kapıyla durdu Ateş. İçeride beyaz önlüklü iki kişi vardı ve bir de kadın uzanıyordu.
"Bu üçüncü ve son doz, birazcık halsizlik yapabilir. Birkaç saat uyuyabilirsin, bana kalırsa bu gece kalman daha iyi olur." dedi orta yaşlarındaki kadın.
Ahu kocası onun yokluğunu fark etmeden eve gitmeliydi, zaten Aylin'i de yalnız bırakmak zorunda kalmıştı. İçine yayılan huzursuzlukla yutkundu, "Yok, kendime geldiğimde gideyim ben."
"Peki biz yan odada olacağız, bir ihtiyacın olursa seslenmen yeterli." dedi kadının yanındaki beyaz gömlekli adam da.
Odadan çıktılar ama Ateş'in olduğu kapıdan değil, içerideki kapıdan farklı bir odaya geçmişlerdi. Ateş de aralık kapıdan içeri girdi ve yatakta yatan kadını inceledi. Ela gözlü, koyu saçlı çok güzel bir kadındı ve karnı da şişikti.
Ahu çocuğu fark ettiğinde gülümsedi. "Merhaba," dedi karşısındaki çocuğun güzelliğini incelerken.
"Merhaba," dedi Ateş de hiç çekinmeyerek birkaç adımda onun yanına giderken.
"Ne işin var burada senin?" dedi Ahu, bir çocuğun bu tesiste yalnız başına gezmesini yadırgayarak.
"Annemi kaybettim, şu an beni arıyordur ama umarım bir süre bulamazlar. Çok söyleniyorlar her şeye ve öğretmenim yaramazlık yaptığımı söylemiş. Ben yaramazlık yapmadım ki sadece Sude'nin saçlarına sakız yapıştırdım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ATEŞPARE (+18)
AzioneKorkmuyordum, ne karanlıktan, ne gürleyen gök gürültüsünden, ne de bana zarar verebilecek bir insandan. Çünkü ben karanlıktım, ben gürleyen göktüm, ben zarar görmezdim, ben zarar verirdim. Ben bir katildim. Bu bir sıfat değildi, bu benim mesleğimdi...