MGA

49.Bölüm..

Jiangshi imparatorluğunun üyeleri Dokuz eyalette yer aldığı zamanlarda, hiçbir güç hiçbir gelişmeye müdahale etmedi ve halk tarafından hala Dokuz eyaletinin efendisi olarak tanındı.

Bu yüzden Dokuz eyaletteki her türlü güce her yıl belli bir zamanda saygı göstermeliydiler, aksi takdirde onların tüm ailesi yok edilelebilirdi.

Jiangshi imparatorluğu üyeleri kendilerini imparatorluk ailesi olarak tanımlıyordu ve sıradan bir yaşamları yoktu. Herkes onlarla etkileşim içinde olma şansına sahip değildi.

Mesela Azure eyaletinde sadece Lingyun Okulu gibi üst okullar saygı göstermekte nitelikliydiler.

Vergiye gelince tüm okullar vergilerini Lingyun okuluna verirlerdi ve Lingyun Okulu da onları imparatorluk üyelerine teslim ederdi.

Bu yüzden Chu Feng için Jiangshi imparatorluğu üyeleri efsaneviydi ve onlara yaklaşmanın hiçbir yolu yoktu. Aslında o Kaynak âleminden herhangi bir uzman bile görmemişti.

Kök ve Kaynak ilacı olarak adlandırılan ilaçlar, Ruhsal ilaçlarla benzerdi.

Tıpkı Ruh âlemi yetiştiricilerinin Ruhsal ilaç kullandığı gibi, Kök âlemindeki yetiştiriciler Kök ilacı ve Kaynak âlemindeki yetiştiriciler de kaynak ilacı kullanır.

Ruhsal ilaçla kıyaslandığında, Kök ve Kaynak ilacı daha nadir ve çok daha değerliydi. Eğer biri tek bir Kaynak ilacına sahip olabilseydi, aşırı derecede varlıklı olabilirdi.

Bugün bu şansın ayağına kadar gelmesi güzel bir şeydi, bu nedenle Chu Feng'in aşırı derecede heyecanlanması çok doğaldı. Ama o aynı zamanda şüpheliydi. Ne zaman böyle bir yeri soyma sırası onlara gelecekti?

″Sue Mei, Kaynak âleminin uzmanının mezarı başında, bunu kendi gücümüzle çekmeyeceğiz değil mi ?″ Chu Feng biraz endişeliydi.

″ Sen ne sanıyordun? Bu haberi alanın sadece biz olduğunu gerçekten düşündün mü? Kaynak âlemi uzmanının mezarı şüphesiz her türlü gücün ilgisini çeker. Önderlik eden birçok uzman olacaktır.″

″ Bize gelince, sadece aksiyon için buradayız. Kalanları alırız o yüzden Kaynak ve Kök ilaçlarını aklından bile geçirme. Birkaç ruhsal boncukla bile zaten çok şey kazanabiliriz.″ diye açıkladı Sue Mei.

″ Öyle olsun. Mezar nerde peki?″ Chu Feng sormaya devam etti.

″ Çölde olduğunu duydum ama tam olarak yerini kimse bilmiyor. Kaynaklarımıza göre, mezar eski şehirdeki çölde anons edilecek.″

″ Tabi anons dendiğine bakma halka duyurulmayacak. Duyuru yapan kişi mezarın haritasını satacak. Her sayfası 80 Aziz ruh bitkisine satılacak. ″

″ Her birimiz 10 tane verecek ve bu 80 tane için yeterli !″ Su Mei anlatmaya devam etti.

″ O kadar pahalı mı? Bende hiç yok! ″

″ En son benden çok fazla almamış mıydın?″

″ Hepsini bitirdim.″

″Nasıl bir domuzsun! Çok israfçısın! Hepsini kullandın mı ?″

″ Bu...″

Chu Feng suskun kaldı. ″ Gizemli tekniklerle eğitilmememe rağmen vücudumda tanrısal güce sahibim. Ne kadar Ruhsal ilaç alırsam alayım onların hepsini arıtabilirim. Hiçbirini boşa harcamadan % 100 ünü içime çekebilirim.″ diyemedim Su Mei'e.

″ Her neyse. Bu defa sana yardım edeceğim ama unutma ilerleyen zamanlarda bana geri ödeyeceksin.″ Chu Feng'i yoksulluktan ağlarken görünce Su Mei umutsuzca dudağını büktü.