91.Bölüm

452 76 1
                                    

*rumble rumble rumble*

Chu Feng üç kök alemi uzmanına karşı savaşmaya devam ediyordu. Avantaja sahip olmamasına rağmen kesinlikle dezavantajı da yoktu.

Kalabalığın önünde duyulmamış bir mucize gerçekleşiyordu. Chu ailesinin hepsi hızlı bir şekilde Chu Feng’in kazanmasını umuyordu. Sadece bu felaketten kurtulacaklarını değil ayrıca Chu ailesinin yeni bir zirveye yükselecekleri anlamına geliyordu.

Mucizeler yaratan genç adamla artık sıra dışı bir aile olamazlardı. En azından küçük Dağ Şehrinde sınırlı kalamazlardı.

*bzz*

Aniden bir kaç elektrik yılanı birbiri üstüne eklendi ve kıvrıldı. Uzun bir yıldırım kırbacı gibiydi ve üç aile liderinin tüm dövüş becerilerini parçaladı, devamlı olarak üçünü geri itti.

“Çocuk otoriter olduğunu sanma.” Tek saldırı ile parçalandıktan sonra üç aile lideri aynı anda karşı saldırı yaptı. Kuvvetli kök güçlerini bile yoğunlaştırdılar, en güçlü dövüş becerilerini bile kullandılar ve Chu Feng’e saldırmaya başladılar.

Fakat aile liderlerinin ne kadar güçlü saldırdıkları Chu Feng’in yıldırımının önünde önemli değildi. Boşaydı ve Chu Feng’e hafifçe bir zarar bile veremezdi.

“Bu çocuk insan mı? Vücudunda sınırsız ruhsal enerji mi var?”

“Aceleye gerek yok. 5. seviye dövüş becerisi kullandığından beri Gizemli Tekniklere de çalıştığı anlamına geliyor. Vücudunda sağlam ruhsal enerji olması çok normal. Fakat 5. seviye dövüş becerisi çok fazla ruhsal enerji emer. Onun gelişimiyle çok uzun sürmemeli.”

“Doğru. Daha sağlam ruhsal enerjiye sahip olsa bile kuruması zaman meselesi. Bize dayanamaz. Böyle devam ederse şüphesiz kaybedecek.” Üç aile lideri sessizce iletişim kurdular.

Çünkü kök gücü ve ruhsal enerjinin gök ve yer kadar farklı olduğu söylenebilirdi. Bu yüzden Chu Feng 5. seviye dövüş becerisinin gücünü kullansa ve geçici olarak onlara karşı savaşabilse bile Chu Feng’in ruhsal enerjisinin er yada geç kuruyacağını düşündüler.O vakit geldiğinde doğal olarak Chu Feng’e karşı kazanacaklardı.

*whoosh*

Ama o anda Chu Feng’in ayaklarının altından kuvvetli rüzgar yükselmeye başladı ve aniden kayboldu.Chu Feng tekrar göründüğünde Ma aile liderinin arkasındaydı.Bıçak gibi eliyle çoktan boynunu kesmişti.

*poof*

Her şey çok hızlı ve çok ani olmuştu.Sadece Chu Feng’in elinin bir tırpan gibi doğrayan yıldırımla kaplı olduğunu gördüler.Kan sıçradı ve Ma ailesinin lideri tepki bile vermeden önce başı yüzünde hala gurulu bir gülümseme asılıyken çoktan düşmüştü.

“Yaşlı adamlar, Benle savaşırken dikkatsiz olmayın.”

Ma aile liderini tek vuruşta öldüren Chu Feng’in ağzının kenarlarında şeytani bir gülümseme vardı. İleri adım attı ve tekrar kaybolmadan önce kuvvetli bir rüzgar oluştu.

“Bu çocuk çok hızlı, dikkatli ol.”

Bunu görünce kalan iki aile lideri kaşlarını çattı ve dikkatsizlikten bir ize dahi sahip olmaya cesaret edemediler. Arka arkaya durdular var sıkı savunmaya başladılar.

*whoosh*

O anda Chu Feng aniden göründü.Kolu aniden parladı ve kolundaki yıldırım yükseldi ve yıldırımdan bir kılıç oldu.İki kişiyi arkasından kesti.

“Çocuk bizi küçük görme” iki aile lideri Chu Feng’in saldırısını bloklamak için kuvvetli yöntemler kullandı.

*whoosh* ama Chu Feng sadece hafifçe gülümsedi. Yıldırım kılıcını kaydırmadan önce bir kez daha vücudu kayboldu ve Wang aile liderinin arkasına geldi.

“Dikkat et!” İlk Xu aile lideri tepki verdi ve hızlıca bağırdı.

Ama çok geçti. Chu Feng çoktan saldırdı ve yıldırım taradı geçti. Bir puuf sesi ile birlikte Wang aile liderinin de başı uçtu ve orada öldü.

Göz açıp kapayana kadar iki kişinin Chu Feng tarafından öldürüldüğü görünce, Xu aile liderinin yüzünde artık öfke kalmamıştı. Yerini korku almıştı. Ölüm tehdidin altında sonunda korkuyu hissetti.

O anda bir düşüncesi vardı. Chu Feng’e karşı dövüştüklerinde kazanma şansları asla olmamıştı. Başladığından beri genç adam onlarla hiç gerçekten dövüşmemiş gibi görünüyordu. Daha çok onlarla oynuyor gibiydi.

“Seni… Seni… Seni öldüreceğim!”

Hayatının sonuna geldiğini biliyordu, Xu aile lideri elindeki her şeyi koyup geriye bir şey bırakmamak için Chu Feng’e daha sert saldırdı.

Fakat Chu Feng’in gözünde ona karşı kuvvetli saldırılar bile faydasızdı. Muhteşem Gökyüzü Tekniğinin önünde, o mutlak hızın önünde 1. seviye kök aleminin gücü gerçekten yeterli değildi.

*whoosh*

Chu Feng’in vücudu ileri fırladı ve bir iblis gibi arkasında belirdi.Elini sallamasıyla Xu aile liderini kolaylıkla öldürdü.

Kök alemindeki üç uzman Chu Feng’in elleri tarafından öldürülmüştü. Ölümleri aileleriyle aynıydı. Başları kesilerek.

“Huu~~~”

O anda Chu ailesinin kalabalığı ellerinde olmadan derin bir nefes aldı.Chu Feng’in performansı çok beklenmedikti ve basitçe tahmin edilenden çok güçlüydü.

O anda hiç tezahürat yoktu ve sadece sessizlik vardı. Nefes alma sesi dışında çok sessizdi biri kalplerin atma sesini duyabilirdi. Kalpleri duyguyla doluydu.

Sadece 7. seviye ruh aleminde olan genç bir adam 1. seviye kök alemindeki üç insanı öldürebildi.

Bir genç adam sadece 15 yaşındaydı ve çoktan Azure Ejder Okulunda çekirdek öğrenci olmuştu ve 5. seviye becerileri kullanabiliyordu.

O genç adam neresi olduğu önemli değil bir dahi olarak anılacaktı. O dahi Chu ailesine aitti. Her bir Chu aile üyesi sadece kurtarılmadıklarını biliyordu, genç adam istediği sürece kaderleri aniden yükselecekti.

Büyük savaşın perdeleri kapandı ve Chu ailesi Dağ Kasabasının her yerindeki cesetleri temizlemeye başladı.Chu ailesi yada kasaba halkı olması önemli değildi hepsi onurlu bir şekilde defnedildi.

Fakat Wang, Ma ve Xu ailesinin başları Dağ Kasabasının duvarlarına asıldı.”Maymunu uyarmak için tavuk öldürmek” şeklinde söylenebilirdi ama
Daha önce Chu Feng’in girmek için yeterli olmadığı yer olan Chu ailesinin toplantı odasında tüm Chu ailesinin direkleri vardı. Chu Feng ise baş koltuğa oturuyordu.

“Feng-er söylediklerinin ardından da bölgesindeki çeşitli güçlere davetiye mektubu gönderdik.”

Chu Yuanba’nın yaralarıyla çoktan ilgilenildi ama Chu ailesinin temel konuları Chu Feng’e bildirildi ve tavırları çok mütevaziydi.

“Mm.” Chu Feng başını salladı ve fazla bir şey söylemedi. Elindeki kitaba bakmaya devam ederken Chu Yuanba’ya bile bakmadı. Chu Feng’in o tutumuyla karşı karşıyayken Chu Yuanba sadece kuru kuru gülebildi. Chu ailesinin diğer temelleri birşey söylemeye cesaret edemedi. Bugünden itibaren Chu ailesinde Chu Yuan yada Chu Yuanba’nın kelimelerinin geçmediğini biliyorlardı.Chu Feng’in kelimeleri geçiyordu.

Deneyim yada kıdemle ilgisi yoktu. Çünkü Chu Feng’in gücü vardı. Sonuçta o olmasa herkes ölmüş olacaktı.

“Feng’er o güçlere neden davet yolladığını merak ediyorum?” Sonunda Chu Yuan konuştu. Bugün sadece o, onun koruyucu babası bu şekilde konuşmaya cesaret edebilirdi.

Chu Yuan’ın kelimelerini duyduktan sonra Chu Feng elindeki kitabı kapattı, başını kaldırdı ve konuştu.

“Sadece dağ bölgesindeki tüm güçlerle bir birlik kurmanın vaktinin geldiğini hissettim”

MGAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin