Beni özlediniz miiiii?
Bölüm şarkısı: İmare
Flashback:
Umut Bera, annesinin verdiği çikolatayı cebine koyarken hızlı adımlarla çıktı evden.
Yaz gelmiş, İzmir'den köye ziyarete gelmişlerdi her yaz olduğu gibi.
Evde annesiyle babaannesinin telaşı vardı. Hamza abisinin düğünü vardı. Yakın akrabalarıydı Hamza.
Dün kınası, bugünde düğünü olacaktı.
Babaannesinin bahçesinde kenarda duran çiçeklerin yanına ilerledi. Babaannesi çoğu köy insanı gibi toprak işini severdi. Öyle ki her yoğurt kovasına, kırılmış leğene, boş bulduğu her kutuya renk renk çiçekler diker, bahçenin bir yanına da sebze meyve ekerdi.
Güzel çiçeklere bakıyordu. Zeynep Eylül çiçek severdi. Ama koparılmış çiçek sevmezdi o. Oysa ne çok götürmek istiyordu babaannesinin çiçeklerinden ona.
Babaannesi bazen köy meydanına gelir Umut'u da geçerken severdi.
Zeynep Eylül karşıdan izlerdi öylece. Tıpkı diğer tüm kuzenlerinde olduğu gibi.
Sevmezdi Zeynep Eylül'ün babaannesi Eylül'ü. Anlayamıyordu Umut Bera. Ona göre Eylül çok güzeldi bir kere.
Biraz fazla konuşkan, birazda fazla yapışkan olsa da sevimliydi. Severdi çoğu kişi Eylül'ü.
Severdi sevmesine ama sinir olurdu Umut Bera. Hele o Yusuf Baran vardı ya o. Hiç sevmezdi onu. Onun olduğu oyunlarda oynamak istemezdi. Ama o da Zeynep Eylül'ün olduğu her oyunda oynamaya gelirdi.
Umut Bera kendi oyundan çıkınca somurta somurta Eylül de çıkardı oyundan. Sevinirdi Bera. O Yusuf Baran Zeynep Eylül'le oynayamazdı. Oh olsundu ona.
Babaannesinin çiçeklerine bakıp ofladı. Papatya götürüyordu Eylül'e. Ama Eylül koparılmış papatya almıyordu. Koparılan papatya bulması lazımdı.
Köy meydanına gidene kadar yerlere baka baka gidiyordu. Kenarlarda papatya baksa da bulamıyordu.
Ofladı sinirle.
Hayır yani bir tane koparıp götürse ne olurdu sanki?
Sinirle sağdaki sokağa saptı. O sıra çimenlerin içinde yarısı koparılmış papatyayı gördü.
Koparılıp yapraklarının yarısı yolunmuştu papatyanın.
Ah kızlar dedi Umut Bera. Yine seviyor sevmiyor yapmışlardı.
Bir papatya birinin size sevip sevmediğini mi söylerdi hiç?
Anlayamıyordu kızları.
Papatyayı alıp köy meydanına koşmaya başladı.
Meydanın olduğu sokağı girmeden köşede biraz soluklandı. Eylül'le buluşmak için koşmuştu. Ama bunu ona söylemeye gerek yoktu. Zaten kendisine evlilik teklifi edip duruyordu. Bunu duyarsa kesinlikle şımarırdı.
Sanki daha demin buraya gelene kadar koşan o değilmiş gibi yürümeye başladı.
Ağır başlı bir çocuktu Umut Bera. Koşmayı, futbol oynamayı severdi ama yine de ağırbaşlıydı. Şımarık değildi.
Ailesinin yıllarca sahip olamadığı çocuğuydu. Zaten annesiyle babasının başka çocuğu da olmamıştı. Ama şımarık değildi yine de. Uysal, sakin bir çocuktu.
![](https://img.wattpad.com/cover/316657845-288-k602704.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaybolmuş Kalpler (TAMAMLANDI)
Romance"Hala büyümemişsin Zeynep. Büyü. Büyüt kendini." dediğinde durulmuştum. Sözleri canımı acıtıyordu. Ne daha deminki gibi bir gülümseme nede alay vardı yüzümde. "Belkide sadece beraber büyümek istemişimdir." Sesim güçsüz de olsa ona ulaşmıştı. Adem...