MERHABA İNSİZ ŞEH'R SAKİNLERİ
KİTAP KAPAĞIMIZI DEĞİŞTİRMİŞ BULUNMAKTAYIM. BU KAPAĞIN KİTABIMIZIN RUHUNU DAHA İYİ YANSITACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM. HER AYRINTISINI ÖZENLE VE HASSASİYETLE TASARLADIM.🥀
ÖNCEKİ KAPAĞIMIZI ÇOK SEVİYORDUM AMA KAPAKLARDA KARAKTER KULLANMAK İSTEMİYORUM. ÇÜNKÜ ZİHNİMDEKİ GÖLGE VE EFRUZ'U HİÇ KİMSEYE BENZETEMİYORUM.
UMARIM YENİ KAPAĞIMIZI BEĞENMİŞSİNİZDİR. ❤️🩹
BÖLÜME GEÇMEDEN FİKİRLERİNİZİ BELİRTMEYİ LÜTFEN UNUTMAYIN.♥️
.
🖤KEYİFLİ OKUMALAR🖤
⏳️
İNSİZ ŞEH'R
BÖLÜM OTUZ🥀
Zaman ağrı kesici ilaçlara benziyordu. Bedenine aldığın ilaç ağrını uyuşturuyordu. Ama biliyordun canın hâlâ yanıyordu. Ağrı kısa bir süreliğine geçiyordu, evet. Bedeninden geçiyordu ve ruhuna yerleşiyordu. Zamanda kalbi, zihni, benliğini uyuşturuyordu işte. Geçmişin üzerine kapandığını hissediyordun. Okyanusta bir damlaydın ve zamanın içinde akıyordun.
Nasıl ki o damla okyanusta olmaya devam edecekse geçmişte içinde yaşamaya devam edecekti. Ağrı bir süre dinecekti. Fakat hiç beklemediğin bir anda içine doğru erimeye başlayacaktı. Ve kendi benliğinin suyuna karışacaktı. Suyun kirlenecekti. O suyu temizleyemeyeceğini de gelecek sana fısıldayıp duracaktı.
Vazgeçecektin ya da çoktan geçmiştin.
Hayattan da kendinden de.
Kapının öbür tarafında adı geçen bendim. Buna rağmen bu tarafta duruyordum. Ve onları dinlemekten de gocunmuyordum. Nasıl ki onlar benim arkamdan konuşurken gocunmuyordu benim de onları dinlerken gocunmama gerek yoktu.
"Nasıl olduğunu anlatsana dostum. Hâlâ aklım almıyor. Çünkü Gölge bu! Bir buçuk seneye aşkındır yüz yüze geliyoruz ve buna rağmen bizim yüzümüze bir kere bile doğru düzgün bakmayan kadın birdenbire seninle bir oluyor." Sırtımı duvara yasladım. Konuşan kişi Kuzgun'du. Konuşmaya da devam ediyordu.
"Ben bu cin meselesine hâlâ inanıyorum. Sana her zaman bahsettiğimiz kadın Gölge'ydi. Tabi sen kafanı bir başka kadına taktığın için bizi pek dinlemiyordun ama kaderin oyununa bak-"
"Kuzgun." Efruz'un sesi öfkeyle yükselmişti. "Konuşmaya devam edersen bir daha konuşabilecek takati bulamayacaksın kendinde."
Yanlış isim. O artık Pamir'di. Yeni ismi hoşuma gitmemişti. Efruz'dan gayet memnundum ben. Efruz'a Pamir demek yabancı hissettiriyordu. Başımı da duvara yasladım.
Pamir'in kafasını taktığı kadın... Mahzen'de, belki de benimle birlikte anılarımda nefes almış olan o kadını haddinden fazla merak ediyordum. Onun için dünyayı yakarım demişti... kaşlarım çatıldı. Düşüncelerim canımı sıkmaya başladığında bedenimi duvardan ayırdım. Koridorda birkaç adım attım ve oldukları odanın kapısının önünde dikilip üç çehreye de dikkatlice baktım.
Beni birdenbire gören Kuzgun derin ve soluklu bir nefes aldıktan sonra konuştu. "Bismillahirrahmanirrahim!" Ona ters bir bakış attım. Tekli mor koltuğun birine doğru yürüdüm. Efruz diğerinde oturuyordu. Kuzgun ve Afra da yan yana üçlü koltuğa yerleşmişti. Koltukların rengi fosforlu mordu. Çöpten falan mı bulmuşlardı bu koltukları?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNSİZ ŞEH'R +18
ChickLitDerin bir nefes aldı. Söylediklerim onu şaşırtmamıştı, o zaten en başından beri beni anlamıştı. "Bazen sonları değiştiren tek şey sondan önceki kelimedir, Gölge." Gözlerine baktım. "Sondan önceki kelimeni bilemezsin. Sondan önceyi tahmin edemezsin...