KIRK BEŞİNCİ BÖLÜM

287 30 130
                                    

♥️KEYİFLİ OKUMALAR♥️

⏳️

BÖLÜM KIRK BEŞ

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

BÖLÜM KIRK BEŞ

KÜLLENMİŞ GÖĞÜS KAFESİ

🥀

Gece bir ritim mırıldanıyordu. Rüzgâr şarkı söylüyordu. Gecenin seyircileri ışıklardı. Hepsi geceyi aydınlatmak için uğraşıyordu. Geceyi sahneden yalnızca güneş indirebilirdi. Ama şimdiye dek kimse güneşe ışık tutmamıştı.

Gerçi güneşe ışık tutmak ona saygısızlık olurdu ama bazı şeyler gün ışığında dahi belli olmazdı. İçine işlemeyen hiçbir ışık aydınlıkta olsan dahi seni parlatmazdı.

"Ben oyumu Gölge'den yana kullanıyorum."

Gözlerimi kırptım. Mavilerim daldığı yerden sıyrıldı. Gözlerimi usulca kaldırarak Dönüş'ün yüzüne baktım. Göz göze geldiğimizde bana genişçe gülümsedi. Söylediği kelimeleri anlayamamıştım. Ne hakkında konuştuklarını bilmediğim için öylece yüzlerine bakmaya devam ettim.

Poyraz, Efruz'la gidecekken beni kolumdan tuttuğu gibi içeri götürmüştü. Garibim Efruz'a da ardımızdan gelmek düşmüştü. Aslında Poyraz'a gitmek istediğimi söylesem burada durmazdık ama söylememiştim. Sadece biraz kafam dağılsın istiyordum.

Bir masanın çevresini sarmıştık. Yanımda Özkan ve Poyraz vardı. Efruz ise tam karşımda, yani bana en uzak noktada oturuyordu. Efruz'un yanında Mercan ve onun hemen karşısında Kerim vardı. O ikisinin bir kez bile göz göze geldiğini görmemiştim. Gerçi Mercan'ın da çoktan gitmiş olması gerekiyordu ama Efruz ona engel olmuştu. Zihnim bu gerçeği yeniden fark ettiğinde dişlerimi birbirine bastırdım.

Gözler üzerimdeydi ve bir şey söylememi bekliyordular. Ne söyleyeceğimi bilmediğim için safça sordum. "Ne?" Sorum onları güldürdü.

"Hayatım," diye lafa girdi Kerim. "Bedenin burada ama zihnin başka yerlerde. Biraz sohbetimize karış ayol, sesini duyalım."

Boğazımı temizledim. "Dalmışım." Dedim üstelememesini umarak. O sırada Efruz'un üzerimdeki bakışlarının farkındaydım ama inatla gözlerimi gözlerine çevirmedim. Burada oturmaya başladığımızdan beri bir an olsun gözlerini üzerimden çekmemişti. Hareketlerimi dikkatle kontrol ediyordu ki bu dikkatinin nedenini bilmiyor değildim. Ortama ayak uydurmak belki düşüncelerimi biraz olsun benden uzaklaştırırdı.

Umduğum bu şey pek işe yaramamıştı. Oturduğumuzdan beri muhabbet ediyorlardı ama konunun ne olduğu hakkında tek bir fikrim bile yoktu. Konuşulanlara kulak kabartmaya çalışsam da zihnimin dalgınlığına engel olamıyordum. Zihnimi dağıtmak için başvurduğum yolların sonu yine o karanlık sokağa çıkıyordu.

İNSİZ ŞEH'R +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin