"Asel."
Elimi kaldırıp konuşmamasını işaret ettim.
"Gerek yok. Sana Şeydanur ile mutluluklar dilerim."
Zaten yakınımızda olan lavabolara kendimi attığımda Alper hala arkamdan sesleniyordu.
"Asel dur!"
Kadınlar tuvaletine girip kapıyı sertçe kapattığımda kendimi hızla kabinlerden birine attım. Derin derin nefesler alıyordum. Klozetin kapağını kapatıp hızla oturdum.
Ellerim titriyordu. Kalbimin kırık parçaları tüm hücrelerimde dolaşarak bedenimi yıkıp yok ediyordu sanki.
Kabus muydu bu? Alper, en sevdiğim, en yakın arkadaşım olan adam. Yere düşüp dizimi kanattığımda üflemeye korkan çocuk büyüyüp kıymış mıydı bana?
Kendiliğinden inip düşen göz yaşlarıma inat silmedim onları. Her üzüldüğümde daha düşmeden onları yakalayan Alper mi ağlamıştı beni?
.
.
.
Vote verir ve yorum yaparsanız çok mutlu olurum. (:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜÇÜK ÖĞRETMEN
ChickLitCivciv, yıllar sonra doğup büyüdüğü mahalleye öğretmen olarak atanır. Ama kimse onun kim olduğunu bilmez. O, artık Küçük Öğretmen'dir. Yıllar geçse de üstünden, kızımızın huyu aynıdır. Mahalleye bir oyun oynar. Bakalım Küçük Öğretmen, herkesi ne kad...