26. Bölüm

122 10 2
                                    

  Yolda hızla Alexandria'ya doğru giderken ileride bir grup motorlu dangalak bizi durdurdu ve arabadan indirdi. Onlarla yola devam etmemiz gerektiğini ve silahlarımızı onlara vermemiz gerektiğini söyledi.

"Arabadan indiğinize göre sıra 2. Adımda... Silahlarınızi bize veriyorsunuz"
"Neden verelim?" Dedi Daryl.
"Çünkü sizin değil de ondan"
"Ya kime ait?"
"Sizin mallarınız, hatta siz de Negan'a aitsiniz"

  Güldüm. Cidden bizi korkutup sonra da kendilerine köle mi edeceklerdi. Acınası haldelerdi, onların hepsini süzen bir bakış attım.

"Neye gülüyorsun güzelim?" Dedi tanımadığım adam bana doğru gelirken.
"Çok aptalsınız. Ona gülüyorum"
"Göreceğiz kimin aptal olduğunu. Şimdi hepiniz belinizdeki silahları bana veriyorsunuz."

  Sırayla hepimizden silahlarımızı almaya başladı. Sırayla silahlari aldıkça teşekkür ediyordu. Bir ara Abraham'a bir seyler zırvaladı.

"Kimsiniz siz?"
"Merakını anlıyorum. Bizim de sorularımız var ama sizi yuvanıza biz götüreceğimize göre burada soruları biz sorarız. Her neyse her neyse... Zulanız nerde peki?"
"Annene sormaya ne dersin göt herif?"dedim sinirle. "Daha fazlası olmadığı açık açık ortada"
"Her zaman dahası vardır.. T, adamımızi tankerin arkasina götür ve arka tampondan başlayıp her yeri ara. Hatun ile konuşacağım biraz."

  Adam Daryl'a gelip omzumdan onu geriye itekledi. Derince bir iç çektim. Sakin kalıp Abraham ve Sasha'yı güvende tutmalıydım fakat cidden, böyle bir herif etrafımızdayken sakin kalmam bir mücizeydi. Aptal aptal konuşuyordu bok herif. Dilimi ağzımda dolandırdım ve avurtlarımı ısırdım.

"Negan kim?"
"Ding dong, hell's bells... Bak normalde insanlarınizdan birkaçınin kafasını patlatarak kendimizi tanıtırız ama bu seferlik size dokunmayacağız ve evinize, gideceksiniz." Birkaç bir şey daha zırvaladı, dediklerini tam hatırlamıyorum anksiyetem tutuyordu yine.

  Silahını Abraham'a doğrulttu, sıkacakken Sasha onu durdurdu. Tabii ki koca deniz hıyarı bu sefer de Sasha'ya silah doğrulttu.

"O silahı indirmeni öneririm."

  Adam durdu durdu ve silahlarını indirip espiri yapar gibi konuştu.

"Zaten öldürmeyecektim... Ama durun. Durun. Aslında öldüreceğim" demeye kalmadan herifler havaya uçtu. Ne olduğunu anlamadan yere çöküp kafamı korumaya çalışmıştım. Sonra kendime gelip ayaklandığımda yerde cayır cayır yanan beden parçalarını gördüm. Kesinlikle bu Daryl'ın işiydi.

"İt herif, göründüğünden sağlammış"
"Yaraladı mı?"
"Mhm, ne göt heriflerdi ama"
"Evet göt herif olduklari dogru ama sen onlardan daha fenasın"
"Mhm... Ne demezsin"
"Hadi eve gidelim. Yaranı evde ben sararım" "Emredersiniz, hanımefendi."

Gülerek ona doğru gidip yanağını öptüm. Sasha ise onun yarasına bez basıyordu. Kamyonete bindim. Yol tahminimden daha uzun sürmüştü ve Melinda için endişeleniyordum. Yerleşkeye geldiğimizde duvar yıkılmış, içeri aylaklar doluşmuştu. Hızla silahımı alıp tankerin tepesine çıktım. Etrafa rastgele sıkmaya başladım. Sasha ve Abraham da duvarın üzerinden aynısını yapıyordu.

  Rick ve diğerleri ayaklanmış, içeri giren aylakları yere sermeye çalışıyordu ama o kadar çok aylak vardı ki. Daryl'ın aklına gelen fikri uygulamamış olsaydık büyük ihtimalle coğumuz ya ölmüş ya da hâlâ o aylaklarla uğraşıyor olurduk. Daryl hızla kamyonu yerleşkenin ortasındaki yapay gölete getirdi, bütün benzini oraya boşalttıktan sonra oraya bir bazuka sıktı. Alevlerin yükselmesi ile aylakların çoğu oraya yöneldi. Azalan aylakların arasına girip bizimkileri kurtarmanin tam sırasıydı.

Dead Outside?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin