Kırıcısınız Beyefendi|Yarı Texting|

Bölüm 16

Elif Yaren elbise seçerken;

"Oğlum dün dedim ya Yaren'i istemeye geliyorlar diye."

"Hazırlık yapıyor o yüzden."

"Hem niye sana yazsın ki?"

"Gelenleri tanımıyorum. Yaren de odasında sabahtan beri kıyafet seçmeye uğraşıyor."

"Başlatma aşkına Emirhan!"

"Benimle yaşıt olduğun için sana da ağabey yazmış olabilir mi?"

"Pardon? Niye Yaren'e aşık olduğunu ben söylüyorum?"

"Ulan keşke göstermeseydim o fotoğrafı sana. Altı üstü hangi fotoğrafı çerveveleteceğime karar vermen için fotoğraf gösterdim. Ama senin daha ilk baktığında belliydi başıma bela olacağın."

"Telefonu eline alacak zamanı yok Emirhan. Seninle uğraşamam, ceylanımı istemeye geliyorlar, kıyafet seçmesine yardım etmem gerek."

"Ulan bu herif nasıl asker? Ülke buna kaldıysa vay halimize." dedi Ömer ağabeyim. Baya baya her şeyi duymuştuk biz. 

"Sen dökül bakalım, kim bu Emirhan?" Ömer ağabeyin sorusuyla sanki bu anı bekliyormuş gibi döküldüm hemen. Bu ikisinden asla bir şey saklayamıyordum. Hemen anlatasım geliyordu. Böyle rahat rahat konuşabildiğim bir ikisi vardı, birde İrem.

"Senin içinden ne geçiyor ona karşı?" diye sormasıyla gerildim biraz. "Çok bir şey değil." dememle yüzünü buruşturarak "O nasıl bir cevaptı?" dedi.

"Dört seviye güven veriyor, aslında beşte olabilir arada biraz. Rahatlık üç değil ama dört kadar düşük değil. İlk zamanlar çok güzel ters cevap veriyordum aslında. Bu aralar samimiyeti iki buçuğa geçmez. Bu kadar." dedim. Kendi aramızda bir seviye sistemi vardı. Ben konuşmak istemediğim zamanlar Ömer ağabeyim bana kategorileri sayardı bende elimle gösterirdim. "

"Senin sınırların ucunda dolaşıyor sanki. Askermiş zaten, şu kuduz kuzeninin bir tek arkadaş seçimlerine güveniyorum galiba, yani mesleki deformasyon falanla güvenilir insanlar vardır çevresinde. Yani umarım öyledir. Eğer o sana yazan herif canını sıkarsa hemen bana yaz, hallederiz." dedi. Hallederdi ona şüphem yoktu. Hemen yanına gidip sarıldım.

"Akşama hazırlanman gerekmiyor mu prenses?" diye sormasıyla elbise seçmeye devam ettik. Madem benimle olan derdini bana değil de kuzenime anlatıyordu. Üstüne onun yapması gereken aşk itirafını da kuzenime yaptırmak istemişti. Biraz süründürmekten zarar gelmezdi. 

Ömer ağabeyim hep "Prensesimi seven onun sinsiliklerine katlanır." der. Aslında şövalyesinin gazabına olacaktı ama neyse.