Dedem hepimizi koltuklara oturtmuş, kendisi odada volta atıyordu. Beni, Eliz'i ve Ömer ağabeyimi ayrı oturtmuştu. Hepimiz dedemi izliyorduk. Ortam çok sessizdi. Anneannem baş köşe de 'hak ettiniz' bakışları atıyordu. Ortamdaki sessizliği Emin ağabeyimin telefon sesi bozdu.
"Dede buna gerçekten bakmam gerek." dedi ve dedemin cevap vermesine izin vermeden odadan çıktı.
"Kaytarmaya çalışıyor. Birde seni buna emanet ediyoruz." dedi Ömer ağabeyim. Nedir bunların birbirini çekememezliği?
"Yaren." dedemin sesiyle gülümseyerek ona baktım.
"Ben evime gelip canıma talip olan hadsizi neden senden, yengenlerden ya da kuzenlerinden değil de o uyuz heriften öğreniyorum." diye sordu sakin bir sesle.
"Dede sende babaannemden öğrenseydin o zaman." dedi Hamza.
"Hamza seninle kan bağımız olduğuna dair inancımı her geçen gün kaybediyormuş gibi hissediyorum." dedi dedem umutsuzca.
"Neden ki?"
Hamza'nın gayet ciddi sorusuyla herkes kendini gülmemek için zor tutuyordu.
"Dede bu kadar darılma bize. İstersen videoyu izletelim, hemde birçok farklı açıdan." dedi bu sefer gururla.
"Açsana o zaman Hamza." dedi dedem. Onun cevabıyla Hamza hemen ayaklanmıştı.
Hamza'ya değişik falan diyorduk ama sülalece değişiktik. Herkes videoları izlerken ben gün boyunca telefonumu elime yeni almıştım. İrem'in yazdığını görünce onunla konuştum. Hamza'dan videoları isteyip İrem'e atacaktım. Emirhan ağabeyde yazmıştı. Onunla olan sohbetimize girdim.
Emirhan Ağabey: Emin bir şeyler dedi de ondan ben
Emirhan Ağabey: Yani isteme falan deyince ben
Emirhan Ağabey: Ondan sordum yani
Emirhan Ağabey: Sende meşgulsün galiba
Emirhan Ağabey: Nasıldı
Emirhan Ağabey: Emin çok eğlendiğinizi söyledi
Emirhan Ağabey: Güzeldir o zaman
Geç gördüm, kusuruma bakma.
Hazırlıklarla uğraştım, birde bizimkilerle.
Şimdi herkesin dikkati bu akşamın videosundayken telefonu elime alabildim.
Doğru, çok eğlendik.
Emin ağabeyim sana, size karşı nasıl bilmiyorum ama bugün yerde kahkaha atıyordu.
Emirhan Ağabey: Hadi be ordan
Emirhan Ağabey: Görmeden asla inanmam
Emirhan Ağabey: Hem kahkaha atacak kadar ne olmuş olabilir
Emirhan Ağabey: Bana bu isteme işini anlattığında burnundan soluyordu
Videoyu atarım. Görmüş olursun ama bildiğini belli etme, lütfen.
Galiba sen olayı anlamamışsın ya da o anlatmamış.
Emirhan Ağabey: Neden bunu düşündün
Yengeme çok ısrar etmişler, hatta ben on altı yaşındayken söz takmakmış ilk istedikleri.
Yengem ısrarla reddetmiş tabi.
En son ne yaparsanız yapın evleneceklere getirmişler konuyu.
Onlara hak ettiklerini vermek içindi hazırlığımız.
Gerçi planladığımız gibi gitmeyince yapacaklarımızın yarısını yapabildik.
Dedemin haberi yoktu birde, yarın gelecekti.
Anneanneme sürpriz yapmak istemiş ama asıl sürprizi biz yaptık.
Emirhan Ağabey: Kızdı mı bari
Oturmuş videoları izliyor.
Emirhan Ağabey: Uzun zamandır bu kadar rahatladığımı hatırlamıyorum
Emirhan Ağabey: Bir an gerçekten evleniyorsun sandım
Emirhan Ağabey: Yorgun musun şimdi
Yoruldum ama değdi.
Emirhan Ağabey: Senden bir şey istemek istiyorum
Dinliyorum, Emirhan ağabey.
Emirhan Ağabey: Ağabey
Emirhan Ağabey: Yok ya da boşver
Emirhan Ağabey: İyi geceler sana
Bir şey mi oldu?
Böyle bir anda hemde.
Neden bir şey isteyecekken bir anda vazgeçtiğini anlamadım ama iyi geceler.
Tabii ki anlamıştım ancak bilmese de olurdu. Beni eminim ki görmüştü daha önce, Emin ağabeyin paylaştığı hikayelerde falan. 'Ağabey' demem zoruna gidiyordu çünkü beni seviyordu. Emin ağabey sağolsun, odamın kapısının önünde telefonla konuşursa duymama gibi bir ihtimalim yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kırıcısınız Beyefendi|Yarı Texting|
ChickLitBir kız var, içine kapanık kız. Belli bir alanı var kendince güvenli olan. Bu güvenli alanın dışına çıkmayan bir kız. Bu kız arkadaşı telefonlarına cevap vermeyince, arkadaşının ağabeyinin telefon numarasını alır. Ona verilen numaranın yanlış numar...