Bölüm 37

25.3K 1.3K 64
                                    

"Sen nereden buldum demiştin?" diye sordu babam bilmem kaçıncı kez.

"Amca, Emin'in rehberinden diye kaç kere anlattı ya kız." dedi Ömer ağabeyim bıkkınlıkla.

"Sen sussana biraz! Belki yanlış duyuyorum diye şansımı deniyorum burada." dedi Ömer ağabeyime.

Geldiğimden beri babam sürekli bana soru soruyordu. Üstelik aynı soruyu birçok kez soruyordu. 

"Peki, bu adamın seni sevdiğine emin miyiz?" diye sordu. Bunu da sormuştu.

"Evet baba." dedim. O sırada zilin çalınmasıyla ayağa kalkmıştım ama babam kolumdan tutup geri oturttu. Ömer ağabeyime kafa işareti yapınca o kapıya bakmaya gitti.

Ömer ağabeyim salona geri döndüğünde arkasında herkes vardı. Hepsi koltuğa dizilmişti. Yüzbaşı olan adama yer kalmayınca o tekli koltuğa oturmuştu.

"Niye geldiniz?" diye sordu babam.

"Amca, dün gece sen dedin ya." dedi Ömer ağabeyim ama dediğine pişman olduğuna eminim çünkü babam öyle bir bakmıştı ki.

"Hanginiz?" diye sordu gözlerini kısıp. Kimseden ses çıkmıyordu. Emirhan en sonunda elini kaldırmıştı.

"Geçen gün kapıdaki çocuksun sen." dedi tespitte bulunarak. Emirhan olduğu yere sinmişti. Sanki bir küçük geldi gözüme.

"Enes?" dedi babam.

"Elif eve gelmeden önce öğrendim." dedi anında. 

"Sizi belki ben çağırmış olabilirim ama boş boş suratıma bakın diye çağırmadım. Anlat kimsin?" dedi babam. Kimseden ses çıkmıyordu.

"Amca, Yaren'e kaç kere sordun ya bunları." dedi Ömer ağabeyim.

"Sen hiç konuşma!" dedi babam Ömer ağabeyim'e.

"Adım Emirhan ve kızınıza aşığım." dedi Emirhan bir anda. Yemin ediyorum babamın kalbine indireceğiz.

"Kız babasına bir anda söylenir mi bu oğlum?" dedi yüzbaşı.

"Emin olun ne hissettiğinizi en iyi ben anlarım. Benimde bir kızım var. İleride sizin yerinizde olacak olmak canımı sıkıyor biraz. Size kızınız üzülmeyecek diyemem, buradaki kimse diyemez. Asker yareni olmak zordur. Bir hafta, bir ay ya da daha fazla ayrı kalacaklar. Emirhan eve bazen bir çizikle bazense derin yaralarla gelebilir. İleride kızınız hamile kalırsa tek başına doğum yapabilir. En kötüsü, bir gün kapınıza gelip şehit haberini verebilirim. Şu an büyük ihtimalle daha çok istemiyorsunuz ama bunları şimdiden duymanız ilişkileri için daha sağlıklı olacaktır emin olun." dedi yüzbaşı.

"Bunların olabileceğini bilmek yakıyor canımı evlat." dedi babam. Ortamda matem havası vardı. Daha sonra babam Emirhan'a döndü.

"Sen Yaren'i bana bırak. Ömer'in çevresi geniştir, biz sana başka kız buluruz." dedi babam. Emirhan'ın yüz ifadesi çok komikti.

"Amca, burada kullanma bari. Çocuğun suratına bak." dedi Ömer ağabeyim gülerek. Babamın harika bir ikna kabiliyeti vardı ama kullanmak için berbat bir zamandı. Yan benim için kötü, babam için tam zamanıydı.

"Asıl kullanmam gereken yer burası Ömer." dedi babam.

"Ama ben Yaren'i istiyorum." dedi Emirhan çocuk gibi. "O da beni istiyor." dedi beni gösterip.

"Sen Yaren'in kiminle evlenmek istediğini biliyor musun?" diye sordu babam. Bunu ben bile bilmiyordum galiba. Sahi, ben biriyle evlenmek mi istiyordum?

"Bilmem." dedi Emirhan. 

"Küçüklükten beri Ömer'e onunla evleneceğini söyler Yaren." demesiyle Ömer ağabeyim şokla gözünü açtı. Öyle bir şey söylememiştim, sadece babamdan daha yakışıklı olduğunu söylemiştim bir kez. Babamın çok değişik bir yorum yeteneği vardır.

"Baba, yapma lütfen. Hala mı?" dedim.

"Demedin mi?" diye sordu bana dönüp. Görende gerçekten dedim sanır.

"Amca alt tarafı sekiz yaşındayken senden daha yakışıklı olduğumu söyledi." dedi Ömer ağabeyim olaya dahil olarak.

"Aynı kapıya çıkıyor." dedi babam da. İkimizde babama 'gerçekten mi?' der gibi bakıyorduk. O da en sonunda pes etmiş olacak ki "Söyle ona, tek bir saç telinin düşmesine sebep olursa kaçacak yer arasın kendine." dedi, sanki o burada yokmuş gibi. Bu olayda böylelikle tatlıya bağlanmıştı.

Kırıcısınız Beyefendi|Yarı Texting|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin