Ayliz

13. Bölüm

Bölüm 13
Nişan

Yarın büyük gündü. Berk ile nişanımız vardı. Ben ne kadar isteme istemesem de Rosa hanım haberi duyduğu gibi 'öyle şey olmaz, gerekirse benden isteyecekler.' demişti. O yüzden isteme de vardı.

"Ayliz habire dalıp gidiyorsun. Topla şu hediyelikleri." diyen Lina ile önüme iteklediği hediyeliklere baktım.

Kokulu mum dolu kutuyu alarak yerlerine dizdiğimde yorgunca L koltuğa uzanmış ikiliye baktım.

"E siz şimdiden yoruldunuz. Yarın bütün gün ne yapacaksınız?" dediğimde yorgunca başını kaldırdı Maral.

"Ayliz valla yarını düşünemiyorum."

"O zaman kalkın yatın. Sabah erkenden dekor için gelecekler."

"Dekoru nereye kuracaklar tam olarak?"

"Bahçeye düşündük. Sabah ikinizden biri ilgilensin o konu ile ilgili."

Telefonumun çalması ile ayağa kalkıp masanın üzerinde ki telefonu aldığımda yazan isim ile kaşlarım çatıldı ancak bozuntuya vermeden açıp odama ilerledim.

"Efendim."

"Ayliz ben yarın kızımla vakit geçirmek istiyorum."

"Yarın olmaz. Başka zaman görüşün."

"Başka zaman da benim işim olur. Ben kızımla yarın görüşmek istiyorum."

"Bana bak Karan yarın benim nişanım var ve sen bunu çok iyi biliyorsun. Sakın engel olmaya çalışma, kimsenin göz yaşına bakmam."

Telefonu kapatıp komodinin üzerine koyduğumda dolaptan üstüme gecelik takımımı giyerek yattım yatağıma.

..

Sabah daha gün doğmadan uyandığımda spor yapmak adına yan odaya geçtiğimde kapının kilitli olduğunu gördüm.

"Bugün spor yok. Bugün dans var, aşk var, tutku var. Yürü kahvaltı et. Hazırlanacaksın daha."

Lina'nın bir anda odasından çıkıp çekiştirmesi ile el mecbur ilerledim. Bahçeye kurulacak dekor için koltuğu ve masayı içeri almışlardı.

Ada tezgahın üzerine kurulmuş kahvaltılıkları yerken aramızda da akşam olacakları konuşuyorduk.

Zilin çalması ile kapıya giden Elmas arkasında Rosa hanım ve birkaç kişi ile döndüğünde bakışlarım onlara dönmüştü.

"Neden bir anda nişan yerini eve çevirdin ki? Ne güzel otelde yapacaktık." diye sitem eden Rosa ablaya mahcup bir şekilde baktım.

"Öyle gerekti abla. Ettin mi sen, kahvaltı gel buyur." dedim yemekleri göstererek.

"Ettim ettim. Bak gelirken kuaför getirdim sana. Hadi kalk üstünü başını giy."

"Akşama kadar yıl var daha hâlâ." diyerek haklı bir isyanda bulunan Maral ile düşündü bi.

"E iyi o vakit, ne yapacağız?"